Welcome to our New Forums!

Our forums have been upgraded and expanded!

Astroloji ve Tarot

Merhabalar;
1-Aliexpres'ten Witches Tarot by Ellen Dugan destesini aldım.Aliexpres'in satış sayfasında tarot kartları büyük görünüyordu ama bana gelen kartlar iskambil kağıdı büyüklüğündeydi.Sorun olmaz değil mi?
2-Tarot destesinin üstünde bir qr kod var oradan kitabı indirebilirsiniz yazıyordu ama qr kodunu her açmaya çalıştığımda hata veriyor.Bu yüzden önerebileceğiniz tarot kitapları var mı?
 
ÇevikMaymun666 said:
Merhabalar;
1-Aliexpres'ten Witches Tarot by Ellen Dugan destesini aldım.Aliexpres'in satış sayfasında tarot kartları büyük görünüyordu ama bana gelen kartlar iskambil kağıdı büyüklüğündeydi.Sorun olmaz değil mi?
2-Tarot destesinin üstünde bir qr kod var oradan kitabı indirebilirsiniz yazıyordu ama qr kodunu her açmaya çalıştığımda hata veriyor.Bu yüzden önerebileceğiniz tarot kitapları var mı?

Aynı deste bende de var aliexpresten aldım ve küçük boy merak etme sorun olmaz.

Açıkçası belirli kurallara bağlı kalmıyorum ben. İçimden Şeytan'a seslenerek öğrenmek istediğim şeyi soruyorum ve istediğim şekilde karıyorum kartları sonra kesiyorum. Masaya boydan boya açıyorum ve sol elimle beni kendine en çok çeken kartı seçiyorum. Ve sonuçlar oldukça tatmin edici çıkıyor.

Kartlarını Şeytan'a adamayı ve düzenli bir şekilde, aura temizlemesi yapar gibi temizlemeyi unutma. Çıkan kartın anlamına bakmak için Türkçe bir şekilde internete yaz örneğin Kılıç Beşlisi anlamı vb.
 
ÇevikMaymun666 said:
Merhabalar;
1-Aliexpres'ten Witches Tarot by Ellen Dugan destesini aldım.Aliexpres'in satış sayfasında tarot kartları büyük görünüyordu ama bana gelen kartlar iskambil kağıdı büyüklüğündeydi.Sorun olmaz değil mi?
2-Tarot destesinin üstünde bir qr kod var oradan kitabı indirebilirsiniz yazıyordu ama qr kodunu her açmaya çalıştığımda hata veriyor.Bu yüzden önerebileceğiniz tarot kitapları var mı?

Witches Tarot'un mini versiyonu ve kitabıyla birlikte satılan büyük versiyonu var. Büyük olanın resimlerini koyarak bir tür dolandırıcılık yapmışlar. Bunun dışında sorun yok.

Tarot Plain and Simple HPS Maxine'in önerdiği kitap. Tarotika ve Tarot Arbak sitelerinden de okuyabilirsiniz.
 
Esenlikler,

https://www.jstor.org/stable/192639
https://www.mcgill.ca/oss/article/pseudoscience/how-astrology-escaped-pull-science
https://undsci.berkeley.edu/article/astrology_checklist
https://www.learnreligions.com/astrology-is-astrology-a-pseudoscience-4079973

Bu tarz kaynaklar ile, Astrolojinin sahte/sözde bilim olarak görülmesi hakkında neler düşünüyorsunuz?
 
lodoshurricane said:
CinnamonCake said:
Kitlesel İlerleme said:
Hey CinnamonCake sana özel olarak ulaşabileceğim bir mail adresin var mı? Yada benim mailime mesaj atıp benimle iletişime geçer misin?

[email protected]

Esenlikler, size bir e-posta gönderdim, gelen kutunuzu kontrol edebilirsiniz, cevabınızı bekliyorum.

O mailime giremiyorum. [email protected] adresine tekrar yazabilirsiniz.
 
Macellaio(Kasap) said:
Esenlikler,

https://www.jstor.org/stable/192639
https://www.mcgill.ca/oss/article/pseudoscience/how-astrology-escaped-pull-science
https://undsci.berkeley.edu/article/astrology_checklist
https://www.learnreligions.com/astrology-is-astrology-a-pseudoscience-4079973

Bu tarz kaynaklar ile, Astrolojinin sahte/sözde bilim olarak görülmesi hakkında neler düşünüyorsunuz?


“Hence astrology should be judged as not pseudoscientific in classical or Renaissance times, even though it is pseudoscientific today. Astrology was not simply a perverse sideline of Ptolemy and Kepler, but part of their scientific activity, even if a physicist involved with astrology today should be looked at askance.”


Tek bir kaynağa biraz göz attım. Vakit bulamadım hepsini okumak için. Astrolojinin şu an bilim sayılmıyor olması ileride tekrar bilim sayılmayacağı anlamına gelmez; bununla birlikte bence hiçbir zaman bilim sayılmak zorunda da değil. Şu var ki, kaynakta da bahsedildiği gibi astrologlar bile kendi içinde anlaşamıyor bazı temel konularda. Bunun örneği attığın yazılardan birinde de verilmiş, 3 dışsal gezegen günümüzde bile birçok astrolog tarafından yoruma katılmıyor. Ev yerleşimleri çok önemliyken hangi ev sistemi kullanılacağında bile bir anlaşmak sağlanamamış durumda. Bu durumda zaten astroloji üzerinden bilim yapılamaz.

Astroloji şu anda fal gibi kullanılmaktan öteye gitmiyor çoğu insan için üstelik. Ama buradaki fal, bizim küçümsediğimiz şekilde bir fal. Yani insanların küçük hayatlarında küçük hesaplarla küçük zaferlerine giden yolların aydınlanmasını istemeleri burada alay edilen nokta. Gelecekten bilgi alma veya geçmişi bilebilme gücü aslında bilimin radarına girmeye aday bir konudur. Bir insanın zamanlar arasında, evrende bir noktadan oturduğu yerden bilgi çekmesi tam olarak ruhani ilimlerin konusu. Bunu yapabilen insanlar var, yaşıyor ve yaşadılar. “Bu nasıl olabilir?” ile ilgilenilen kısım bilimin önünü açar. Buradaki mesele hiçbir zaman o çocuğun seni sevip sevmiyor olması veya birine kabaran bir şeylerin olması değil. Bu her zaman hayatı nasıl algıladığınla ilgili bir şey. Astroloji de modern bilimin kriterleri söz konusu olduğunda sınıfta kalan bir alan. Bu demek değil ki astroloji çalışmıyor. Çalışıyor; ancak astrologlar bile “şu zamanda kesin şu olacak, şu saatte şu olacak, bu yüzde yüz böyledir gibi” şeyler söyleyemiyor. Bu astrologların yetersizliği olabileceği gibi direkt literatürdeki yetersizlik de olabilir.

Bunların dışında Diskriminant astrolojinin bilimsel yanıyla alakalı yazılar hazırlıyor, yayınladığında buradaki herkes okumalı. Çünkü derleyip topladığı şeyler ve kendi fikirleri gezegenlerin doğa ve insan üzerindeki etkisini açıklayabilecek türden.

Astrolojide ısrarla şunu söyleriz, bir gezegenin veya yıldızın enerjisi tek bir şekilde çalışmaz ve hiç kimse nasıl çalışacağını o gün gelene kadar bilemez. Hatta bu yüzden yıldızlar kader işi görülür.
 
Macellaio(Kasap) said:
Esenlikler,

https://www.jstor.org/stable/192639
https://www.mcgill.ca/oss/article/pseudoscience/how-astrology-escaped-pull-science
https://undsci.berkeley.edu/article/astrology_checklist
https://www.learnreligions.com/astrology-is-astrology-a-pseudoscience-4079973

Bu tarz kaynaklar ile, Astrolojinin sahte/sözde bilim olarak görülmesi hakkında neler düşünüyorsunuz?

Açıkçası bu bana saçma geliyor.

Gerçi "şu gün çakraları açık olucak" " çocuğumun burcu benim uyumlu olması için sezaryen yapıcam" diye düşünen insanlar yüzünden ve bu insanların astroloji yozlaşmış göstermesinden dolayı birçok insanın astrolojiyi sahte/sözde bilim olarak kabul ettiklerini de düşünüyorum .
 
Thersthara said:
Esenlikler,

Doğum haritamda etkili olan sabit yıldızları süblimleştirmek ve güçlendirmek için ne yapabilirim? (Ruhu özgürleştirme çalışmaları dışında.)

Onlar ile birleşim açısı yapan bi gezegenin karesini yaparak süblimleştirebilir miyim?

Kendi çizelgem hakkında çok bilgi vermem doğru olmaz fakat Antares sabit yıldızı benim için önemli bir konumda 0 orb olarak birleşim açısı yapıyor, bu yıldızı güçlendirmek istiyorum.

Geçenlerde ''yıldız enerjisi çekmek'' isimli bir başlık açılmıştı orayı okuyunca sabit yıldızlardan enerji çekilebildiğini öğrendim. Acaba direkt Antares'in kendisinden enerji çeksem ve ruhumdaki yansıması üzerine yönlendirsem enerjisini iyi etki edebilir mi?

Kraliyet yıldızları hafife alınmayacak yıldızlar. Altından kalkmak için erdemli, onurlu ve ahlak sahibi olmak gerekir. Gerçekten, tarih kraliyet yıldızlarının göğe çıkarıp bir anda indirdiği insanlarla dolu. Bir SS zaten böyle olmak ZORUNDADIR; bu bir tercih değil, zorunluluk bence. Bu nedenle savaşçı yıldız Antares’in enerjisini kullanmanız hayatınızı kötü etkilemez diye düşünüyorum. Hangi gezegenle kavuşuyorsa o gezegenin ruhani karesini de yapabilirsiniz ek olarak, madem tam üst üsteler. Yani mantıken evet, o gezegen karelerini kullanarak ve ruhunuzu temizleyerek enerjileri nötrlersiniz ve pozitife çevirirsiniz.
 
CinnamonCake said:
Thersthara said:
Esenlikler,

Doğum haritamda etkili olan sabit yıldızları süblimleştirmek ve güçlendirmek için ne yapabilirim? (Ruhu özgürleştirme çalışmaları dışında.)

Onlar ile birleşim açısı yapan bi gezegenin karesini yaparak süblimleştirebilir miyim?

Kendi çizelgem hakkında çok bilgi vermem doğru olmaz fakat Antares sabit yıldızı benim için önemli bir konumda 0 orb olarak birleşim açısı yapıyor, bu yıldızı güçlendirmek istiyorum.

Geçenlerde ''yıldız enerjisi çekmek'' isimli bir başlık açılmıştı orayı okuyunca sabit yıldızlardan enerji çekilebildiğini öğrendim. Acaba direkt Antares'in kendisinden enerji çeksem ve ruhumdaki yansıması üzerine yönlendirsem enerjisini iyi etki edebilir mi?

Kraliyet yıldızları hafife alınmayacak yıldızlar. Altından kalkmak için erdemli, onurlu ve ahlak sahibi olmak gerekir. Gerçekten, tarih kraliyet yıldızlarının göğe çıkarıp bir anda indirdiği insanlarla dolu. Bir SS zaten böyle olmak ZORUNDADIR; bu bir tercih değil, zorunluluk bence. Bu nedenle savaşçı yıldız Antares’in enerjisini kullanmanız hayatınızı kötü etkilemez diye düşünüyorum. Hangi gezegenle kavuşuyorsa o gezegenin ruhani karesini de yapabilirsiniz ek olarak, madem tam üst üsteler. Yani mantıken evet, o gezegen karelerini kullanarak ve ruhunuzu temizleyerek enerjileri nötrlersiniz ve pozitife çevirirsiniz.



Mars ve Plütonun birbirine sert acı yapması ve bunların da gerçek düğüme sert acı yapması ne anlama geliyor?
 
Wotan's Druid said:
CinnamonCake said:
Thersthara said:
Esenlikler,

Doğum haritamda etkili olan sabit yıldızları süblimleştirmek ve güçlendirmek için ne yapabilirim? (Ruhu özgürleştirme çalışmaları dışında.)

Onlar ile birleşim açısı yapan bi gezegenin karesini yaparak süblimleştirebilir miyim?

Kendi çizelgem hakkında çok bilgi vermem doğru olmaz fakat Antares sabit yıldızı benim için önemli bir konumda 0 orb olarak birleşim açısı yapıyor, bu yıldızı güçlendirmek istiyorum.

Geçenlerde ''yıldız enerjisi çekmek'' isimli bir başlık açılmıştı orayı okuyunca sabit yıldızlardan enerji çekilebildiğini öğrendim. Acaba direkt Antares'in kendisinden enerji çeksem ve ruhumdaki yansıması üzerine yönlendirsem enerjisini iyi etki edebilir mi?

Kraliyet yıldızları hafife alınmayacak yıldızlar. Altından kalkmak için erdemli, onurlu ve ahlak sahibi olmak gerekir. Gerçekten, tarih kraliyet yıldızlarının göğe çıkarıp bir anda indirdiği insanlarla dolu. Bir SS zaten böyle olmak ZORUNDADIR; bu bir tercih değil, zorunluluk bence. Bu nedenle savaşçı yıldız Antares’in enerjisini kullanmanız hayatınızı kötü etkilemez diye düşünüyorum. Hangi gezegenle kavuşuyorsa o gezegenin ruhani karesini de yapabilirsiniz ek olarak, madem tam üst üsteler. Yani mantıken evet, o gezegen karelerini kullanarak ve ruhunuzu temizleyerek enerjileri nötrlersiniz ve pozitife çevirirsiniz.



Mars ve Plütonun birbirine sert acı yapması ve bunların da gerçek düğüme sert acı yapması ne anlama geliyor?

Ne bu natal harita mı? Birçok anlama gelebilir yani. Hangi burca, hangi eve yerleşmişler; hangi açılar bunlar; bir açı kalıbından mı bahsediyoruz; ana akslara temas ediyorlar mı vs? Genel olarak kişinin hayatında Mars aşırı derecede dönüştürücü olacaktır bu durumda çünkü kişisel gezegen olan o. Kişinin Mars enerjisi krizler ve dönüşümler konusunda kilit nokta olur. Bir mücadele, kavga, savunma, çalışma, hırs, azim gerektiren konular her zaman belirleyici olaylar yaratır. Eril enerjinin ayarsızlığından, kişinin öfke problemlerinden ve otokontrolünün olmamasının başına açtığı belalardan bahsederiz. Koç ve Akrep nerede, hangi evleri kesiyorlarsa o evler sorunlu çalışır. Haritayı görmeden bir şey diyemem. Mars’ın burada yerleştiği burç çok önemli. Düşük veya zarardaysa çok sıkıntılı çalışır çünkü zaten açılar sert. Ama belki başka olumlu açılar almışsa enerji rahatlayabilir.
 
CinnamonCake said:
CinnamonCake said:
Üstte bir giriş yapmıştım; harita açmadan önce neye göre açacağınız gibi şeylere değindim kısaca. Zaten burada sadece zamanla yaza yaza ve sorulan sorulara cevap vererek biriken bir astroloji anlatılabilir. Her konuya her seferinde kimse kitap yazar gibi değinemez; böyle bir vaktimiz maalesef yok.

Gezegenler ve bazı matematiksel soyut noktalar, evler, açılar iyice öğrenilmelidir. Ki bunlar başlangıç seviyesidir. Bunun için bolca okumalı ve okuduklarınızı haritalar üzerinde test etmelisiniz. Hem arama motoruna tek tek yazarak hem de kitaplar okuyarak bilginizi genişletirsiniz. Ben kitap önerileri yapabileceğim gibi kendi bulduğum pdf kitapları sizlerle de mail üzerinden paylaşabilirim. Mailinizi yazmanız yeterli. 1. seviye ve 2. seviye şeklinde belirterek bilgi paylaşımı yapacağım. 2. seviye bir tık daha ileri düzey tabii ki. Neden sırayla değil de böyle bir arada yapılmalı? Çünkü herkes 1. seviyede değil ve aynı şeylerin konuşulduğunu görmek onlara bir şey katmayacaktır. Lütfen herkes bilgi paylaşımı yaparak burada bilgi biriktirmemize yardımcı olsun, sorular sorsun, yazılanlar üzerine dilerse ekleme yaparak konuya bir şeyler katsın. Burada tek bir kişi astroloji “öğretmeni” seviyesinde değil çünkü. Birlikte biriktiririz diye düşünüyorum. Aynı şeyi tarot öğretmek için de yapalım derim ben.

1. seviye

Güneş, haritanın kalbi ve gezegenleri bir arada tutan gücün ta kendisi. Güneşin önemi hiçbir zaman arkaplanda kalmaz. Bunu karanlıkta hiçbir şey görmemek ve bir ışık sayesinde önünü görebilmek fakat ışığın ulaşamadığı yerleri görememek olarak düşünebiliriz. Güneş bilinç tarafıdır hayatın. Dualitede yaşamı temsil eder. 5. evin ve Aslan burcunun doğal yöneticisidir ki 5. ev de Güneş gibi yaşamsal bir evdir. Hatta yaşam verme evi diyebiliriz. Seks, çocuklar, sanatsal ya da yaratıcı bir eser ortaya çıkarmak hep yaratma eylemi içerir çünkü. Yaşamla alakalıdır. Pasif değil, aktiftir çünkü üretmenin kendisi aktif bir şey. Zaten eril enerji kısmında. Dişil-eril burçlara değineceğiz. Güneş ve Ay gezegenler olarak değil Işıklar olarak geçer astrolojide. Babayı ve kadınlar için kocasını temsil eder. Kalbi, omurgayı, yaşam enerjisini ve mutluluğu, kadında sol gözü, erkekte sağ gözü, bağışıklık sistemini (yaşamla alakalı ve Mars da bağışıklıkla ilgili diğer bir gezegen), vücutta sağ tarafı temsil etmektedir.

Ay, yaşamla alakalı olan diğer bir Işık. Fakat yaşamın bilinçsiz tarafı. Güneş’ten aldığı ışık ile parıldıyor ve ışık saçıyor. Gecedeki güç. Gecedeki güç bize bilinçaltını, duyguları, pasifliği, dişil enerjiyi, alıcılığı temsil eden enerjiyi anlatır. Bütün bunlar için Ay’ı inceleriz. Zaten daha çok geceleri bu yönü ortaya çıkar insanların. İhtiyaçlarımızı (özellikle duygusal ve güvenlik hissi) ve aslında Güneş’ten alınan ışık olduğu için bedeni de temsil eder. Anneyi ve erkekler için karısını temsil eder. 4. evin ve Yengeç burcunun doğal yöneticisidir. 4. ev de Ay gibi “çoğunlukla” anneyi temsil eder ve aynı zaman Ay da 4. ev de ataları anlatır bize bir noktada. Ay genel olarak anne<anneanne<anneannenin annesi<vs gibi kadın ataları anlatıyorken 4. ev genetikle, soy ile ilgilidir ve daha geniş bir bölgeyi bu anlamda temsil eder. Ay da 4. ev de iç dünyamız ve evimizdir. Bizlere yuva ve güvenlik ile alakalı bilgiler verirler. Ay beslenmekle alakalıdır ve Neptünle birlikte sıvılarla yakından ilgilidir. Göğüsleri, memeleri, mideyi, vücut sıvılarını, hormonları, regl düzenini, yumurtalıkları, hamileliği, vücudun sol kısmını, erkekte sol gözü, kadında sağ gözü, besin intoleransları ve sindirememe durumlarını, alerjileri, ödemleri, huzursuzluk ve huzur hissini yönetir. Işıkların dişil enerji kısmını yönetiyor yani.

Yükselen/ASC (Ascendant), ilk nefes aldığımız anla, doğduğumuz anla ilgilidir. 30 yaşından sonra etkin olmaya başlar gibi safsatalarla ilgisi yoktur. Güneş ve Ay kadar temeldir. 12. ev anne karnındaki zamanımızı ve genel olarak bütün geçmiş yaşamlarımızı, karmamızı temsil eder; 1. eve ((Modern astrolojide yükselen çizgisiyle başlayan ev) yani bu dünyadaki başlangıcımıza ulaşmadan önceki bir okyanus gibi derin, geniş ve bilinçsiz sürecin temsilcisidir. 1. evin doğal yönetici gezegeni Mars ve doğal burcu Koç’tur. Çocukluk dönemimizi temsil eder burası. Yükselen burç (1. evi kesen ve başlatan burç) dış görünüşümüzü (bedensel, tepkisel, aurasal) temsil eder. Bizim imajımızdır. Kendimizi ortaya koyuşumuz ve çevreye verdiğimiz reaksiyondur. Zor doğumlarda yükselene alınan sert açılar söz konusu olabiliyor (Satürn karesi, Uranüs karşıtlığı gibi gibi). İnsanlar bizimle ilk tanıştığında bizim yükselenimizi algılamaktadır. Yükseleni Koç olan biri ortamda dikkat çeken ve mücadele hissi uyandıran (rekabet, kavga, dinç enerji) biri olur çoğunlukla. Fakat yükselene Ay, Venüs veya Neptün’ün tatlı açıları (sekstil, üçgen gibi) yükselen Koç kişisinin Marsiyen imajını dengeler. Yükselen de Ay gibi bedenle yakından ilgilidir. Yükselen çizgisi ve 1. ev kişinin hayatını temsil ettiği için buraya düşmüş gezegenler veya buraya alınan transitler kişinin direkt olarak hayatını, kararlarını, rotasını, sağlığını, imajını etkileyecektir.

Devamı parça parça gelecek ✨💗

Merkür’ün konuları zihinsel faaliyetler, zeka, öğrenme becerisi, iletişim, konuşmak, ulaştırmak, aktarmaktır. Anlaşmaları, kısa mesafe yolculukları ve yakın çevreyi, arkadaşlıkları, üniversite öncesi eğitimi ve okul hayatını, kardeşleri temsil eder. Sinir sistemi, beyin, akciğer, solunum yolları, eller, kollar, omuzlar, parmaklar, bağırsaklar, dil Merkür yönetimindedir. İkizler (3. ev) ve Başak (6. ev) burcunu yönetir. Hızlılıkla alakalıdır. El becerisi, zihin egzersizler, düşünsel faaliyetler, kurslar Merkür konusudur. İyicil veya kötücül olmayan nötr bir gezegendir ve cinsiyeti yoktur.

Venüs ikili ilişkilerin, aşkın, hazzın, konforun, paranın, seksin gezegenidir. Dişidir, barışçıldır ve küçük benefiktir. Pasiftir; yani alıcıdır, sabittir. Boğa (2. ev) ve Terazi’nin (7. ev) doğal yöneticisidir. Boğaz, boyun, böbrekler, bel bölgesi, kadın üreme organları Venüs yönetimindedir. Kadınları temsil eder ancak daha çok genç kadınları.

Mars saldırı ve savunmakla alakalı eril gezegendir. Küçük malefiktir. Savaşma ve mücadele gücümüzü temsil eder. Bu anlamda bağışıklık sistemimizi, iş yapma tarzımızı, çalışmak ve elde etmekle alakalı tarzımızı, hırsımızı ve azmimizi yönetir. Genel olarak genç erkekleri temsil eder. Aktiftir; yani verici, atılgan, girişkendir. Eril enerji temsili olması açısından bu dinamik gezegen vücutta kas sistemini, kafayı, yüzü, erkek üreme organlarını temsil eder. Koç burcunun (1. ev) ve Akrep burcunun (8. ev) doğal yönetici gezegenidir.

Merkür nasıl ki çocukları temsil ediyorsa, Venüs ve Mars gençleri, Jüpiter ve Satürn ise büyükleri temsil eder. Jüpiter daha çok orta yaşlı kişilerin göstergesiyken Satürn yaşlıları anlatır.

Jüpiter haritalarda inanç, din, tanrı ve dolayısıyla bu alanlarda çalışan insanları ve kurumları temsil eder. Jüpiter’in konuları her zaman insanı insan yapar şeylerdir. Anlamaya ve anlatmaya yönelik bir görevi vardır Jüpiter’in. Yüksekte kalan, kavrayış gerektiren konular bu gezegenin alanıdır. Neşeyle, mutlulukla ilgilidir ve bollukla bereketle ilgili olup genişlemeyi sağlayan bir gezegendir. Büyük iyicil olarak bilinir. Şans vermek, korumak Jüpiter’in işidir. Jüpiter koruyucudur. Hayatın olumlu tarafını temsil eder. Yay (9. ev) ve Balık (12. ev) bu gezegenle yönetilir ve Yengeç’te yücelimde kabul edilir.

Mahalle kültürü, halk, sıradan insanlar Jüpiter’in ulaşamadığı yerde kalır çünkü Jüpiter yukarıdadır. Mahkemeler, adalet, felsefe, yüksek eğitim, uzmanlaşmak, yabancı kültürler, uzay, bilim, bilgi, öğretmenlik ve bir şeyi iyice öğrenmek Jüpiter’in temsil ettiği alanlardır. Jüpiter, Satürnle birlikte bir dengeyi sağlamaktadır.

Jüpiter’in tanrı kavramını temsil edişi Jüpiter’in tanrısallığıyla da alakalı. Jüpiter Taç çakrayı yönetir.

Satürn, gökyüzünde karmanın lordu. Ektiğini biçmek Satürn’dür. Zamanın ve hasatın tanrısıdır. Satürn söz konusu olduğunda zamana karşı yarışıyorsunuz demektir. Jüpiter olmak için fazla vaktiniz yoktur ve Jüpiter olduğunuzda Satürn size etki etmeyi bırakır çünkü Satürn doğa iken Jüpiter doğanın üzerine çıkmayı başarmış olandır. Satürn doğayı ve somutluğu temsil eder. İnşaa etmek, gerçekleştirmek, sağlamlaştırmak Satürn’ün işidir. Doğada ölüm vardır ve her şeyin olgunlaşması için zamana ihtiyaç vardır. Ancak her şey olgunlaştıktan sonra, vadesini doldurduktan sonra ölmeye ve çürümeye başlar. Satürn tam olarak bunu yönetir. Oğlak (10. ev) ve Kova’nın (11. ev) yöneticisidir; Terazi’de yücelimde kabul edilir.

Haritalarda Jüpiterle zıt görünür ve aslında onu dengede tutan bir doğası vardır. Jüpiter büyümeyi, artmayı ve genişlemeyi temsil ederken Satürn küçülmeyi, azalmayı ve daralmayı temsil eder. Satürn de tıpkı Jüpiter gibi bilgeliği temsil eder. Ancak Satürn hayatın çileli tarafının babasıdır. Çok çalışmak, zorluk çekmek, zorlu şartlar altında çalışmak, istediğine kolayca ulaşamamak ve çok emek vermek Satürn’ün getirisidir. Satürn hiçbir şeyi kolayca vermez; çabalamak gerekir. Genelde getirilerinin kalıcı olduğu bilinmektedir. Satürn hak edişi ölçmek amacıyla sınava tabi tutmasıyla bilinir.

Yaşlılık, yaşlı insanlar Satürnle temsil edilir. Bu nedenle yaşlılıkta belirtileri olan her şey Satürn’ün konusudur. Kemikler, dizler, cilt, dişler. Dikkat ederseniz hepsi doğduktan sonra zaman içinde oturur ve sağlamlaşır. Zamanla. Satürnle. Yine Satürnle güç kaybederler çünkü Satürn düzeni temsil eder.

Satürn’e karşıt olan kuvvetler Işıklar (Güneş ve Ay), Jüpiter ve Uranüs ve Neptün’dür. Bu karşıtlıklar Satürn’ün doğasına uymamakla alakalıdır ve her biri Satürn’ün temsil ettiği şeyin karşısında durmaktadır. Kıyaslayarak anlatmak daha iyi olur.

Güneş yaşam veren, sıcacık, enerjik, şansın ve mutluluğun, sağlığın, canlılığın gezegeni. Satürn soğuk, depresif, karanlık bir gezegendir. Güneş benliğin farkındalığıyken, Satürn otoritenin ve patronun farkındalığıdır…

Ay aileyi, duyguları, güvenlik ve ev içi hissini yönetir ve Güneş’in verdiği yaşama konaklık eden gezegendir. Satürn’ün duygularla işi yoktur; yapılacaklar vardır ve sorumluluklar daha fazla bekleyemez.

Satürn alışılmış olandır, düzendir, sınırlardır, yavaştır. Uranüs anidir, beklenmeyendir; düzeni bozan, farklı olan, kaos çıkaran, yenilik getiren, sınırların aşıldığı bir gelecektir.

Satürn gerçekçiliktir, ayakları yere sağlam basmaktır. Neptün gerçek dışılıktır, hayallerdir, masallardır. Elle tutulmayan, inanılan şeydir. Neptün düzensizliktir, dağınıklıdır, koca bir kaostur. Neptün her yerdeki okyanuslarsa Satürn kıtalardır.
 
Jenerasyon gezegenleri

Kişisel yerleşimde bulunmadıkça kişiye direkt olarak yansımazlar ya da etkilerini hayatlarında doğrudan hissettirmezler.

Kişisel veya etkili yerleşimler: Köşe evlere yerleşmek (1, 4, 7, 10), ana akslara ana açılarla bağlanmak (ASC, IC, DSC, MC ama kişi için en önemlileri ASC ve MC), kişisel gezegenlere (Güneş, Ay, Merkür, Venüs, Mars) ana açılarla (kavuşum (0), sekstil (60), kare (90), üçgen (120), karşıt (180) bağlanmak.

Uranüs dehayı, üstün zekayı, buluşları, keşifleri, bilimi, astronomiyi ve astrolojiyi, dünya dışı gelişmeleri, alışılmadık olanı, geleneksel dışı olanı, bireyselliği, büyük toplumsal hareketleri yönetir. Modern Astroloji’de Kova (11. ev) Uranüsle yönetimindedir.

Bilim ve bilim insanları Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün karakteristiği göstermek zorundadır çünkü bu gezegenlerin her biri bilim için gerekli özellikleri içlerinde paylaşır.

Uranüs bulunduğu evde değişim ve yeni başlangıçları vadeder. Bu değişim genelde Uranüs karakterinde olur, yani yıldırım etkisiyle. Plüton ve Mars gibi gezegenlerin Uranüsle sert açılarla bağlanmasını istemeyiz çünkü mutlaka sorun çıkacaktır ve Uranüs’ün doğası tahmin edilemezlik üzerine kurulu olduğu için getireceği sorun da tahmin edilemez. Bir patlama, ölümler, kitlesel ölümler, darbeler, anarşi gibi yavaş, düzenli ve sakin ortama hızlı ve kaos getiren olaylar yaşanır.

Kişisel yerleşimlerde Uranüs başına buyruk, özgür, farklı, zaman zaman anormal, absürt karakteristik verir bulunduğu eve ya da etkilediği gezegene. Kova karakteristiği ortaya çıkar sıklıkla.

Örnek olarak Venüs-Uranüs ana açıları Kova gibi ilişki yaşamak, Kova gibi sevmek, Kova burcu insanlarla yakınlaşmaktan bahsedebilir örneğin, Venüs bambaşka bir burçta bile olsa. Kişinin giyim tarzı çevrede absürt karşılanabilir veya çok dikkat çekici olabilir. Kişi çok ani ilişki yaşayabilir, ayrılıklar da böyle olabilir. Bağlanmaktan kaçan, özgürlüğüne çok düşkün bir kişi olabilir harita sahibi. Ya da geleneksellikten uzak ilişki yaşanacağı gibi, daha aykırı şeyler de görülebilir. Uranüs kabullenmesi zor şeyleri de temsil eder. Uranüs mesafe verir ilişkide, bu yüzden uzak mesafe ilişkileri de söz konusu olabileceği kişi sevgiyi gösterememek de söz konusu olabilir.

Yine örnek olarak 1. eve yerleşmiş bir Uranüs kişiye ayırt edici bir imaj verecektir. Diğer insanlar onu çok kolay fark eder. Bu farklılık hali iyi ya da kötü değil, sadece durumdur. Uranüs yabancılaşmayla da ilgili olması bakımından daha ulaşılmaz, daha anlaşılmaz, başka dünyanın insanı gibi bir imaj da görülebilir. 1. ev kişinin çocukluğuyla çok ilgilidir, bu nedenle çocuklukta güvensizlik hissi tadılmış olabilir. Çocuklukta sık sık değişen durumlar; açılara veya başka yerleşimlere bağlı olarak travmatik olaylar yaşanmış olabilir. Uranüs 1. ev insanı birey olarak düşünüp hareket etmeyi, kendi başının çaresine bakmayı iyi bilir.

Neptün spiritüelliği, şifayı,sanatı, gerçekleşmesi zor idealleri yönetir. Kişinin hayal gücüyle ve ruhunun dişil kısmıyla ilgisi olan gezegenlerden olduğu için buradaki enerji içsel, pasif, dengesizdir. Dişil enerji aslında eril enerjinin tersine yön verilmemiş, düzene oturtulmamış, aydınlatılmamış, dağınık bir enerjidir. Spiritüellik ve sanatçı zeka keşfedilmemiş, aydınlatılmamış bu karanlık kısmın enerjisiden faydalanır. Kaynak yıldızların ışığının ulaşmadığı sonsuz karanlık bölge gibidir. Neptün gizli olanla, bilinmeyenle, gizemli kalanla ilişkilidir. Yönettiği şeyler de hep onun gibi şeylerdir. Modern Astroloji’de Balık (12. ev) Neptünle yönetilir.

Kişisel yerleşimlerde kişiye hayale dayalı yetenekler veya zayıflıklar sunacaktır. 1. eve yerleştiğinde kişiye feminen bir yapı verebilir. Bu feminen yapı daha kırılgan, daha pasif, daha içsel, daha zariftir. Genelde bu insanlar dışarıdan gizemli ve çözülemez kişiler olarak görülür; insanlar bu kişilerin görünüşlerini büyüleyici bulabilir. 1. ve 2. eve yerleşen gezegenler nasıl yetenek veriyorsa işte Neptün de burada sanatçı tarafını gösterir. Genelde kişisel yerleşimlerde sanatçı zeka söz konusudur.

Neptün sis verir bulunduğu yere. Gerçekçi bir bakıştan uzaktır Neptün enerjisi. Zaten hayal gücü, sanatçılık, spiritüellik de buradan beslenir. Sonsuz kaostaki sonsuz potansiyeller. Ancak kişi Neptün’ün zayıflatıcı, pasif kılan, yanıltıcı etkisi altında kalabilir. Kendini kandıran, melankolik biri olunabilir. Neptün kendini uyuşturmak ve uyutmakla da alakalı olduğu için kaçış yolu olarak kendilerine zarar veren maddelere sıklıkla yönelebilirler. Genelde aşklar, fikirler idealize edilir Neptün söz konusu olduğunda. Yanılmak ve aldanmak bu nedenle Neptün’ün etkisi altında kolay olabilir. Ancak Neptün kolayca yanıltır ve aldatır da. Kurban-kurtarıcı psikolojisi Neptün söz konusu olduğunda bir çıkmaz olabilir. Genelde aşklarda da, inançlarda ve dinde de bir kurtarıcı beklerler. Onları bu “korkunç” gerçek dünyadan çekip çıkaracak ve masallar ülkesine götürecek bir aşk, onların ruhunu kurtaracak şefkatli bir tanrı idealize ederler. Gerçekle ilgilenmek istemezler, önemli olan onların içlerini nasıl yumuşak tutmayı başardıklarıdır. Aktif ve düzen getiren bir güç Neptün enerjisini kullanmak adına gereklidir. Bir elek gerekiyor çoğunlukla Neptün için. İlham geldiğinde onu aktarmak için fiziksel ya da sözel yeteneklere ya da kapasiteye sahip olmak zorundasındır. Kullanılabilecek çok fazla su olabilir ama insanların o suyu içmesi için su arıtma cihazı gerekir.

Neptün insanları kurtarıcı rolünü de üstlenebilir. Çok iyi bir insan olmak onu zora sokar, o her zaman fedakarlık yapandır. Bundan içten içe zevk alacaktır. Fazla merhamet Neptün konusudur. Neptün derken Balık burcunu da işin içine katıyoruz. Tarottaki Asılan Adam kartı Neptün/Balık kartıdır. Neptün enerjisi Güneş’in zıttı olarak benlik bilincinin yok olduğu, eridiği bir enerjidir. Daha “üstün” olan için varsındır. Yaşam amacın budur. Şehitlik gibi kavramlar tamamen Neptün enerjisidir. Çarmıha gerilen isa Neptünyen bir karakterdir.

Plüton Güneşle eş değer güç kaynağıdır, gizlenmiş güçtür. Akrep (8. ev) Plütonla yönetilir Modern Astroloji’de.

Güç ve irade tıpkı sağlıklı bir Güneş gibi, Plüton’un da temsil ettiği şeydir.

Plüton ısrarcı, baskıcı, ezici, çürütücü, parçalayıcı, zorba, çok sabırlı, kendini çok iyi gizleyen bir enerjidir. Zodyaktaki en güçlü gezegendir. Plüton’un enerjisi diğer tüm gezegenleri bastırır. Kalıcı, geri dönüşü olmayan acılar ve değişimler Plüton’un yönetimi altındadır. Plüton aşılabilecek bir şey değildir. Sınavı yoktur. Karmik değildir. Plütonla yaşanır ve ölünür. Belki de çözümü olmayan tek enerji Plüton’un enerjisidir. Plüton yok edilemez, kişi kendi çıkarlarına uygun kullanabilir onun enerjisini. Plüton’un olduğu yer bir kez olsun ölmeye ve çürümeye mahkumdur; böylece yeniden doğum gerçekleşecektir. Plüton son gezegendir çünkü, yeraltıdır, bitiştir. Dönüşüm kaçınılmazdır.

İllegal, mafyatik, tehlikeli, ölüm kalım konulu işler Plüton’un konusudur. Plüton da Neptün gibi acıyla derdi olmayan bir gezegendir. Neptün acı çekmeyi sever (kurban-kurtarıcı psikolojisi), Plütonsa acıyla güçlenir.

Plüton girdiği eve güç verir. Evet çürütür de ama sonra güçlendirecektir. Yeniden yapılanmaya hazır hale getirir evi.
 
Ay Düğümleri

Işıklar’ın yörüngelerinin kesiştiği noktalar. Güney Ay Düğümü ve Kuzey Ay Düğümü olarak tek bir aksı oluştururlar. KAD 5 derece İkizler’deyse, GAD 5 derece Yay’dadır. Tam karşıt yerleştikleri için haritalarda genellikle sadece KAD bilgisi verilir.

Ay Düğümleri çok güçlü noktalardır, yerleştikleri yer ana gündemi belirler. Bazı astrologlar harita okumaya Ay Düğümleri’nden başlar. Çünkü “nereden geldim, nereye gidiyorum”un cevabını verir; yani önce bütüncül bakıp sonra detaylara inmek isteyenler için doğru yer haritalardaki bu noktalardır.

Nereden geldim: GAD
Nereye gidiyorum: KAD

KAD ejderhanın kafasıdır, GAD kuyruğudur. Hedef kafa kısmıdır, yönelinen nokta burasıdır. Arka kısım boşaltmak, kurtulmak içindir. Ancak yine de ejderha kafası ve kuyruğuyla bir bütündür; yani kuyruğunu kesip atmıyorsunuz ejderhanın.

GAD zaten yaşanmış olan hayatları ve dolayısıyla birikmiş yetenekleri, karmaları temsil eder. Diğer insanlarla geçmiş hayat bağlantısı için GAD noktasına bakılır. Geçmişi temsil ettiği için geçmişte kalacak olanı, bırakılması gerekeni de temsil etmektedir. Transit GAD hangi evinizden geçiyorsa o ev konularında ölümler ve sonlar meydana gelecektir. GAD 7. evinizden geçiyorken partnerizle yolları ayırabilirsiniz örneğin.

GAD aşina olunandır ancak oradaki deneyimleri ve yetenekleri alıp bu hayatta kullanmanız gerekir. GAD bağlantılı işler, ilişkiler, davranışlar her zaman çözümsüzlük ve yıkım getirir.

KAD bağlantısı deneyimlenmemiş ve deneyimlenmek zorunda olandır. 30 yaşından sonra zorla Kuzey Ay Düğümü’ne gitmek zorunda kalırsınız. Zorla. Gitmezseniz hayatınızda sürekli olarak engeller ve sorunlar meydana gelir. KAD talih getirir, oraya gitmeye çalıştıkça her şey kolaylaşır, önünüz açılır ve fırsatlar size yağmur gibi yağar. Elbette bilinmeyen bir alan olduğu için meydan okuyucu çalışacaktır ve bu da kişiyi GAD noktasına geri dönmeye iter. Güvenli alanından çıkmaz istemez kişi.

Örneklendirelim. Kişi GAD Balık olsun. Bu kişi spiritüel ve sanatsal yetenekleri olan bir kişidir. Kurtarıcı kuvvetlere güvenir, planlama yapamaz, çoğunlukla akıştadır, hayatına elleriyle düzenleme getiremez. Bağımlılık geliştirmeye yatkındır. Hayatın ruhani kısmına fazla bağlı ve takıntılıdır. Kişi böyle olmaya devam ettikçe hayatında sürekli olarak sorun çıkacaktır ve ilerleme kaydedemeyecektir. KAD Başak noktasına gitmeli ve böylece Balık’lığını dengelemelidir. Bakın, dengelemelidir diyorum; yok etmelidir demiyorum. Başak gibi düzenleme yapmayı öğrenmeli, günlük hayata yönelmeli, dünyevi hayata dönmeli, pratik ve gerçekçi olmalıdır. Maddi kazanımlarını da değer olarak görmeye başlamalıdır. Beden ve ruh dengesini sağlamalıdır yani. Muhtemelen kamuda, hastanede, halkın içinde hizmet vermesi gerekecektir çünkü kendi dünyasında tek başına hayalleriyle kalmak ona daha fazla bir şey katmayacaktır. Örneğin KAD Başak 4. eve yerleşmişse bu çok açık bir devlet memuru yerleşimidir. Bunun gibi örnekler çoğaltılabilir. Sorarsanız söylerim.

İlişkilerde her zaman KAD bağlantınız olan kişiye yönelmelisiniz. GAD ilişkisi karmiktir. Kapanmayan hesaplar kişileri bir araya getirir ve ilişki çoğunlukla, başka bir etken yoksa bitirilmelidir. Bitirmek zor olabilir çünkü alışılmış ve rahat gelen bir ilişki bırakılır. Bu noktada önceki hayatta bir Demon/essla birlikteysek O’nu da mı bırakalım gibi saçma sapan şeyler sormazsanız sevinirim. İnsan ilişkilerinden bahsediyoruz. Ayrıca Onlarla birlikte olmuşsanız yüksek bir ruhsunuz demektir ve gökyüzü sizi sıradan insanlar gibi etkileyemez. Yani herkes ruhunun kuvveti kadar etkilenir. Sıradan ve güçsüz insanların Demon/esslarla birliktelik fantezisi kurması, şizofren gibi hayal dünyasında yaşaması yine haritalarındaki sorunlu yerleşimlerden okunabilir elbette.

Astrokartografi haritalarında GAD noktasının geçtiği yerlerde yaşamayın. O şehirler veya ülkeler talihsizlik getirebilir. KAD noktalarını hiç değilse ziyaret edebilir veya oralı bir insanla arkadaşlık kurabilir, partner olabilirsiniz. GAD noktası bağlantılı insanlar ve şehirler ise yaramayacaktır kişiye uzun vadede.
 

Bilgilerini karşılık talep etmeden kendi zaman ve enerjinden vererek paylaştığın için teşekkürler Cinnamon Cake 🥰🥰 üstelik hepsi kolayca anlaşılıyor
 
Gezegenlerin neden bazı burçlarca yüceldiğine dair kendi çıkarımlarım;

Güneş:

Güneş, üretken güçtür ve yaşam gücüdür. Kişinin kendisi ve egosuyla ilgilidir. Koç ise başlatıcı güçtür, yine yaşam gücü ve kişinin egosuyla ilgilidir. Güneş bu yüzden bu burçta yücelir.

Ay:

Ay; duygularla, güvenlikle, değişkenlikle, empatiyle ilgilidir. Boğa yine aynı şekilde empati ve güven hissini bir düzene koyar, değişimi topraklar, düzgün bir forma sokar. Ay'ın gayrimenkul malları yönetme sebebi de yine aynı şekilde bir güvenlik duygusuyla ilgilidir. Parayı yöneten toprak burcu olan Boğa, bu açıdan da bir güvence sağlar.

Merkür:

Merkür, zekâyla ve iletişimle ilgilidir. Kova ise yine aynı şekilde üstün zekâ ve arkadaşlıklarla ilgilidir. Merkür'ü bu açıdan güçlendirir.

Venüs:

Venüs, sanatla ilgilidir. Balık yine aynı şekilde ideallerle ve ilhamla ilgilidir. Bu açıdan sanatçıya ilham sağlar.

Mars:

Mars, Güneş gibi saf ateş enerjileriyle ilgilidir. Güç, atılganlık, savaş, vahşi enerjiler. Oğlak ise tüm bu kendi hâline bırakılınca vahşi ve düzensiz olan ateş enerjilerini düzene koyar. Otoriteyle, düzenle ilgilidir.

Jüpiter:

Jüpiter, bilgeliği ve güvenliği yönetir. Bilgeliğin kaynağı duygulardır. Jüpiter, bilgeliğin anahtarı olan duyguları Yengeç'ten alır ve aynı şekilde gerekli güvenli doğayı da ondan alır. Jüpiter'in kumarbaz, riskli doğasını Yengeç burada bir düzene sokar.

Satürn:

Satürn, karamsardır ve münzevidir. Soğuktur, disiplinlidir, işkoliktir. Terazi ise bir ölçüye kadar fedakârdır, Satürn'e kıyasla daha rahattır ve sosyalliği sever. Bu açıdan zıt güçleriyle birlikte Satürn enerjisini ortaya getirir.

Uranüs:

Uranüs, gelişimin ve bilimin, araştırmaların gezegenidir. Ayrıca astroloji, metafizik, okültle ilgilidir. Akrep ise araştırmaları, okültü yönetir. Uranüs'e bu açıdan sadece materyal değil, ayrıca ruhani bir fayda da sağlar.

Neptün:

Neptün, saf ruhani bir gezegen olsa bile bu doğasından ötürü delüzyonlara yatkındır, ayrıca bilinçaltını yönetir. Yengeç de aynı şekilde bilinçaltı ve psişizmle ilgilidir, ancak gerçek olanlarını yönetir, algılarla ilgilidir. Ruhani güç kaynağı olan ve görülenden ötesini yöneten Neptün, Yengeç ile birlikte algılarında tutarlı olur ve gerçeklikten kopmaz.

Plüton:

Plüton, yönetmeyi seven ve takıntılı bir doğaya sahiptir. Neptün gibi ruhanidir, aşırılıkları yönetir. İrade gücü ile ilgilidir. Aslan da aynı şekilde yönetmeyi seven, lider, hayattan kopmamış, keyifçi ancak iradeli bir doğadadır. Plüton'u burada düzene sokar.
 
Thersthara said:
CinnamonCake said:
Ay Düğümleri

Işıklar’ın yörüngelerinin kesiştiği noktalar. Güney Ay Düğümü ve Kuzey Ay Düğümü olarak tek bir aksı oluştururlar. KAD 5 derece İkizler’deyse, GAD 5 derece Yay’dadır. Tam karşıt yerleştikleri için haritalarda genellikle sadece KAD bilgisi verilir.

Ay Düğümleri çok güçlü noktalardır, yerleştikleri yer ana gündemi belirler. Bazı astrologlar harita okumaya Ay Düğümleri’nden başlar. Çünkü “nereden geldim, nereye gidiyorum”un cevabını verir; yani önce bütüncül bakıp sonra detaylara inmek isteyenler için doğru yer haritalardaki bu noktalardır.

Nereden geldim: GAD
Nereye gidiyorum: KAD

KAD ejderhanın kafasıdır, GAD kuyruğudur. Hedef kafa kısmıdır, yönelinen nokta burasıdır. Arka kısım boşaltmak, kurtulmak içindir. Ancak yine de ejderha kafası ve kuyruğuyla bir bütündür; yani kuyruğunu kesip atmıyorsunuz ejderhanın.

GAD zaten yaşanmış olan hayatları ve dolayısıyla birikmiş yetenekleri, karmaları temsil eder. Diğer insanlarla geçmiş hayat bağlantısı için GAD noktasına bakılır. Geçmişi temsil ettiği için geçmişte kalacak olanı, bırakılması gerekeni de temsil etmektedir. Transit GAD hangi evinizden geçiyorsa o ev konularında ölümler ve sonlar meydana gelecektir. GAD 7. evinizden geçiyorken partnerizle yolları ayırabilirsiniz örneğin.

GAD aşina olunandır ancak oradaki deneyimleri ve yetenekleri alıp bu hayatta kullanmanız gerekir. GAD bağlantılı işler, ilişkiler, davranışlar her zaman çözümsüzlük ve yıkım getirir.

KAD bağlantısı deneyimlenmemiş ve deneyimlenmek zorunda olandır. 30 yaşından sonra zorla Kuzey Ay Düğümü’ne gitmek zorunda kalırsınız. Zorla. Gitmezseniz hayatınızda sürekli olarak engeller ve sorunlar meydana gelir. KAD talih getirir, oraya gitmeye çalıştıkça her şey kolaylaşır, önünüz açılır ve fırsatlar size yağmur gibi yağar. Elbette bilinmeyen bir alan olduğu için meydan okuyucu çalışacaktır ve bu da kişiyi GAD noktasına geri dönmeye iter. Güvenli alanından çıkmaz istemez kişi.

Örneklendirelim. Kişi GAD Balık olsun. Bu kişi spiritüel ve sanatsal yetenekleri olan bir kişidir. Kurtarıcı kuvvetlere güvenir, planlama yapamaz, çoğunlukla akıştadır, hayatına elleriyle düzenleme getiremez. Bağımlılık geliştirmeye yatkındır. Hayatın ruhani kısmına fazla bağlı ve takıntılıdır. Kişi böyle olmaya devam ettikçe hayatında sürekli olarak sorun çıkacaktır ve ilerleme kaydedemeyecektir. KAD Başak noktasına gitmeli ve böylece Balık’lığını dengelemelidir. Bakın, dengelemelidir diyorum; yok etmelidir demiyorum. Başak gibi düzenleme yapmayı öğrenmeli, günlük hayata yönelmeli, dünyevi hayata dönmeli, pratik ve gerçekçi olmalıdır. Maddi kazanımlarını da değer olarak görmeye başlamalıdır. Beden ve ruh dengesini sağlamalıdır yani. Muhtemelen kamuda, hastanede, halkın içinde hizmet vermesi gerekecektir çünkü kendi dünyasında tek başına hayalleriyle kalmak ona daha fazla bir şey katmayacaktır. Örneğin KAD Başak 4. eve yerleşmişse bu çok açık bir devlet memuru yerleşimidir. Bunun gibi örnekler çoğaltılabilir. Sorarsanız söylerim.

İlişkilerde her zaman KAD bağlantınız olan kişiye yönelmelisiniz. GAD ilişkisi karmiktir. Kapanmayan hesaplar kişileri bir araya getirir ve ilişki çoğunlukla, başka bir etken yoksa bitirilmelidir. Bitirmek zor olabilir çünkü alışılmış ve rahat gelen bir ilişki bırakılır. Bu noktada önceki hayatta bir Demon/essla birlikteysek O’nu da mı bırakalım gibi saçma sapan şeyler sormazsanız sevinirim. İnsan ilişkilerinden bahsediyoruz. Ayrıca Onlarla birlikte olmuşsanız yüksek bir ruhsunuz demektir ve gökyüzü sizi sıradan insanlar gibi etkileyemez. Yani herkes ruhunun kuvveti kadar etkilenir. Sıradan ve güçsüz insanların Demon/esslarla birliktelik fantezisi kurması, şizofren gibi hayal dünyasında yaşaması yine haritalarındaki sorunlu yerleşimlerden okunabilir elbette.

Astrokartografi haritalarında GAD noktasının geçtiği yerlerde yaşamayın. O şehirler veya ülkeler talihsizlik getirebilir. KAD noktalarını hiç değilse ziyaret edebilir veya oralı bir insanla arkadaşlık kurabilir, partner olabilirsiniz. GAD noktası bağlantılı insanlar ve şehirler ise yaramayacaktır kişiye uzun vadede.

Her iki yazınızı da bilgiye aç bir öğrenci gibi okudum, hatta okuyabilmek için evden çıkmadım ve şu anda okula geç kaldım ama kesinlikle buna değerdi.

Müsait olduğunuz her anda lütfen beni ve diğer SS kardeşlerimi böyle güzel ve kaliteli bilgiler ile eğitmeye devam edin. Harika bir yazı gerçekten elinize ve emeğinize sağlık. 🌻🌻🌻

Ayrıca bir sorum olacak, GAD veya KAD noktamın bağlantılı olduğu yerleri ve insanları nasıl anlayacağım? Cahilliğimden olsa gerek transitleri de tam olarak bilmiyorum müsait olduğunuzda anlatabilir misiniz?

Çok teşekkür ederim.

Astrokartografi haritasını okumayı bilmeniz lazım bunun için. Temel bir konu değil ve daha karışık; bu yüzden bunu geçiyorum. GAD dediğim gibi KAD noktasının karşısında. Haritanızda KAD bilgisi yazıyor ama bazı sitelerde GAD bilgisi de veriliyor. Sembolünü bilmiyorsanız internetten aratıp bakabilirsiniz. Gezegenler birbirine açı yapıyormuş gibi yorumlayacaksınız. KAD (Mean Node veya True Node olarak yazacaktır, North Node’dan ziyade) 20 derece Aslan diyelim ki sizin haritanızda, GAD 20 derece Kova olacak. 20 derece ve yakınlarında Kova’da gezegeni olan biriyle GAD noktanız kavuşum yapıyor olacak. Özellikle kişisel gezegense bahsettiğimiz, bu da karşınızdaki kişiyle önceden tanışıyormuşsunuz gibi bir his verebilir çünkü belki de geçmiş hayatlardan zaten tanışıyorsunuzdur. Yine de sağlıksızdır GAD ilişkileri çoğunlukla. Kare, üçgen ve sekstil açılarda zaten KAD noktası da açı almış olacağı için asıl belirleyici açı kavuşum açısı olarak görülmeli. Diyelim ki sizin GAD noktanız bir ülkenin Güneş’i ile kavuşumda. Bu da o ülkeyi sizin için talihsiz kılabilir. GAD-Satürn ilişkileri, GAD-harita yöneticisi ilişkileri de sıkıntılı olur.
 
Pammy said:

Bilgilerini karşılık talep etmeden kendi zaman ve enerjinden vererek paylaştığın için teşekkürler Cinnamon Cake 🥰🥰 üstelik hepsi kolayca anlaşılıyor

Çok teşekkür ederim 🌸🌸
 
Astroloji linkleri:

https://mega.nz/folder/i8JlQSjA#csBAJ1KYyqZoxZwv7i34zg

https://astrolibrary.org/ebooks/

http://www.astroamerica.com/topten.html

https://www.theplanetstoday.com/rosetta_flight_path.html

Harikalar hepsini üşenmeden indirmiştim umarım yardımınıza dokunur.
 
Thersthara said:
CinnamonCake said:
Thersthara said:
Her iki yazınızı da bilgiye aç bir öğrenci gibi okudum, hatta okuyabilmek için evden çıkmadım ve şu anda okula geç kaldım ama kesinlikle buna değerdi.

Müsait olduğunuz her anda lütfen beni ve diğer SS kardeşlerimi böyle güzel ve kaliteli bilgiler ile eğitmeye devam edin. Harika bir yazı gerçekten elinize ve emeğinize sağlık. 🌻🌻🌻

Ayrıca bir sorum olacak, GAD veya KAD noktamın bağlantılı olduğu yerleri ve insanları nasıl anlayacağım? Cahilliğimden olsa gerek transitleri de tam olarak bilmiyorum müsait olduğunuzda anlatabilir misiniz?

Çok teşekkür ederim.

Astrokartografi haritasını okumayı bilmeniz lazım bunun için. Temel bir konu değil ve daha karışık; bu yüzden bunu geçiyorum. GAD dediğim gibi KAD noktasının karşısında. Haritanızda KAD bilgisi yazıyor ama bazı sitelerde GAD bilgisi de veriliyor. Sembolünü bilmiyorsanız internetten aratıp bakabilirsiniz. Gezegenler birbirine açı yapıyormuş gibi yorumlayacaksınız. KAD (Mean Node veya True Node olarak yazacaktır, North Node’dan ziyade) 20 derece Aslan diyelim ki sizin haritanızda, GAD 20 derece Kova olacak. 20 derece ve yakınlarında Kova’da gezegeni olan biriyle GAD noktanız kavuşum yapıyor olacak. Özellikle kişisel gezegense bahsettiğimiz, bu da karşınızdaki kişiyle önceden tanışıyormuşsunuz gibi bir his verebilir çünkü belki de geçmiş hayatlardan zaten tanışıyorsunuzdur. Yine de sağlıksızdır GAD ilişkileri çoğunlukla. Kare, üçgen ve sekstil açılarda zaten KAD noktası da açı almış olacağı için asıl belirleyici açı kavuşum açısı olarak görülmeli. Diyelim ki sizin GAD noktanız bir ülkenin Güneş’i ile kavuşumda. Bu da o ülkeyi sizin için talihsiz kılabilir. GAD-Satürn ilişkileri, GAD-harita yöneticisi ilişkileri de sıkıntılı olur.

Açıklayıcı anlatımınız için çok teşekkür ederimm. 🌻

Yine bir sorum var fakat bu Tarot ile alakalı olacak. Hoşlandığım kişi ile geleceğimize her kart çektiğimde sürekli Adalet kartı atıyor ve anlayamıyorum, Bazen kartları inadına kupa ikilisi veya aşıklar atıncaya kadar karıştırdığım oluyor (sorgulamayın, aşk işte... bazen ''ay yazık'' deyip geçmek lazım...) ama o zamanlarda bile sürekli ve sürekli adalet geliyor.

Bu başıma yaklaşık 1.5 aydır her kart çektiğimde geliyor ve ilk başta forumlara yazacak kadar önemli görmemiştim ama nedensizce Adalet kartı peşimi bırakmayınca fikirlerinizi merak ettim. Sizce adalet kartının buradaki anlamı nedir?

Rica ederim, transit konusuna değinmemişim. Transit dediğimiz şey kendi seyrinde ilerleyen gökyüzünü anlatıyor; yani şu an Güneş 6 derece Koç’ta ilerliyor. Güneş’in Koç burcundaki transiti bu. 6 derece Koç bir kişinin hangi evindeyse Güneş şu anda o kişinin o evinden geçiyor. Transit haritalar bir tarihte o an gökyüzünün konumlarını gösteren haritalar kısacası. 6 derece Koç’taki Güneş şu anda sizin bir gezegeninize veya noktanıza (ASC, MC, KAD vs vs) açı yapıyor olabilir; transit Güneş’in natal gezegene/noktaya açısı deniyor buna.

Hoşlandığınız kişiye duygularınızı açtınız mı? Kendi içinizde yaşıyorsanız bu aşkı, duygularınızı ona açmanız gerektiğini söylüyor olabilir. Adalet’te netlik önemlidir.
 
Lüjiter Mchegnjini said:
Astroloji linkleri:

https://mega.nz/folder/i8JlQSjA#csBAJ1KYyqZoxZwv7i34zg

https://astrolibrary.org/ebooks/

http://www.astroamerica.com/topten.html

https://www.theplanetstoday.com/rosetta_flight_path.html

Harikalar hepsini üşenmeden indirmiştim umarım yardımınıza dokunur.

Herkes adına ben teşekkür ederim.
 
Doğum haritası yorumlarken Ay'ın hangi fazda olduğunu, boşlukta olup olmamasını, Venüs'ün o tarihte akşam yıldızı mı sabah yıldızı mı olduğunu, doğumun gece mi yoksa gündüz mü gerçekleştiğini hesaba katıyor musunuz?

Bunlara eklenecek başka ne olabilir? Bunlar ne derece önemlidir? Önemli midir?
 
Pammy said:
Doğum haritası yorumlarken Ay'ın hangi fazda olduğunu, boşlukta olup olmamasını, Venüs'ün o tarihte akşam yıldızı mı sabah yıldızı mı olduğunu, doğumun gece mi yoksa gündüz mü gerçekleştiğini hesaba katıyor musunuz?

Bunlara eklenecek başka ne olabilir? Bunlar ne derece önemlidir? Önemli midir?

Esenlikler,

Ay'ın boşlukta olup olmaması ve küçülüyor olup olmaması önemlidir. Sitemizden boşlukta doğmuş olmanın anlamına bakabilirsiniz.

Ay eğer küçülüyorsa, o zaman hayatta bazı şeyler geç yaşanacak demektir. Büyüyen Ay'daysa kişi, daha erken veya vaktinde yaşamaya eğimlidir. Gerileme etkisi gibi düşünebilirsiniz.

İyi günler.
 
Bright Truth said:
Pammy said:
Doğum haritası yorumlarken Ay'ın hangi fazda olduğunu, boşlukta olup olmamasını, Venüs'ün o tarihte akşam yıldızı mı sabah yıldızı mı olduğunu, doğumun gece mi yoksa gündüz mü gerçekleştiğini hesaba katıyor musunuz?

Bunlara eklenecek başka ne olabilir? Bunlar ne derece önemlidir? Önemli midir?

Esenlikler,

Ay'ın boşlukta olup olmaması ve küçülüyor olup olmaması önemlidir. Sitemizden boşlukta doğmuş olmanın anlamına bakabilirsiniz.

Ay eğer küçülüyorsa, o zaman hayatta bazı şeyler geç yaşanacak demektir. Büyüyen Ay'daysa kişi, daha erken veya vaktinde yaşamaya eğimlidir. Gerileme etkisi gibi düşünebilirsiniz.

İyi günler.
Esenlikler,

Doğduğumuz vakit ayın hangi evrede olduğunu nasıl öğrenebiliriz?
 
unforgiven said:
Esenlikler,

Doğduğumuz vakit ayın hangi evrede olduğunu nasıl öğrenebiliriz?

Esenlikler,

Bu bağlantıya girip doğduğunuz yılı alttan seçtikten sonra açılan sayfanın üst kısmından da doğduğunuz ayı seçerseniz göreceksinizdir.

İyi geceler.
 
Bright Truth said:
unforgiven said:
Esenlikler,

Doğduğumuz vakit ayın hangi evrede olduğunu nasıl öğrenebiliriz?

Esenlikler,

Bu bağlantıya girip doğduğunuz yılı alttan seçtikten sonra açılan sayfanın üst kısmından da doğduğunuz ayı seçerseniz göreceksinizdir.

İyi geceler.
Esenlikler,

"Waxing Gibbous" ne oluyor tam olarak? Ayrıca bunun bana etkisi nedir?
 
unforgiven said:
Esenlikler,

"Waxing Gibbous" ne oluyor tam olarak? Ayrıca bunun bana etkisi nedir?

Esenlikler,

Dolunaya doğru büyüyen Şişkin Ay sırasında doğmuşsunuz.

Sitemizden:

Gerilemede olan az gezegen varsa veya hiç yoksa ve çizelgedeki diğer yerleşimler ve açılar buna ters değilse, büyümekte olan Ay sırasında doğmuş olanlar hayatta birçok şeyi erkenden tecrübe etmeye eğilimlidirler; romantik ilişkiler gibi. Bu yerleşim duygusal ifade için uyumlu bir yerleşimdir.

İyi geceler.
 
CinnamonCake said:
Özellikle KAD ile kurulan açılar bizim hedefimize doğru yürürken yolda bize yardımcı olacak gezegenleri anlatır.

Şu an önümde bir harita açık. Sahibine kendini gerçekleştirmesi için yardımcı olmak istiyorum. KAD Satürn ve Mars ile kavuşmuş, Plüto bu üçüne karşıt. Kavuşum İkizler'de ve 4. evde gerçekleşmiş.

Verilecek tavsiye (Satürn hem Kova'yı hem Oğlak'ı yönettiğinden) sınırları doğru yerde çekmek ve doğru zamanda aşmak mı olmalıdır? Kendisini ailesinden, onların baskılarından dolayı, soyutlamakla onlara bağımlı olmak arasında orta yolu bulmasını söylemeyi düşünüyorum. Satürn 4. evden de anlaşılabileceği gibi sıkıntılı bir aile.
 
CinnamonCake said:
Tarot için bir arkadaş daha vardı burada, o da yardımcı olur diye düşünüyorum.

Ay şimdi gördüm bunu. :roll:

Baştan başlayalım. Tarot astroloji ve numeroloji ile ayrışması imkansız bir şekilde bağlıdır. Yıldız kartındaki kadının Tanrıça Venüs'ün bizzat kendisi olduğu söylenir hatta. Venüs'ü 12 zodyak burcunu temsil eden 12 yıldızlı tacı ve gezegenin simgesiyle İmparatoriçe (III) kartında da görürüz. Sabah veya akşam yıldızı olarak bilinen Venüs, tanrıçamız Astarte'nin ve kimi zaman da Satan'ın ismi olmuştur. Ama kafanız karışmasın, Yıldız kartının gezegeni Jüpiter'dir. İmparatoriçe kartının gezegeni Venüs'tür.

8 tane 8 kollu yıldız, en parlakları Venüs. Astarte'nin 8 kollu yolu. İmparatoriçe, toprağın bereketi, doğurganlık, Venüs.
Screenshot_389.png


Yıldız kartında dökülen su Denge kartında bir kupadan diğer kupaya aktarılan sudur. Denge kartındaki gerilimi sürekli attığı topları tutması ve tekrar atması gereken bir hokkabaz gibi düşünün. Yıldız kartında su dökülür. Göz yaşları akar. Gerilim kırılır. Bu yüzden arınmakla alakalı bir karttır.
Screenshot_390.png

Araba, Savaş Arabası veya Chariot (VII)'de Tanrı Thoth'u görürüz. Thot siyah ve beyaz aslanları, yani bilinçaltını ve bilinçüstünü evcilleştirmiştir. Ancak elinde tuttuğu bir semer değil, Büyücü (1) kartında gördüğümüz büyücünün asasıdır. Bu asa gökten (spiritüellikten) aldığı enerjiyi yere (meteryale) aktarmaya yarar. Asılı Adam (12) tüm gizemi ve kurban rolüyle Neptün, Balık burcuyla ilişkilidir.

0, başlangıç öncesi; 1, başlangıç enerjisi; 10, tamamlanmayı gösterir bize. Bunlar zamanla öğrenilen şeyler. Şimdilik bilmek gereken Tarot'un numerloji, astroloji, spiritüel ve hayat yolculuğu ve sembollerle ilgili bir şey olduğu.

Tarot basit bir fal değildir. Bilinçaltı ve kollektif semboller aracılığıyla bazen kişinin kendi kendiyle yüzleşmesidir. Bazen bambaşka bir iletişim yöntemi olur. İletişime geçilen başka bir varlık da olabilir, enerji aracılığıyla geleceğin, geçmişin, kişinin bilmediği bazı şeylerin kendisi de.

Bazı şeyleri bilmediğimizi sanmamız o şeyleri bilmediğimiz anlamına gelmez. Bir yerlerde bilgi var. Biz ona ulaşmaya çalışıyoruz. Kocasına çok aşık bir kadını düşünün. Adam eve her gün yarım saat geç gelmeye başlar, bir anda giyim kuşamına dikkat eden birine dönüşür, pahalı parfümler sürmeye, spor yapmaya, karısına da durup dururken pırlantalar hediye etmeye başlarsa az çok tahmin edersiniz ki adam aldatıyordur. Ancak kadın eğer fark ederse ya kocasını ya da gururunu terk etmesi gerekeceğini bilir. Bu acıdan korunmak için tüm o işaretleri bilinçaltına gömer. Aslında içten içe bilir ama bilmez. Fark etmez.

Biz de o kadın gibi bir durumdayız. Tabiri caizse gözlerimizin önünde bir perde var. Bazı bilgilere rasyonel şekillerde ulaşamıyoruz. Biz de bilinçaltını, ruhun dişi tarafını kullanıyoruz. Semboller ve enerjiyi kullanıyoruz. Gözlerimiz, kulaklarımız ve çıkarımlarımızla erişemediğimiz bilgilere Tarot ile ulaşmaya çalışıyoruz. Soruyu soran da cevap olarak kartı seçen de biziz aslında.

Bu uzun girişten sonra ''nasıl''a gelelim. Tarot nasıl bakılır? Şey, önce bir deste lazım. Bununla ilgili SS'ler İçin Tarot Destelerini yazmıştım.

Desteniz size ulaşınca kartları tek tek elinizde tutarken enerjinin el çakralarınızdan onlara aktığını hayal ederek Sowilo ve SATANAS titreterek temizleyebilir ve enerjiyle doldurabilirsiniz. Ben mavi ateşle yandıklarını hayal ediyorum.

Kart karma yöntemleri çeşit çeşit. Elinize nasıl rahat geliyorsa öyle yapın ama iskambil kartı karar gibi sert davranmayın. Önemli olan kararken düşüncelerinizi ve enerjinizi odaklayabilmeniz.

Kart seçme yöntemleri de çeşit çeşit. Bazen çekilmesi gereken kartı hissediyorsunuz. Bazen kart kararken kendisi düşüp açılıyor.

Tarot rasyonellikle değil bilinçaltı ve Yin ile ilgili olduğundan matematik işlemi anlatır gibi anlatmak mümkün değil.

Tarot yorumlarken kartlarınızı seçtikten sonra hesaba katılması gereken birkaç şey var.

Kartlara tek tek bakmadan önce elementlerine bakın.

Sonra numerolojik değerlerine bakın.

Daha sonra yönlerine bakın.

Kartların anlamlarına bakın.

Kartların birbiriyle ilişkisine bakın.

Mesela ben bugün ilk seferde 4 sonraki seferde 5 toplam 9 kart açtım ve hepsi hava veya ateş elementiydi. Bir tane bile toprak veya su elementi yoktu. Bu kartların hepsi ben kararken kendi kendine düştü. Biraz uzun sürdü ama bana çok yardımcı oldu. Elementler ile ilgili şurası Çok Basit Astroloji: Elementler ve Avatar temel seviyede bilgi sağlayacaktır. Devam etmeden önce bu yazıyı okumanızı tavsiye ederim.

Daha sonra rakamsal değerlerine baktım. 0 (Fool) kartını açmıştım. Değnek Ası (1) ve Değnek Beşlisi (5) de vardı. Son kart ise Kılıçların Prensi'ydi. Burada ne görüyorsunuz? Çok güçlü bir başlangıç enerjisi. 0 kartı Tarot'u başlatır. Değnek kartları Küçük Arkana'yı başlatır. Değnek Ası değnek kartlarını başlatır. Prens kartları saraylıları başlatır. Değnek Beşlisi tersti, bu da değneklerle birbirine girişmiş bir sürü kişinin (bu açılımda farklı fikirlerin mücadelesinin) sonunda kartın ters gelmesiyle bir sonuca vardıklarını gösteriyordu. Özetle bu açılımın sonucu: evet karar verildi, start verildi, git.

Kartların birbiriyle ilişkisi derken kastettiğim şey şu: Değnek Altılısı'nda gururlu bir şekilde atını süren kişi, Değnek Beşlisi'ndeki mücadeleden galip çıkan kişi.
Screenshot_387.png


Kılıç Dörtlüsü'nde yatan şövalye, Kılıç Üçlüsü'nde kılıç saplı kalbin sahibi.
Screenshot_386.png


Yıldız kartında dökülen su, denge kartında kaptan kaba aktarılan su. Araba kartında Thoth'un elindeki, Büyücü kartındaki büyücünün asası.

Kartların yönleri de vardır. Mesela Kılıç Şövalyesi atını doğudan batıya sürer. Bu doğusundaki (sağındaki, geldiği yer) kartın sebep, batısındaki (solundaki, gittiği yer) kartın sonuç olduğunu gösterir. Değnek Beşlisinde bütün değnekler farklı yönleri gösterir, bu yön belirsizliği ve kaos demektir. Değnek altısına geldiğimizde bütün değnekler düzdür. Bu da karar verildi demektir, kargaşa bitti, galip belli... Fool (0) kuzeybatıya bakar. Bu belirsizliğin yönüdür.

Birçok kartta karşınıza çıkacak bazı belli şeyler var. Arka plandaki dağlar, engebeli bir zemin, fırtınalı bir hava zorluk demektir. Çiçekler, meyveler bereket anlamına gelir. Azize kartında arka plandaki narlar, sağ ve solunda bulunan beyaz ve siyah sütünların (bilinçaltı ve bilinçlilik hali) arasında durmuş Azize'nin bu iki halin işbirliğiyle ürettiği yaratıcılık eserleridir. İmparatoriçe kartındaki başaklarsa daha dünyevi bir doğurganlık, zenginlik.

Burada her karttaki her sembolü, yönlerini, elementlerini, sayılarını, gezegenlerini yazmanın zaman kaybı olacağını düşünüyorum. Online kaynaklardan iyi bir seviyeye gelecek kadar öğrenmek mümkün.

Tarot çok kişisel bir şey. Tecrübeyle öğrenmek en iyisi. Seçtiğiniz kartı internete yazıp çıkan ilk üç siteyi baştan sona okusanız bilmeniz gereken her şeyi öğrenirsiniz. Gerisi sezgi.
 
Pammy said:
Bazı şeyleri bilmediğimizi sanmamız o şeyleri bilmediğimiz anlamına gelmez.

Şunu biraz açmak istiyorum.

Kocaman bir benceyle başlayayım.

Bazı görme engelli insanların bir kitabın kenarında ellerini gezdirerek çıkıntılardan kaç sayfalık bir kitap olduğunu söyleyebileceğini biliyor muydunuz?

Şimdi ters dönmüş bardakların arasında içinde top olanı takip ederek ödül kazanmaya çalışılan karnaval numaralarını düşünün.

Aslında kardığımız kartların her birinin hangisi olduğunu dokunma duyumuzla takip edebiliriz. Bunu bilinçli olarak yapmak zihin kapasitemizi aşar belki, ama doğduğumuz andan itibaren duyduğumuz her kokunun, her sesin, gördüğümüz her yüzün kaydedilmesi gibi bunlar da hafızamızda kaydoluyor. Sadece farkında değilsiniz. Aslında kartlar kapalıyken bile hangisinin hangisi olduğu bilgisi, zihninizin içinde bir yerlerde mevcut. Eğer kartlarınızla başka birisi oynarsa sizin son kaydettiğiniz bilgi doğru olmaz, bu yüzden kartlarımızı başkalarına kullandırtmamalıyız. (Enerji konusuna girmiyorum.)

Bir kart seçtiğiniz zaman, kartı seçen şey bilinçaltınız. Yani hatırlamadığınız tüm o bilgi, önceki hayatlar ve başka bir varlığın bilinçli olarak duyacak açıklığa sahip olmadığınız sesi dahil, yine farkında olmadan telepatik iletişime geçtiğiniz diğer insanlar, her şey.

Ben Tarot açmayı, suya elini daldırıp suyun içindeyken ne olduğunu tam olarak göremediğin bir şeyi çekip çıkartmaya benzetiyorum. Bilinçaltımızdan çekip çıkardığımız şeyler. Bunlar semboller.

Öyle işte.
 
Pammy said:
(Enerji konusuna girmiyorum.)

Enerji konusunda, önceki postta yazdıklarım çok materyalist. Bir ateiste anlatır gibi oldu.

Tarot sadece sembol ve çağırışımlarla ilgili değil. Enerjiyle de ilgili. Tarot’u doğru anlamak için spiritüeli de dahil etmek gerek. Bunun en vurucu örneği göklerden aldığı enerjiyi toprağa (fiziksel aleme) aktaran büyücü. Kartların alakalı olduğu gezegenler ve elementler var. Bir kartı doğru anlamak için astroloji bilmek ve elementlerin enerjilerini az çok tanımak gerek. Demem o ki kart çekerken etkili olan tek şey bilinçaltında gömülü olan mesajlara göre fark etmeden hareket etmemiz değil. Enerjilerine göre de seçiyoruz.

Bu herkeste oluyor mu bilmiyorum. Düşüncelerimi odaklamadan öylesine kart çekip aldığımda doğum haritamda dominant olan element geliyor. Bu herkeste olmayabilir, bendeki dominant ciddi anlamda dominant.

Kartlarınıza başkasının dokunmasına izin vermemelisiniz çünkü o kişilerin enerjileriyle temas eder. Olur da birisi dokunursa mutlaka temizlemelisiniz.
 
Esenlikler,

Astro Sohbet Forum hakkında ne düşünüyorsunuz? Çok detaylı yazılar var fakat çoğu müslüman ve israil sempazitanı.

İyi akşamlar.
 
Pammy said:
CinnamonCake said:
Özellikle KAD ile kurulan açılar bizim hedefimize doğru yürürken yolda bize yardımcı olacak gezegenleri anlatır.

Şu an önümde bir harita açık. Sahibine kendini gerçekleştirmesi için yardımcı olmak istiyorum. KAD Satürn ve Mars ile kavuşmuş, Plüto bu üçüne karşıt. Kavuşum İkizler'de ve 4. evde gerçekleşmiş.

Verilecek tavsiye (Satürn hem Kova'yı hem Oğlak'ı yönettiğinden) sınırları doğru yerde çekmek ve doğru zamanda aşmak mı olmalıdır? Kendisini ailesinden, onların baskılarından dolayı, soyutlamakla onlara bağımlı olmak arasında orta yolu bulmasını söylemeyi düşünüyorum. Satürn 4. evden de anlaşılabileceği gibi sıkıntılı bir aile.

“Ben biliyorum”dan “öğrenecek çok şey varmış”a geçmeli. Fanatizmden uzak durmalı. Sosyal ve halktan olmaya çalışmalı. Aile kavramına değer vermeyi öğrenmeli ve ailevi sorunlara (ki 4. evde iki kötücül varsa olması çok normal) çözüm getirmeli. Merkür’ün konumuna da bakmak gerekiyor. Aslında böyle çok havada oluyor yorum. Harita yorumlamak sanat işi gibidir, bilgisayar işi gibi değil. Bu yüzden net yorumlar verilemez konumlar için. Genel söylüyorum bunu.
 
CinnamonCake said:
“Ben biliyorum”dan “öğrenecek çok şey varmış”a geçmeli. Fanatizmden uzak durmalı. Sosyal ve halktan olmaya çalışmalı. Aile kavramına değer vermeyi öğrenmeli ve ailevi sorunlara (ki 4. evde iki kötücül varsa olması çok normal) çözüm getirmeli. Merkür’ün konumuna da bakmak gerekiyor. Aslında böyle çok havada oluyor yorum. Harita yorumlamak sanat işi gibidir, bilgisayar işi gibi değil. Bu yüzden net yorumlar verilemez konumlar için. Genel söylüyorum bunu.

Teşekkür ederim. Prens hazretlerini halkın arasına indirelim bakalım.

Satanist olur ve buraya gelirse diye çok bilgisini açık etmek istemedim. Bugünlerde nedense sürekli reenkarnasyona inanan ve dinleri araştıran kişilerle tanışıyorum. Merkür’ün de İkizler’de olduğunu bu yüzden söylemedim. Kad-Satürn-Mars kavuşumuna dahil değil.

Tekrar sağ olun.
 
Pammy said:
CinnamonCake said:
“Ben biliyorum”dan “öğrenecek çok şey varmış”a geçmeli. Fanatizmden uzak durmalı. Sosyal ve halktan olmaya çalışmalı. Aile kavramına değer vermeyi öğrenmeli ve ailevi sorunlara (ki 4. evde iki kötücül varsa olması çok normal) çözüm getirmeli. Merkür’ün konumuna da bakmak gerekiyor. Aslında böyle çok havada oluyor yorum. Harita yorumlamak sanat işi gibidir, bilgisayar işi gibi değil. Bu yüzden net yorumlar verilemez konumlar için. Genel söylüyorum bunu.

Teşekkür ederim. Prens hazretlerini halkın arasına indirelim bakalım.

Satanist olur ve buraya gelirse diye çok bilgisini açık etmek istemedim. Bugünlerde nedense sürekli reenkarnasyona inanan ve dinleri araştıran kişilerle tanışıyorum. Merkür’ün de İkizler’de olduğunu bu yüzden söylemedim. Kad-Satürn-Mars kavuşumuna dahil değil.

Tekrar sağ olun.

Rica ederim. Merkür İkizler’deyse güçlüymüş. KAD yöneticisinin güçlü olması güzel bir şey.
 
unforgiven said:
Esenlikler,

Astro Sohbet Forum hakkında ne düşünüyorsunuz? Çok detaylı yazılar var fakat çoğu müslüman ve israil sempazitanı.

İyi akşamlar.

Bilgiyi kendi haritanızda ve iyi tanıdığınız birkaç kişimin haritasında test etmek en iyisi.

Thersthara said:
Esenlikler,

GAD noktamın oldukça negatif bir sabit yıldız ile birleşim açısı yaptığını fark ettim. Sizce nasıl bir anlamı olabilir?

Bu konuya hakim değilim ne yazık ki.

HPS Maxine’in toplanmış yazıları:

Blackdragon666 [JG said:
" post_id=293036 time=1635868705 user_id=19170]
https://www.dropbox.com/s/v4ebedw8b9a692j/Joy_of_Satan_Astrology.pdf?dl=1

İlk kısımları Gezegenler gibi temel şeyler. Sitede çevirileri var. Son kısımları cevapladığı spesifik sorular ve daha ayrıntı bilgiler.

PDF’de olmayan bir şey:

homeraee said:
This one is not on the pdf

Subject: Message from Satan...
Satan told me this last night when he came to talk to me and this is a direct quote: "Strengthen the planet being attacked by Saturn."
He went on to explain that by strengthening the planet under attack and stating affirmations every day, the effects of Saturn can be drastically offset.
To do this, you should prepare at least a month before the Saturn hits. Vibrating the planet's mantra on a Satanic rosary, or doing the planetary square. Affirmations following the raising of the planet's energies are also essential.
Knowing what can potentially happen in the future by looking at one's astrology chart is a most helpful gift from Satan. Affirmations should be stated 18 times with focus, using the light (directing the energy), and visualization.
Visualization can be also placing an aura of white gold light on yourself, while feeling the energies raised with the mantra.
 
CinnamonCake said:
Pammy said:
CinnamonCake said:
“Ben biliyorum”dan “öğrenecek çok şey varmış”a geçmeli. Fanatizmden uzak durmalı. Sosyal ve halktan olmaya çalışmalı. Aile kavramına değer vermeyi öğrenmeli ve ailevi sorunlara (ki 4. evde iki kötücül varsa olması çok normal) çözüm getirmeli. Merkür’ün konumuna da bakmak gerekiyor. Aslında böyle çok havada oluyor yorum. Harita yorumlamak sanat işi gibidir, bilgisayar işi gibi değil. Bu yüzden net yorumlar verilemez konumlar için. Genel söylüyorum bunu.

Teşekkür ederim. Prens hazretlerini halkın arasına indirelim bakalım.

Satanist olur ve buraya gelirse diye çok bilgisini açık etmek istemedim. Bugünlerde nedense sürekli reenkarnasyona inanan ve dinleri araştıran kişilerle tanışıyorum. Merkür’ün de İkizler’de olduğunu bu yüzden söylemedim. Kad-Satürn-Mars kavuşumuna dahil değil.

Tekrar sağ olun.

Rica ederim. Merkür İkizler’deyse güçlüymüş. KAD yöneticisinin güçlü olması güzel bir şey.
Esenlikler,

Kuzey Ay Düğümünü gerçekleştirmek, ne işimize yarar?

İyi geceler.
 
Esenlikler,

İskambil falı hakkında ne düşünüyorsunuz? Satanizm'de bir yeri var mıdır? Az önce gidip iskambil kağıdı aldım ve öğrenmek istiyorum duyduğuma göre tarottan çıkmış ve tarotta olduğu gibi bakabiliyormuşuz iskambile 🥰 forumda aradım ama iskambil hakkında pek bir şey bulamadım ve birde kahve falına da bakıyorum satanizmde yeri olduğu için şimdiden teşekkürler.

İyi günler.
 

Al Jilwah: Chapter IV

"It is my desire that all my followers unite in a bond of unity, lest those who are without prevail against them." - Satan

Back
Top