Esenlikler,
Acı, gerilemede yatar. Bu dünyada bilgelikten uzak olma durumu kadar acı bir şey yoktur. Bunu edebi bir afili söz olarak söylemiyorum. Hayata bakış açınız zamanla ve ruhani gelişimle değişecektir. Önümüzdeki perşembe günü mutluluk için Jüpiter Karesi yapabilirsiniz örneğin.
Üzüntü, yalnızlık gibi duygular hayatın bir parçasıdır, ancak "kalıcı" değildir. Bunu "kalıcı" yapacak şey, sizin en fazla vazgeçişiniz olacaktır. Ruh ise hemen yok olmaz. Yaşamlar boyu sönmesi gerekir, ancak bu yaşamlar boyu hayatınız daha da kötüye gidecektir. Mutluluk ise birkaç çalışmaya ve birkaç yıllık emeğe bakıyor.
Hayatı anlamsız görmenizin nedeni anlamını henüz görmeyişinizdendir. Tanrılar ise yaşamla doğrudan iç içedir. Yaşam, sandığınız kadar kötü bir şey değildir. Aksine Tanrılıkla en çok ilişkili olan Taç Çakrası ve Epifiz Bezi, doğrudan "mutluluk" sentezlerler.
Şu anda yaşamı en iyi kavrayan ve varoluşununu tadını çıkaran Şeytan Baba dahi şiirinde şöyle geçirir:
"Cennet benim şarabım ve Cehennem benim kavurucu yelimin sıcağıdır.
Yıldızlar ben yükselene değin bana güçlük getirdi.
Hizmetkârların efendiye secdesi gibiydi.
Ve tüm evrendekiler bana seslendi
Ey Tanrı, Bizi doğru yola ilet."
Dediğim gibi, depresyondaysanız farklı düşünecek olabilirsiniz, ancak Koruyucu Demonunuzdan yardım isteyin ve bir ruhani Jüpiter Karesi yapın. Zamanla savaşçı ve bilge bir mentaliteye sahip olacaksınız ve geçmişe bakarak ne kadar ilerlediğinize bakacaksınız. En dipten yükselişin keyfine varacaksınız, yılmamayı öğreneceksiniz, yaşamı öğrenmenin ve bunu değerlendirmenin zevkine varacaksınız.
İyi geceler.