Elite
Well-known member
- Joined
- Mar 25, 2020
- Messages
- 2,819
Eski Türklerdeki bir inanışta evrenin bir ejderha tarafından döndürüldüğü düşünülürdü. Bu ejderhaya da evreğen denirdi. Ayrıca bu ejderhanın yeraltı ejderhası olduğu da bilinmektedir. Günümüzdeki "evren" kelimesi de bu ejderhanın ismininden gelmektedir.
Öncelikle evreğen kelimesinin anlamına bakacak olursak "eviren, döndüren, çeviren" gibi anlamlara geldiği görülecektir. Günümüz Türkçesiyle de aşina olduğumuz ve daha sık kullandığımız "döndüren" ile ilerleyecek olursak burada bir nokta yakalayabiliyoruz. Çakra da zaten çark ile eş kökenlidir ve yine kapımız "dönmeye" çıkmaktadır. Şimdi bilgiler biraz karışmış gibi görülebilir, evrenden girdik çakradan çıktık gibi görünebilir yazdıklarım. Burada Yüksek Rahip Hoodedcobra'nın yazdığı iki alıntıyı paylaşacağım:
Yani uzun lafın kısası evrenin spiritüel anlamı kişinin tam bilincidir, çakraların tamamıyla açılması ve gelişmesiyle alakalıdır. Çakraların son kademe gelişimi (en azından bir insan için mutlak hedef anlamında diyecek olursak magnum opus) ve tanrılığa giden yol da kundalini yılanıyla mümkündür. Şimdi ejderhaya tekrar dönecek olursak, yeraltı ejderhası olduğundan bahsetmiştik. Hell, yani cehennem de kök çakrasına spiritüel bir göndermedir ve yer altı olarak geçer. İbrahimi kitaplardaki yılanın lanetlenmesi de buradan gelir, sürünmesi için lanetlenmiştir, yere/kök çakrasına mahkumdur.
Buradan anlaşılacaktır ki Eski Türklerde "evreğen/eviren" olarak geçen ve evreni döndürdüğü sanılan ejderha aslında kundalini yılanıdır, döndürdüğü şey de evren değil çakralardır. Son bir bilgi verecek olursam kundalini yılanının daha gelişmiş hâline altın ejderha da denmektedir.
Forumlarda bir sürü mitoloji ve Satanizm arasında bağlar kurulurken maalesef ki Türklerin mitolojileri için herhangi bir yazı bulunmamaktadır. Evreğen ve çakralar, kundalini yılanı arasındaki bağı bizzat bulup sizlere de aktarmak istedim. Umarım bu yazım faydalı olmuştur. Okuyan herkese teşekkürler.
Öncelikle evreğen kelimesinin anlamına bakacak olursak "eviren, döndüren, çeviren" gibi anlamlara geldiği görülecektir. Günümüz Türkçesiyle de aşina olduğumuz ve daha sık kullandığımız "döndüren" ile ilerleyecek olursak burada bir nokta yakalayabiliyoruz. Çakra da zaten çark ile eş kökenlidir ve yine kapımız "dönmeye" çıkmaktadır. Şimdi bilgiler biraz karışmış gibi görülebilir, evrenden girdik çakradan çıktık gibi görünebilir yazdıklarım. Burada Yüksek Rahip Hoodedcobra'nın yazdığı iki alıntıyı paylaşacağım:
For this reason, the 7th chakra which is the higher level of human consciousness, was also called "The Crown" and the "Boundary", because past this, humans in their present experience cannot understand. The understanding here is definitely not of an intellectual character either.
The feeling of "unity" with the universe, is primarily the production of the unity within man himself, from the finite consciousness, to the infinite consciousness.
Yani uzun lafın kısası evrenin spiritüel anlamı kişinin tam bilincidir, çakraların tamamıyla açılması ve gelişmesiyle alakalıdır. Çakraların son kademe gelişimi (en azından bir insan için mutlak hedef anlamında diyecek olursak magnum opus) ve tanrılığa giden yol da kundalini yılanıyla mümkündür. Şimdi ejderhaya tekrar dönecek olursak, yeraltı ejderhası olduğundan bahsetmiştik. Hell, yani cehennem de kök çakrasına spiritüel bir göndermedir ve yer altı olarak geçer. İbrahimi kitaplardaki yılanın lanetlenmesi de buradan gelir, sürünmesi için lanetlenmiştir, yere/kök çakrasına mahkumdur.
Buradan anlaşılacaktır ki Eski Türklerde "evreğen/eviren" olarak geçen ve evreni döndürdüğü sanılan ejderha aslında kundalini yılanıdır, döndürdüğü şey de evren değil çakralardır. Son bir bilgi verecek olursam kundalini yılanının daha gelişmiş hâline altın ejderha da denmektedir.
Forumlarda bir sürü mitoloji ve Satanizm arasında bağlar kurulurken maalesef ki Türklerin mitolojileri için herhangi bir yazı bulunmamaktadır. Evreğen ve çakralar, kundalini yılanı arasındaki bağı bizzat bulup sizlere de aktarmak istedim. Umarım bu yazım faydalı olmuştur. Okuyan herkese teşekkürler.