Welcome to our New Forums!

Our forums have been upgraded and expanded!

Gertrude operasyonu

Agartha

Member
Joined
Jan 9, 2024
Messages
116
Forumda aradım fakat alakalı bir yazı bulamadım. Nazilerin 1941'de Anadoluyu işgal edip büyük ermenistan(?) planını yapmak istemişler ama sonra vazgeçmişler deniliyor. Üstelik Türkiye ile saldırızlık paktı olduğu dönemler.
 
operation gertrud diye arattığında birkaç yazı çıkıyor, kontrol ettin mi
 
operation gertrud diye arattığında birkaç yazı çıkıyor, kontrol ettin mi
Şimdi ettim ve sonuç alamadım. Bana demeden önce keşke siz de baksaydınız, neyse.

italya da mussolini zamanında bizdeki egeleri istemiş atatürk vermemiş diye bir şey de duydum. Bu faşist ve nazist söylemlere cevabı olan yok mu? Genelde ortada olan kesim en çok buralardan vuruyor. Nazilerin türkleri "seviyor" olması da tamamen politikal. Yani öyle gözüküyor ben demiyorum. Karşı iddiası olan? Savaşı kazansalardı türkiyeye gelmeyeceklerinin garantisini verebilen var mı?
 
Rodos ve On İki Ada'nın işgali, 1912 yılında Trablusgarp Savaşı sırasında İtalyanlar tarafından gerçekleştirilen çıkarma operasyonları sonucu meydana gelmiştir. Bu süreçte I. Dünya Savaşı'nın başlamasıyla birlikte Ege Adaları fiilen Yunanistan ve İtalya'nın kontrolü altında kalmıştır. 10 Şubat 1947 tarihinde, İkinci Dünya Savaşı sonrasında imzalanan Paris İtalyan Barış Antlaşması ile, gayri askerî statüde olmaları kaydıyla Yunanistan'a bırakılan adalar da vardır.

Almanların, Türkleri işgal etmeye yönelik bir planının varlığı doğrudur; ancak bu plan aktif bir şekilde yürürlüğe konulmamış, sadece bir protokol olarak kalmıştır. Her durumda bir yedek planının olması gerektiği gibi, aksi hâlde eleştirilerden de kaçınılamayacağı açıktır. Almanlar, Türklerin savaşa katılmasını istemişlerdir; ancak Türkler bu teklifi reddetmiştir. Yine de, Türkiye savaşa katılmak zorunda kalmıştır çünkü İtilaf Devletleri'nin baskısı sonucunda, savaşa girmediği takdirde Almanların yanında sayılıp saldırıya uğrayacakları belirtilmiştir. Bu nedenle Türkiye, savaşa katılmak zorunda kalmış, ancak aktif bir şekilde savaşta yer almamıştır.

Herr Hitler'in, İsmet İnönü'ye gönderdiği mektupta yer alan ifadelerden de böyle bir amacın olmadığı açıkça anlaşılmaktadır:
"Bunların dışında inanıyorum ki, savaştan sonra gerçekleşecek yeni sınırlar nizamı, Almanya’yı hiçbir şekilde Türk hükümetinin hedefleriyle karşı karşıya getirmeyecek, aksine iki devletin yakınlaşması, bu alanda da, hem Türkiye’nin, hem de mihver devletlerinin menfaatine olacaktır.

Bu bakımdan ben şimdi olduğu gibi istikbalde de, Almanya ile Türkiye’yi karşı karşıya getirebilecek hiçbir sebep olamayacağı görüşündeyim."


Bunun dışında, Almanların Türkleri sevdiği de ortadadır. Kurtuluş Savaşı'nın kazanılmasından ve Cumhuriyet'in kurulmasından hemen sonra, Herr Hitler bir mektup göndererek seküler Türkiye'nin kuruluşunu tebrik etmiş ve Almanlar olarak aynı başarıyı gösterebilmeyi arzuladıklarını ifade etmiştir.

İkinci Dünya Savaşı'nın Yahudiler tarafından çıkarıldığı aşikârken, günümüzde Almanya'nın suçlu durumda bulunmasından Yahudilerin tarihi ne derece değiştirdiğini anlayabilirsiniz. Nazi deney saçmalığı ve Holocaust yalanı hakkında sayısız kitap bulabilirken, Nazilerin vahşi bir şekilde başka ülkelere saldırıp dünyayı ele geçirme planlarına dair de sayısız kitap bulabilirsiniz. Herr Hitler, savaş delisi biri değildi ve böyle bir planı hiçbir zaman olmadı.

Yani, bu konunun detaylarına indikçe işin gerçekten bir sonu yoktur. Genel hatlarıyla durumu ve dünyanın bugünkü hâlini incelediğinizde, neyin ne olduğunu daha iyi anlayabilirsiniz. Ayrıca, Üçüncü Göze yoğunlaşmanız, doğru ve yanlış bilgiyi ayırt etmede size yardımcı olacaktır.

Son olarak, genel anlamda bu siteyi okumanız bilgilenmenize yardımcı olacaktır.
 
Rodos ve On İki Ada'nın işgali, 1912 yılında Trablusgarp Savaşı sırasında İtalyanlar tarafından gerçekleştirilen çıkarma operasyonları sonucu meydana gelmiştir. Bu süreçte I. Dünya Savaşı'nın başlamasıyla birlikte Ege Adaları fiilen Yunanistan ve İtalya'nın kontrolü altında kalmıştır. 10 Şubat 1947 tarihinde, İkinci Dünya Savaşı sonrasında imzalanan Paris İtalyan Barış Antlaşması ile, gayri askerî statüde olmaları kaydıyla Yunanistan'a bırakılan adalar da vardır.

Almanların, Türkleri işgal etmeye yönelik bir planının varlığı doğrudur; ancak bu plan aktif bir şekilde yürürlüğe konulmamış, sadece bir protokol olarak kalmıştır. Her durumda bir yedek planının olması gerektiği gibi, aksi hâlde eleştirilerden de kaçınılamayacağı açıktır. Almanlar, Türklerin savaşa katılmasını istemişlerdir; ancak Türkler bu teklifi reddetmiştir. Yine de, Türkiye savaşa katılmak zorunda kalmıştır çünkü İtilaf Devletleri'nin baskısı sonucunda, savaşa girmediği takdirde Almanların yanında sayılıp saldırıya uğrayacakları belirtilmiştir. Bu nedenle Türkiye, savaşa katılmak zorunda kalmış, ancak aktif bir şekilde savaşta yer almamıştır.

Herr Hitler'in, İsmet İnönü'ye gönderdiği mektupta yer alan ifadelerden de böyle bir amacın olmadığı açıkça anlaşılmaktadır:
"Bunların dışında inanıyorum ki, savaştan sonra gerçekleşecek yeni sınırlar nizamı, Almanya’yı hiçbir şekilde Türk hükümetinin hedefleriyle karşı karşıya getirmeyecek, aksine iki devletin yakınlaşması, bu alanda da, hem Türkiye’nin, hem de mihver devletlerinin menfaatine olacaktır.

Bu bakımdan ben şimdi olduğu gibi istikbalde de, Almanya ile Türkiye’yi karşı karşıya getirebilecek hiçbir sebep olamayacağı görüşündeyim."


Bunun dışında, Almanların Türkleri sevdiği de ortadadır. Kurtuluş Savaşı'nın kazanılmasından ve Cumhuriyet'in kurulmasından hemen sonra, Herr Hitler bir mektup göndererek seküler Türkiye'nin kuruluşunu tebrik etmiş ve Almanlar olarak aynı başarıyı gösterebilmeyi arzuladıklarını ifade etmiştir.

İkinci Dünya Savaşı'nın Yahudiler tarafından çıkarıldığı aşikârken, günümüzde Almanya'nın suçlu durumda bulunmasından Yahudilerin tarihi ne derece değiştirdiğini anlayabilirsiniz. Nazi deney saçmalığı ve Holocaust yalanı hakkında sayısız kitap bulabilirken, Nazilerin vahşi bir şekilde başka ülkelere saldırıp dünyayı ele geçirme planlarına dair de sayısız kitap bulabilirsiniz. Herr Hitler, savaş delisi biri değildi ve böyle bir planı hiçbir zaman olmadı.

Yani, bu konunun detaylarına indikçe işin gerçekten bir sonu yoktur. Genel hatlarıyla durumu ve dünyanın bugünkü hâlini incelediğinizde, neyin ne olduğunu daha iyi anlayabilirsiniz. Ayrıca, Üçüncü Göze yoğunlaşmanız, doğru ve yanlış bilgiyi ayırt etmede size yardımcı olacaktır.

Son olarak, genel anlamda bu siteyi okumanız bilgilenmenize yardımcı olacaktır.
Teşekkürler Sonne Bey, işte böyle bir cevap bekliyordum. Ege adaları konusunda emin değildim zaten, demek mevzu 12 adalarmış, ben de başka bir şey sanmıştım. Savaşa katılma konusunda da bilmiyorum, zaten savaştan yeni çıkmış bir devlet ve başta Atatürk gibi güçlü bir adam da yok. Katılsaydık bile savaş yine kaybedilecekti ve daha çok zararlı çıkacaktık. O yüzden iyi ki İsmet Paşa "resmi" olarak karşı tarafta yer alıp bir şey yapmamayı seçmiş. Almanların gerçekten Türkiye'yi ele geçirme planına tepkim ise bu iki devlet yapısı ve ideolojileri olarak çokta işlevsel olmazdı kanımca. Onun yerine dostluk kurulup Nazi ideolojisine yakın bir kemalist rejim uygulamamız daha mantıklı. Ama ikiside olmadı.
Bahsettiğiniz siteyi kesinlikle okuyacağım.
 

Al Jilwah: Chapter IV

"It is my desire that all my followers unite in a bond of unity, lest those who are without prevail against them." - Satan

Back
Top