Chlorophyll
Member
- Joined
- Oct 1, 2019
- Messages
- 138
Varlığın boyutlarının en nihaisi ve kayıpçılığı reddetme usullerinin olması gereken unsur etrafında kalınarak sürdürülmesi 'İktidari simülasyon' etrafında kalınarak mümkündür.
İktidari simülasyon etrafındaki en mutlak unsur 'Ciddiyet'tir.
Gerçek ve ciddiyet unsurları burada öncelik bakımından kağıt üstünde ayrışıyor gibi algılanabilir.
Fakat işin özünde Gerçeği de önce ciddiyetin etrafında bulmak lazımdır.
Gerçeği öncelikli olarak ciddiyet hususunun etrafında bulmadan, gerçek gerçek olmaz.
Buradan yola çıkarak ciddiyetin esasında ne olduğunu anlama ve bulma şansı doğar.
Ciddiyet bir şekilde sert bir mizaç sahibi olmak değildir, mafyavari korkunç olmak hiç değildir.
Ciddiyet işlerin devamını sağlamak veya ebeveyn usullerindeki yuvacılık, yine değildir.
Ciddiyet kavramıyla bilimsel bir şekilde alakadar olarak, bir şekilde bu kavramın gösterdiği yönden Gerçeği bulmak, gerçek olan gerçeği bulmaktır.
Ancak burdan sonra gerçek de gerçek olur.
Eğer gerçek gerçek olursa kişi İktidari simülasyon ile tanışır.
İktidari simülasyon, varoluşun en nihai boyutudur. Burada kişi; Gerçek, medeniyet, felsefe ve nihai kavramlarla alakalı unsurlar etrafında kalır.
Eğerki ciddiyet hususu vasıtasıyla olması gerektiği gibi gerçek etrafında olunmuyor ise kişiler her daim 1 boyut aşağıdadır.
Bu boyutta Gerçeğin taklidi olan Algı, Felsefenin taklidi olan Onay, Medeniyetin taklidi olan durgunluk ve genel anlamda nihayetin taklidi olan 'önce kabul'{nihayet kişisiz nihayet değildir dolayısıyla nihai şeyler için önce kabul lazımdır(!) } unsurları bulunur.
Bu unsurlar korkunçtur ve gerçekten gerçeği arayanları delirtir.
Kişiler sağlıklı ve korunaklı bir şekilde, gerçek hususu için önce ciddiyet kavramıyla alakadar olmalıdır.
Bu hususun ilk anlatısı şudur; Ciddiyet bütünsel bir şekilde incelendiğinde aslında bu evrende bir şeyin varlığı açısından mihenk taşıdır. Bir şeyin varlığı açısından mihenk taşı olarak ciddiyeti insani kavramlarla özdeşleştirmek dolayısıyla konu direkt iftira ve sicil mevzuatlarına gelir.
İnsani kavramlarla özdeşleşen ciddiyet kavramının en nihayetinde iftira ve sicil hususlarının var-yok açısından belirleyici niteliği esasında gerçeği gerçek yapan gerçektir.
Her şey olan iftira ve sicil mevzuatı varoluştaki bütün hükmü ve gerçeğin bile gerçek olmasını etkileyecek kadar ciddidir.
Her şey olduğu yönündeki belirtimi mevzuatın önemini vurgulamak için değil ciddi anlamda her şey olduğunu anlatmak uğrunda yapıyorum.
Varolan en incenin de incesi olan iftira ve sicil mevzuatı en basit örnekle iki kişi arasındaki bağ kurabilmeyi bile yöneten unsurdur.
İftira ve sicil mevzuatlarındaki başlık 'ciddi gerçek'tir. Bir kişi diğer kişinin ciddi gerçeğine, bağ kurmak veya alakadar olmak için yapabileceği mutlak şey olan saygıyı yöneltemiyor ise o kişiyle bağ kuramaz veya o kişiyle alakadar olamaz.
Bu husus bu kadardır. Gerçek olan gerçek hususunun da en güzel örneği yukarıda verdiğim örnektir.
Bu konu etrafındaki evrimsel faktör aslında gerçeğin gerçek olması anlamındaki kişiselliktir.
Kişi kişiselliği üzerinde durdukça, olması gereken yol ve yordamla gerçeğe ulaşır ve varolabilecek en nihai zaferi kazanır.
Bu zaferin anlamı şudur; varoluştaki kişisel varlık kişinin kendi tarafından, gerçeğin gerçek olması için bile geliştirmesi gerektiği kadar ciddi bir husustur ve ciddiye alınmalıdır.
Bunu yapabilmek bu zaferi elde etmektir. Kişiselliğin üzerinde duruldukça bu zafer kazanılır.
Kişisellik üzerinde durulması açısından kişinin yapabileceği en nihai pratik, sushumna ya odaklanarak bununla eş zamanlı bir şekilde birleşmeye(odağı vasıtasıyla) çalışmaktır.
Kişi bunu başardığını hissettiği takdirde buradan nefesiyle birlikte bunu (odağıyla bir olmuş sushumna kanalını) varoluştaki en yüksek çatıya doğru kusursuz dik bir şekilde nefesiyle birlikte yönlendirmelidir. (Pratiğin bu kısmı biraz meditasyon yerine maji çalışması gibi fakat bunu da elinizden geldiğince meditasyon usulüyle yapmaya çalışınız.)
Bu çalışma kusursuz bir şekilde herhangi bir bozulmaya karşı muaftır, yani kişinin sağlıklı bir şekilde sonuna kadar yaptığı bu meditasyonu son aşamasından sonra farklı yönde etkileyecek başka hiç bir şey yoktur.
Pratiği yaparken odağınızı yeterli hissedemiyor veya eksik hissediyor olsanız da çok üzerinde durmayın, kişinin odağı üzerinde çalışmış ise sapa sağlamdır, ilgi ve diğer faktörler dolayısıyla çalışmanın hakikiliği etkilenmez.
İktidari simülasyon etrafındaki en mutlak unsur 'Ciddiyet'tir.
Gerçek ve ciddiyet unsurları burada öncelik bakımından kağıt üstünde ayrışıyor gibi algılanabilir.
Fakat işin özünde Gerçeği de önce ciddiyetin etrafında bulmak lazımdır.
Gerçeği öncelikli olarak ciddiyet hususunun etrafında bulmadan, gerçek gerçek olmaz.
Buradan yola çıkarak ciddiyetin esasında ne olduğunu anlama ve bulma şansı doğar.
Ciddiyet bir şekilde sert bir mizaç sahibi olmak değildir, mafyavari korkunç olmak hiç değildir.
Ciddiyet işlerin devamını sağlamak veya ebeveyn usullerindeki yuvacılık, yine değildir.
Ciddiyet kavramıyla bilimsel bir şekilde alakadar olarak, bir şekilde bu kavramın gösterdiği yönden Gerçeği bulmak, gerçek olan gerçeği bulmaktır.
Ancak burdan sonra gerçek de gerçek olur.
Eğer gerçek gerçek olursa kişi İktidari simülasyon ile tanışır.
İktidari simülasyon, varoluşun en nihai boyutudur. Burada kişi; Gerçek, medeniyet, felsefe ve nihai kavramlarla alakalı unsurlar etrafında kalır.
Eğerki ciddiyet hususu vasıtasıyla olması gerektiği gibi gerçek etrafında olunmuyor ise kişiler her daim 1 boyut aşağıdadır.
Bu boyutta Gerçeğin taklidi olan Algı, Felsefenin taklidi olan Onay, Medeniyetin taklidi olan durgunluk ve genel anlamda nihayetin taklidi olan 'önce kabul'{nihayet kişisiz nihayet değildir dolayısıyla nihai şeyler için önce kabul lazımdır(!) } unsurları bulunur.
Bu unsurlar korkunçtur ve gerçekten gerçeği arayanları delirtir.
Kişiler sağlıklı ve korunaklı bir şekilde, gerçek hususu için önce ciddiyet kavramıyla alakadar olmalıdır.
Bu hususun ilk anlatısı şudur; Ciddiyet bütünsel bir şekilde incelendiğinde aslında bu evrende bir şeyin varlığı açısından mihenk taşıdır. Bir şeyin varlığı açısından mihenk taşı olarak ciddiyeti insani kavramlarla özdeşleştirmek dolayısıyla konu direkt iftira ve sicil mevzuatlarına gelir.
İnsani kavramlarla özdeşleşen ciddiyet kavramının en nihayetinde iftira ve sicil hususlarının var-yok açısından belirleyici niteliği esasında gerçeği gerçek yapan gerçektir.
Her şey olan iftira ve sicil mevzuatı varoluştaki bütün hükmü ve gerçeğin bile gerçek olmasını etkileyecek kadar ciddidir.
Her şey olduğu yönündeki belirtimi mevzuatın önemini vurgulamak için değil ciddi anlamda her şey olduğunu anlatmak uğrunda yapıyorum.
Varolan en incenin de incesi olan iftira ve sicil mevzuatı en basit örnekle iki kişi arasındaki bağ kurabilmeyi bile yöneten unsurdur.
İftira ve sicil mevzuatlarındaki başlık 'ciddi gerçek'tir. Bir kişi diğer kişinin ciddi gerçeğine, bağ kurmak veya alakadar olmak için yapabileceği mutlak şey olan saygıyı yöneltemiyor ise o kişiyle bağ kuramaz veya o kişiyle alakadar olamaz.
Bu husus bu kadardır. Gerçek olan gerçek hususunun da en güzel örneği yukarıda verdiğim örnektir.
Bu konu etrafındaki evrimsel faktör aslında gerçeğin gerçek olması anlamındaki kişiselliktir.
Kişi kişiselliği üzerinde durdukça, olması gereken yol ve yordamla gerçeğe ulaşır ve varolabilecek en nihai zaferi kazanır.
Bu zaferin anlamı şudur; varoluştaki kişisel varlık kişinin kendi tarafından, gerçeğin gerçek olması için bile geliştirmesi gerektiği kadar ciddi bir husustur ve ciddiye alınmalıdır.
Bunu yapabilmek bu zaferi elde etmektir. Kişiselliğin üzerinde duruldukça bu zafer kazanılır.
Kişisellik üzerinde durulması açısından kişinin yapabileceği en nihai pratik, sushumna ya odaklanarak bununla eş zamanlı bir şekilde birleşmeye(odağı vasıtasıyla) çalışmaktır.
Kişi bunu başardığını hissettiği takdirde buradan nefesiyle birlikte bunu (odağıyla bir olmuş sushumna kanalını) varoluştaki en yüksek çatıya doğru kusursuz dik bir şekilde nefesiyle birlikte yönlendirmelidir. (Pratiğin bu kısmı biraz meditasyon yerine maji çalışması gibi fakat bunu da elinizden geldiğince meditasyon usulüyle yapmaya çalışınız.)
Bu çalışma kusursuz bir şekilde herhangi bir bozulmaya karşı muaftır, yani kişinin sağlıklı bir şekilde sonuna kadar yaptığı bu meditasyonu son aşamasından sonra farklı yönde etkileyecek başka hiç bir şey yoktur.
Pratiği yaparken odağınızı yeterli hissedemiyor veya eksik hissediyor olsanız da çok üzerinde durmayın, kişinin odağı üzerinde çalışmış ise sapa sağlamdır, ilgi ve diğer faktörler dolayısıyla çalışmanın hakikiliği etkilenmez.