Fırtına
New member
- Joined
- Apr 7, 2025
- Messages
- 11
Esenlikler, önceki sorularımı ciddiye alıp, tatmin edici cevaplar verdiğiniz için teşekkür ederim. 6. Sayılı soruda açıkladığım gibi bazı cevaplar meditasyonları/araştırmamı yapmamı kolaylaştırdı. Teşekkür merasimini tekrar soru soracağım vakite saklamak istedim. Cevapları birden fazla kez okudum, o konuda da bahsettiğim gibi araştırmaya devam ediyorum ve yeni sorular ile geldim.
Önceki konunun ilk paragrafını okumamış yahut haberi olmayanlar için tekrar izah etmeme izin verin: Ben gerçekten buraya araştırma yapmaya geldim ve Spiritüel Satanizm/Zevizm ilgimi çekiyor. Sorularımda bilerek ve isteyerek bir saygısızlıkta bulunmadım. Bilerek yapılmış imla hataları yok.
1. Site üzerinde, özellikle spiritüel yazıların açılışı genellikle "Zeus’un Tapınağı haricindeki bilgi kaynakları kirletilmiş ve bozulmuştur." ile başlıyor. Düşmanın spiritüel ilerlemeyi baltalamak istediğini açıkladığınızı biliyorum, ancak doğru bilgiye sadece sizin ulaşabiliyor olmanız "tuhaf" olmuyor mu? Sualimi biraz daha detaylandıracak olursam, bir sürü spiritüel/paganizm temelli öğreti şuan dünya üzerinde ismini duyurmuş. Özellikle Witchcraft, Thelama, Gnostizm, ismini bilmediğim bilimum japon gelenekleri VB. Ve sorsak her birisi, gerçeği biz biliyoruz ve onlar bilmiyor/uyduruyor diyeceklerdir. Sizin doğruyu söylediğinizi nasıl biliyoruz, onların yanlış yaptığını nasıl biliyoruz? Başlangıçta açıkladığım gibi ilk kitapçı ekol ile satanizme tanıştım yıllar öncesinde, kendilerine sizi sorduğumda "Astral'deki ne olduğu belirsiz canlılara inanıyorlar" tarzı bir cümle kurmuşlardı, kelimesi kelimesine hatırlamıyorum. Demonların, ne olduğu belirsiz canlılar olmadığını nasıl biliyorsunuz? Yahweh'in kötü olduğu nasıl biliniyor? Kendim tatlı su ateisti iken, sadece internet forumlarında kendi dinini düzgün savunamayan insanlar ile tartışıp kendimi çok -bilge- zanneder iken en azından: Bana savundukları şey ben incili/kuranı okuyorum ve okurken içimi huzur ve mutluluk kaplıyor dedikleri. Çok fazla taraf var ve benim ki iyi hissettiriyor, onların ki kötü hissettiriyor diyor. Doğruluğunuz nasıl teyitlenebilir? - İyi şeylerin tanrılardan geldiğini söylüyorsunuz ancak gerçekten tanrılardan geldiği nasıl anlaşılabilir? Biraz önce "İçinizdeki Tanrıların Sesi" konusunu okudum. İyi bir örnek olabileceğini düşünüyorum. Herkesin içerisinde bulunan iyi şeyler yapmasını öğütleyen sesler var ise kötü şeyleri öğütleyenin sorumluluğunu kim alır? Veya ibrani dinlerdeki Sol omzunda melek, sağ omzunda iblis gelip sana fısıldıyordan eksik yanı kalır mı? Felsefede "l'appel du vide" Yani boşluğun çağrısı dediğimiz bir mit vardır. Çoğu insan yüksek bir yerden aşağıya baktığında mesela atlamasına dair bir dürtü duyar, elinde bir bıçak varken kendine s*plamasına dair bir dürtü duyar. Bu sesin yükümlülüğünü birine verebilir miyiz? Not: Bu soru, ilk sorularımın arasında yer alıyordu. Biraz o günün yorgunluğundan, biraz da yanlış anlaşılacağını düşündüğüm için o günün sorularına dahil etmedim.
2. Güç meditasyonlarında bulunan Aura temizliği ve Koruma Aurası meditasyonları için alternatif olarak Mantralar ile de yapılabileceğini anlatmışsınız. Ancak Hooded Cobra 40 günlük kişisel güçlenme programında ve aynı konu başlığında sizler "Kişi kendini hazır hissetmeden mantraları kullanarak meditasyonları gerçekleştirmemeli" denilmiş. Mantraları kullanmak görece daha iyi bir deneyim mi sunmakta? Temelleri pekiştirmemiş birisi mantraları kullanarak meditasyonları gerçekleştirse ne gibi sorunlar oluşabilir?
3. Epifiz bezinin ruhsan anlamdaki öneminden bahseden Sonne'nin bir yazısı var. Temel olarak "Biyolojik bir dönüştürücü" olduğundan bahsetmiş ancak bu bende bir merak uyandırdı. Epifiz bezi zarar gören bir zâtın (basitçe bölgede bir timör oluşması gibi) astral dünya ile yahut tanrılar ile iletişimi zarar mı görür? Bunun ruha olan etkileri nelerdir? Ölümden sonrası için etkileri nedir?
4. Tanrı ritüelleri tam olarak ne işe yarıyorlar? Kutsama ve RTR ritüellerinin ne işe yaradığı başlıklarından belli. Ancak tanrı ritüellerinin ne işe yaradığı açıklanmıyor, açıklandıysa da bulamadım. Forumda gezerken tanrı ritüeli takvimi tarzı bir şey gördüğümü de hatırlıyorum ancak aratıp bulamadım. Kısa ritüellerin de takvimi verilmiş. Örneğin Maelstorm, Yüksek Rahibe Lydia'nın forum yazısını çevirip, paylaşıp: 31 Ocak'tan, 1 Şubata kadar topluluk kutsaması ayini yapılacağından bahsetmiş. Bunların tam olarak işlevi nedir ve neden yapılırlar? Foruma ulaşamayan bir SS veya ulaşmayan bir SS(Olağanüstü durumlardan bahsetmiyorum diyelim ki internet paketi bitti.) Ritüelleri kaçırırsa, veya vaktinde yapmazsa neler olabilir?
5. Mantra titreştirmeleri konusunda ufak bir pekiştirme yapmak adına: belirli harfler var ve bunları titreştirmek derken boğazdan bu harfleri söylememiz anlamına geliyor değil mi? Ekstra bir el hareketine yahut imajinasyona ihtiyaç yok? Aynı şekilde Tanrı ritüellerini incelerken çoğunlukla rün titretildiğini gördüm ancak mantraların aksine rünlerin nasıl titretildiğini gösteren bir mp3 yok. Okunduğu gibi mi titretilmeliler? Örneğin: Beelzebul'un Gücü Ritüelinde "Fehu" 10 kere titretilmeli deniyor. "FEHHUUU" gibi mi titretmeliyim? Bir 'şeyi' titretirken spesifik bir şeye nasıl titretmeliyim? Doğrudan alıntılayacak olursam: "Verilen rünler, Mührün ortasındaki Şenu Korunma Halkası’nın çevresine titretilebilir." bu tam olarak nasıl yapılıyor?
6. AT Ve AK'lerdeki Aura ve enerji yayan güneşi hayal ederken zorlanıyorum. Sadece bunları değil, aynı zamanda çevremi hayal etmekte de zorlanıyorum. Bu konuda forumda araştırma yaptım. Maelstorm bir üyeye: "Çevreni istediğin gibi hayal edebilirsin. Şahsen kutsal bir mabette hayal etmeni öneririm." Bir başka ismini hatırlamadığım SS: "Meditasyonları yaptıkça üçüncü gözün gelişir ve daha rahat yapmaya başlarsın." demişler. Bunlar ve önceki sorularımda verdiğiniz cevaplar (Özellikle sonuncu verilenler) test ederken işime çok yaradı, teşekkürler. Lâkin olumlamalar sırasında hâlâ çok zorlanıyorum. Olumlamaları yaparken inanç ile söylemek adına dilimi keskin döndürerek söylemek, 'Beni koruyor' derken kara bir enerjinin çevremdeki bir güç kalkanından sekip gitmesini hayal etmek gibi çözümler denedim ancak tam olmuyor gibi hissettiriyor. Bu da yetmezmiş gibi nerede kaldığımı unutuyorum. Özellikle cümlelerin uzunluğu yüzünden "Dört müydü?", "Beş mi oldu?", "Baştan mı başlamalıyım?" gibi sürekli tekrara biniyorum. Bu da Hooded Cobra'nın toplamı 5 dakika kadar sürecektir dediği kısmın benim için yarım saat kadar uzamasına yol açtı. Çözüm için telefonuma basit bir sayaç uygulaması indirdim ancak sayacı arttırmak için gözümü açmak meditasyonumu bozar mı emin olamadım. Tavsiyeleriniz olursa mesut olurum.
Spiritüelsatanizmorg'da yeniler için okuyabileceğim "bilgilendirici" içeriklerin tamamını bitirdiğimi düşünüyorum. Geriye spiritüel ve etimolojik açıklamalar kaldı ancak henüz 40 günlük takvimin ilk günündeyim ve takdir edeceksinizdir ki henüz hiçbir şey hissetmedim. Astroloji kategorisini incelemek ise, tüylerimi ürpertti. Çok fazla bilmediğim kelime var. Kelimeleri araştırıyorum ancak en azından duckduckgo'daki sitelerin neredeyse tamamı farklı bir şey söylüyor. Aynı zamanda siz bizim haricimizdeki kaynaklar kirletilmiş ve bozulmuştur diyorsunuz. Astroloji ufak bir gözümü korkuttu ve daha tanrıların varlığı konusunda şüpheliyken astroloji konusuna girmeli miyim emin olamadım. Eski olanlar dışında (Ekstrem bir örnek ancak 2019'da yazdığınız çakra hizalama konusu, forumda bir SS konuda bahsedilen Akheneton renginin düşman rengi olduğunu söylüyor ya da ben öyle anladım.) Araştırabileceğim yahut önerebileceğiniz kaynaklar neler? Şimdilik sadece 40 günlük meditasyon programını izleyen ve inanmayan/materyalist birine ne önerebilirsiniz?
Bir SS'in, öldükten ve reankarne edildikten sonra tekrar SS olacağı kesin ve net midir? Eğer öyle ise, kişinin tekrar bir adanma yapmasına neden bir gerek görülür? Bunu şu açıdan soruyorum, her kişinin adanma ayini kişiye özel ve dikkatli yapılmalı ise; ancak tanrılara bu durum sıradan, sadece bizi farklı bir kıyafette görüyorlar ise tek bir ritüel yapılıp bu ritüelin yeterince iyi olmasına uğraşılması daha mâkul olmaz mı? Geçmiş hayatında adanıp, adanmadığını tanrıya sorulması yahut tanrının ona söylemesi gibi bir çözüm yolu yapılabilir mi ve/veya neden yapılmadı?
Arabın kelimelerini kullanmak istemediğinizi anlıyorum. Keza Türkçe düzgün kullanıldığında zengin bir dil lâkin arapça özellikle islam terimleri dilimize fazla işlemiş vaziyette. Ben ateistim, zamanında faşist olacak kadar milliyetçi olsam da artık günümüz türkiyesindeki insanları, sırf türkler diye sevmeliyim gibi bir düşünceye giremiyorum. Dolaylı yoldan milliyetçi değilim. Ancak Türkçenin kelimeleri varken arabın kelimelerini kullanmak bana saçma geldiğinden Türkçelerini kullanmaya çalışıyorum. Lâkin günlük hayatta "bırak all*h aşkına", "eyvall*h", "all*hını seversen" gibi kelimeleri de zikir ediyorum. Yakın arkadaşlarım ile sohbet ederken de durduk yere "all*h yok" dediğim de oluyor ve buradan yazınca komik olmasa da, o an komik. Kıssadan hisseye, bu tarz kelimeleri ve deyimleri kullanmayı bırakmalı mıyım? Düşmana fayda sağlar mı? Tevratta ve Kuranda yahweh'in isimlerini zikir etmek diye bir ibadet olduğundan sormalıyım gibi hissetim. Buna ek, eğer kullanmayı bırakmalıysam günlük hayatta bu isimlere hitap etmek için ne demeliyim? Yine bir örnek vermeliyim, Annem Müslüman. Kardeşim, yaşı hâyli küçük ve bazen okuldan duyduğu hurafeleri yemek masasında adlandırıyor. Daha geçen gün "Evde top oynarsak şeytan gelirmiş" tarzı bir şey söyledi. Bunu gerçekten söyledi bu arada, yaranmak için söylemiyorum. "Hayır, all*h yok ve şeytan da gerçek değil" dedim. Annem kardeşime öyle şeyler söylememem konusunda beni azarlasa da genel olarak "ailemden gördüğüm için dinim bu" mentalitesinden nefret ettiğimden bu tarz olaylar(Sadece bir kere yaşanmadı) yaşandığında sözümden sakınmadan anlattım. "All*h yok" derken ki zikir hitâbımda bir sorun oluşur mu?
Küfür etmek sanırım büyülerde ve lanetlerde kullanılan bir şey, özellikle yıkım büyüsünde bir kişiye edebildiğiniz kadar "lanet edin, işkence edin vs..." deniliyor. Günlük hayatta sıradan şeyler için küfür etmek yanlış mı? Toplum etiğine nazaran dinsel açısına bakıyorum. Zevizm küfüre ne der? Düşmana küfüre ne der?
Önceki konunun ilk paragrafını okumamış yahut haberi olmayanlar için tekrar izah etmeme izin verin: Ben gerçekten buraya araştırma yapmaya geldim ve Spiritüel Satanizm/Zevizm ilgimi çekiyor. Sorularımda bilerek ve isteyerek bir saygısızlıkta bulunmadım. Bilerek yapılmış imla hataları yok.
1. Site üzerinde, özellikle spiritüel yazıların açılışı genellikle "Zeus’un Tapınağı haricindeki bilgi kaynakları kirletilmiş ve bozulmuştur." ile başlıyor. Düşmanın spiritüel ilerlemeyi baltalamak istediğini açıkladığınızı biliyorum, ancak doğru bilgiye sadece sizin ulaşabiliyor olmanız "tuhaf" olmuyor mu? Sualimi biraz daha detaylandıracak olursam, bir sürü spiritüel/paganizm temelli öğreti şuan dünya üzerinde ismini duyurmuş. Özellikle Witchcraft, Thelama, Gnostizm, ismini bilmediğim bilimum japon gelenekleri VB. Ve sorsak her birisi, gerçeği biz biliyoruz ve onlar bilmiyor/uyduruyor diyeceklerdir. Sizin doğruyu söylediğinizi nasıl biliyoruz, onların yanlış yaptığını nasıl biliyoruz? Başlangıçta açıkladığım gibi ilk kitapçı ekol ile satanizme tanıştım yıllar öncesinde, kendilerine sizi sorduğumda "Astral'deki ne olduğu belirsiz canlılara inanıyorlar" tarzı bir cümle kurmuşlardı, kelimesi kelimesine hatırlamıyorum. Demonların, ne olduğu belirsiz canlılar olmadığını nasıl biliyorsunuz? Yahweh'in kötü olduğu nasıl biliniyor? Kendim tatlı su ateisti iken, sadece internet forumlarında kendi dinini düzgün savunamayan insanlar ile tartışıp kendimi çok -bilge- zanneder iken en azından: Bana savundukları şey ben incili/kuranı okuyorum ve okurken içimi huzur ve mutluluk kaplıyor dedikleri. Çok fazla taraf var ve benim ki iyi hissettiriyor, onların ki kötü hissettiriyor diyor. Doğruluğunuz nasıl teyitlenebilir? - İyi şeylerin tanrılardan geldiğini söylüyorsunuz ancak gerçekten tanrılardan geldiği nasıl anlaşılabilir? Biraz önce "İçinizdeki Tanrıların Sesi" konusunu okudum. İyi bir örnek olabileceğini düşünüyorum. Herkesin içerisinde bulunan iyi şeyler yapmasını öğütleyen sesler var ise kötü şeyleri öğütleyenin sorumluluğunu kim alır? Veya ibrani dinlerdeki Sol omzunda melek, sağ omzunda iblis gelip sana fısıldıyordan eksik yanı kalır mı? Felsefede "l'appel du vide" Yani boşluğun çağrısı dediğimiz bir mit vardır. Çoğu insan yüksek bir yerden aşağıya baktığında mesela atlamasına dair bir dürtü duyar, elinde bir bıçak varken kendine s*plamasına dair bir dürtü duyar. Bu sesin yükümlülüğünü birine verebilir miyiz? Not: Bu soru, ilk sorularımın arasında yer alıyordu. Biraz o günün yorgunluğundan, biraz da yanlış anlaşılacağını düşündüğüm için o günün sorularına dahil etmedim.
2. Güç meditasyonlarında bulunan Aura temizliği ve Koruma Aurası meditasyonları için alternatif olarak Mantralar ile de yapılabileceğini anlatmışsınız. Ancak Hooded Cobra 40 günlük kişisel güçlenme programında ve aynı konu başlığında sizler "Kişi kendini hazır hissetmeden mantraları kullanarak meditasyonları gerçekleştirmemeli" denilmiş. Mantraları kullanmak görece daha iyi bir deneyim mi sunmakta? Temelleri pekiştirmemiş birisi mantraları kullanarak meditasyonları gerçekleştirse ne gibi sorunlar oluşabilir?
3. Epifiz bezinin ruhsan anlamdaki öneminden bahseden Sonne'nin bir yazısı var. Temel olarak "Biyolojik bir dönüştürücü" olduğundan bahsetmiş ancak bu bende bir merak uyandırdı. Epifiz bezi zarar gören bir zâtın (basitçe bölgede bir timör oluşması gibi) astral dünya ile yahut tanrılar ile iletişimi zarar mı görür? Bunun ruha olan etkileri nelerdir? Ölümden sonrası için etkileri nedir?
4. Tanrı ritüelleri tam olarak ne işe yarıyorlar? Kutsama ve RTR ritüellerinin ne işe yaradığı başlıklarından belli. Ancak tanrı ritüellerinin ne işe yaradığı açıklanmıyor, açıklandıysa da bulamadım. Forumda gezerken tanrı ritüeli takvimi tarzı bir şey gördüğümü de hatırlıyorum ancak aratıp bulamadım. Kısa ritüellerin de takvimi verilmiş. Örneğin Maelstorm, Yüksek Rahibe Lydia'nın forum yazısını çevirip, paylaşıp: 31 Ocak'tan, 1 Şubata kadar topluluk kutsaması ayini yapılacağından bahsetmiş. Bunların tam olarak işlevi nedir ve neden yapılırlar? Foruma ulaşamayan bir SS veya ulaşmayan bir SS(Olağanüstü durumlardan bahsetmiyorum diyelim ki internet paketi bitti.) Ritüelleri kaçırırsa, veya vaktinde yapmazsa neler olabilir?
5. Mantra titreştirmeleri konusunda ufak bir pekiştirme yapmak adına: belirli harfler var ve bunları titreştirmek derken boğazdan bu harfleri söylememiz anlamına geliyor değil mi? Ekstra bir el hareketine yahut imajinasyona ihtiyaç yok? Aynı şekilde Tanrı ritüellerini incelerken çoğunlukla rün titretildiğini gördüm ancak mantraların aksine rünlerin nasıl titretildiğini gösteren bir mp3 yok. Okunduğu gibi mi titretilmeliler? Örneğin: Beelzebul'un Gücü Ritüelinde "Fehu" 10 kere titretilmeli deniyor. "FEHHUUU" gibi mi titretmeliyim? Bir 'şeyi' titretirken spesifik bir şeye nasıl titretmeliyim? Doğrudan alıntılayacak olursam: "Verilen rünler, Mührün ortasındaki Şenu Korunma Halkası’nın çevresine titretilebilir." bu tam olarak nasıl yapılıyor?
6. AT Ve AK'lerdeki Aura ve enerji yayan güneşi hayal ederken zorlanıyorum. Sadece bunları değil, aynı zamanda çevremi hayal etmekte de zorlanıyorum. Bu konuda forumda araştırma yaptım. Maelstorm bir üyeye: "Çevreni istediğin gibi hayal edebilirsin. Şahsen kutsal bir mabette hayal etmeni öneririm." Bir başka ismini hatırlamadığım SS: "Meditasyonları yaptıkça üçüncü gözün gelişir ve daha rahat yapmaya başlarsın." demişler. Bunlar ve önceki sorularımda verdiğiniz cevaplar (Özellikle sonuncu verilenler) test ederken işime çok yaradı, teşekkürler. Lâkin olumlamalar sırasında hâlâ çok zorlanıyorum. Olumlamaları yaparken inanç ile söylemek adına dilimi keskin döndürerek söylemek, 'Beni koruyor' derken kara bir enerjinin çevremdeki bir güç kalkanından sekip gitmesini hayal etmek gibi çözümler denedim ancak tam olmuyor gibi hissettiriyor. Bu da yetmezmiş gibi nerede kaldığımı unutuyorum. Özellikle cümlelerin uzunluğu yüzünden "Dört müydü?", "Beş mi oldu?", "Baştan mı başlamalıyım?" gibi sürekli tekrara biniyorum. Bu da Hooded Cobra'nın toplamı 5 dakika kadar sürecektir dediği kısmın benim için yarım saat kadar uzamasına yol açtı. Çözüm için telefonuma basit bir sayaç uygulaması indirdim ancak sayacı arttırmak için gözümü açmak meditasyonumu bozar mı emin olamadım. Tavsiyeleriniz olursa mesut olurum.
Spiritüelsatanizmorg'da yeniler için okuyabileceğim "bilgilendirici" içeriklerin tamamını bitirdiğimi düşünüyorum. Geriye spiritüel ve etimolojik açıklamalar kaldı ancak henüz 40 günlük takvimin ilk günündeyim ve takdir edeceksinizdir ki henüz hiçbir şey hissetmedim. Astroloji kategorisini incelemek ise, tüylerimi ürpertti. Çok fazla bilmediğim kelime var. Kelimeleri araştırıyorum ancak en azından duckduckgo'daki sitelerin neredeyse tamamı farklı bir şey söylüyor. Aynı zamanda siz bizim haricimizdeki kaynaklar kirletilmiş ve bozulmuştur diyorsunuz. Astroloji ufak bir gözümü korkuttu ve daha tanrıların varlığı konusunda şüpheliyken astroloji konusuna girmeli miyim emin olamadım. Eski olanlar dışında (Ekstrem bir örnek ancak 2019'da yazdığınız çakra hizalama konusu, forumda bir SS konuda bahsedilen Akheneton renginin düşman rengi olduğunu söylüyor ya da ben öyle anladım.) Araştırabileceğim yahut önerebileceğiniz kaynaklar neler? Şimdilik sadece 40 günlük meditasyon programını izleyen ve inanmayan/materyalist birine ne önerebilirsiniz?
Bir SS'in, öldükten ve reankarne edildikten sonra tekrar SS olacağı kesin ve net midir? Eğer öyle ise, kişinin tekrar bir adanma yapmasına neden bir gerek görülür? Bunu şu açıdan soruyorum, her kişinin adanma ayini kişiye özel ve dikkatli yapılmalı ise; ancak tanrılara bu durum sıradan, sadece bizi farklı bir kıyafette görüyorlar ise tek bir ritüel yapılıp bu ritüelin yeterince iyi olmasına uğraşılması daha mâkul olmaz mı? Geçmiş hayatında adanıp, adanmadığını tanrıya sorulması yahut tanrının ona söylemesi gibi bir çözüm yolu yapılabilir mi ve/veya neden yapılmadı?
Arabın kelimelerini kullanmak istemediğinizi anlıyorum. Keza Türkçe düzgün kullanıldığında zengin bir dil lâkin arapça özellikle islam terimleri dilimize fazla işlemiş vaziyette. Ben ateistim, zamanında faşist olacak kadar milliyetçi olsam da artık günümüz türkiyesindeki insanları, sırf türkler diye sevmeliyim gibi bir düşünceye giremiyorum. Dolaylı yoldan milliyetçi değilim. Ancak Türkçenin kelimeleri varken arabın kelimelerini kullanmak bana saçma geldiğinden Türkçelerini kullanmaya çalışıyorum. Lâkin günlük hayatta "bırak all*h aşkına", "eyvall*h", "all*hını seversen" gibi kelimeleri de zikir ediyorum. Yakın arkadaşlarım ile sohbet ederken de durduk yere "all*h yok" dediğim de oluyor ve buradan yazınca komik olmasa da, o an komik. Kıssadan hisseye, bu tarz kelimeleri ve deyimleri kullanmayı bırakmalı mıyım? Düşmana fayda sağlar mı? Tevratta ve Kuranda yahweh'in isimlerini zikir etmek diye bir ibadet olduğundan sormalıyım gibi hissetim. Buna ek, eğer kullanmayı bırakmalıysam günlük hayatta bu isimlere hitap etmek için ne demeliyim? Yine bir örnek vermeliyim, Annem Müslüman. Kardeşim, yaşı hâyli küçük ve bazen okuldan duyduğu hurafeleri yemek masasında adlandırıyor. Daha geçen gün "Evde top oynarsak şeytan gelirmiş" tarzı bir şey söyledi. Bunu gerçekten söyledi bu arada, yaranmak için söylemiyorum. "Hayır, all*h yok ve şeytan da gerçek değil" dedim. Annem kardeşime öyle şeyler söylememem konusunda beni azarlasa da genel olarak "ailemden gördüğüm için dinim bu" mentalitesinden nefret ettiğimden bu tarz olaylar(Sadece bir kere yaşanmadı) yaşandığında sözümden sakınmadan anlattım. "All*h yok" derken ki zikir hitâbımda bir sorun oluşur mu?
Küfür etmek sanırım büyülerde ve lanetlerde kullanılan bir şey, özellikle yıkım büyüsünde bir kişiye edebildiğiniz kadar "lanet edin, işkence edin vs..." deniliyor. Günlük hayatta sıradan şeyler için küfür etmek yanlış mı? Toplum etiğine nazaran dinsel açısına bakıyorum. Zevizm küfüre ne der? Düşmana küfüre ne der?