Welcome to our New Forums!

Our forums have been upgraded and expanded!

Garip Ancak Anlamlı Olduğunu Düşündüğüm Bir Rüya

Catherinn

New member
Joined
Sep 30, 2024
Messages
19
Öncelikle hepinize esenlikler, bazı sorularım olacak eğer yanıtlarsanız çok sevinirim.
Birkaç gün önce Tanrılara uyumadan önce ilk kez dualar etmiş bulundum. Bu duaları etmeden önceki zamanlarımda sürekli beyaz bir at hayal edip bu ata sahip olmayı istiyordum. Bir atım olsa ne güzel olur diye düşünüyordum. Dualarımdan sonra uyuduğumda rüyamda siyah bir at gördüm, rüyamda içimden: Bir at istemiştim ve gerçek oldu, dedim. Ancak at balkonumuzdaydı ve ben bu atı nasıl balkonumuzdan çıkaracağız diye düşünürken atı evimizin önünde, balkonun dışında gördüm. Çok sevinmiştim çünkü atın balkonumuzda olma sorunu çözülmüştü. Atı bahçemize götürdüm, bahçemizin kapısını kapattım ve ardından hemen eve koştum ve bir havuç alarak atımın yanına, bahçeye geldim ardından hemen atımı besledim sonra evimizin kapısından geçer iken elim örümcek ağına dokundu ve birden başparmağım kanadı.

Bu rüyamı uyandığımda tamamen hatırlıyordum ve bir işaret olduğunu düşünüyorum. Sizce neden böyle bir rüya görmüş olabilirim? Yanıtlarınızı bekliyorum.

Ayrıca ailemin yaşadığı bir olaydan söz etmek istiyorum.

Sağlık sorunlarım nedeniyle hastanede ameliyattaydım. Henüz ameliyatta iken ailem, doktorların ismimi ve soyismimi bağırarak seslendiğini duymuş ancak dediğim gibi henüz ameliyattaydım ve hastalar ameliyattan çıktıktan sonra aileler bilgilendiriliyor. Gerçekten bunu ailemden duyduğumda şaşırmıştım. Sizce bu durumun sebebi ne olabilir?

Ayrıca Tanrılar bana hayatım boyunca hiç yardım etti mi bilmiyorum fakat yukarıda belirttiğim gibi sağlık sorunum mevcut ve sağlık sorunum nedeniyle çok fazla acı çektim. Bu süre boyunca ailemden başka hiçbir güç bana destek çıkmadı ve Tanrıların bana diğer insanlar gibi yardım etmediğini ayrıca beni asla sevmediklerini düşünüyorum. Eğer beni önemsemiş olsalardı en azından tedavim için doğru yolu gösterebilirlerdi ve bu süreç bu kadar uzamaz ve acı çekmemiş olurdum. Eğer şuanda yardım etmek istiyorlarsa da çok geç olduğunu düşünüyorum çünkü benim çocukluğum gitti, *** sene boyunca bu sorun ile mücadele ettim. Tüm bunlarla kalmayıp Yehova aileme en büyük zararı verdi. Şuanda tek bildiğim bir şey var o da kendimin tanrısının kendim olduğu. Ama Tanrılar yardım etmek istiyorlarsa elbette edebilirler ama yardımları için asla minnettar kalamam.

Hepinize sağlıklı ve mutlu günler diliyorum. Cevaplarınız için şimdiden çok teşekkürler.
 
At binmeyi biliyormusun? köydeysen at sahibi olmak, zor değil şehirde olmaz, atı nereye bağlayacan? at bakmayı biliyormusun? ata saman küspe küp şekeri vereceksin TANRILAR zaten atı insanlara hediye etmişler, köyde olsan bir at yavrusu tay alırsın, eğitirsin.... esenlikler
 
At binmeyi biliyormusun? köydeysen at sahibi olmak, zor değil şehirde olmaz, atı nereye bağlayacan? at bakmayı biliyormusun? ata saman küspe küp şekeri vereceksin TANRILAR zaten atı insanlara hediye etmişler, köyde olsan bir at yavrusu tay alırsın, eğitirsin.... esenlikler
Hayır, öylesine hayal etmiştim. Hayvanların her türlüsünü severim. Asla at gibi binek hayvanlarına sahip olamadığım ve sürmediğim için içimde onlara karşı farklı bir sevgi kaldı. Durumun köyde olmak ya da herhangi bir ata sahip olmak ile bir ilgisi yok, merak ettiğim konu rüyanın ne anlama geldiği. Eğer kırsal kesimde yaşasaydım zaten hayal etmeme gerek kalmazdı çoktan sahip olurdum, değil mi? Önemli olan rüyanın ne anlama geldiği. Yine de cevabınız için teşekkürler.
 
At sanatta özgürlüğün sembolüdür, yeni adandıysanız bir nevi zincirlerinizi kırıp özgürleştiğiniz söylenebilir. Ayrıca affınıza sığınarak atı balkonda gördüm dediğinizde aklıma gelen şeyi paylaşmak istiyorum:
1728636267789.png
 
At sanatta özgürlüğün sembolüdür, yeni adandıysanız bir nevi zincirlerinizi kırıp özgürleştiğiniz söylenebilir. Ayrıca affınıza sığınarak atı balkonda gördüm dediğinizde aklıma gelen şeyi paylaşmak istiyorum:
View attachment 4311
Haha. Ama dediğim gibi bu bir rüya. Yani mantık aramamak lazım :) At balkonda da olabilir çatıda da olabilir, rüyam esnasında ben belirlemiyorum :) Cevabınız için teşekkürler.
 
Ayrıca, yapay zeka rüyayı yorumlamamda çok yardımcı oldu. Yapay zekaya danışmadan önce bu forum üzerinde soruyu sormamın yararlı olabileceğini düşünmüştüm. Ve adanmak demişken, hayır adanmadım. Yükselmenin ve özgür olmanın ya da ruhani açıdan güçlü olmanın adanmak ile bir ilgisi yoktur. Örnek vermek gerekirse hiçbir şaman adanmaz ancak ruhani açıdan çok gelişmişlerdir.
 
Sizce neden böyle bir rüya görmüş olabilirim?
Rüyaların genel olarak anlamları olduğu gibi, olmayabilir de. Hep belirttiğimiz gibi rüyalar öznel deneyimlerdir ve onların ifade ettikleri anlam veya ne söylemeye çalıştıkları kişinin kendi hayatıyla ilgilidir. Bu yüzden anlamlandıramadığınız rüyaları kenara not etmenizi ve ileride tekrar dönüp bakmanızı tavsiye ederiz.

Ama Tanrılar yardım etmek istiyorlarsa elbette edebilirler ama yardımları için asla minnettar kalamam.
Böyle bir bakış açısı ve düşünce tarzı iyi bir şey değildir. Bu, size yarar değil ancak zarar getirir. Tanrılara karşı olan bu tarz küskünlükler ve küskünlükten doğan isyanvâri konuşmalar anlaşılabilir bir şeydir. Sonuç olarak kimse sizden Tanrıların düşünce ve eylem tarzlarını bilmenizi beklemiyor ancak "Tanrılar ben acı çekerken hiçbir şey yapmadı." gibi bir durumun da söz konusu olmadığı kesindir.

Ruhani olarak geliştikçe Tanrıları daha iyi anlamaya başlar ve onlara yakınlaşırız. Bu süreç içerisinde de eskiden hissettiğimiz küskünlüklerden ya da "Tanrılar bana hiç yardım etmiyor" ve "Tanrılar o insanlara yardım ederken ben niye bu kadar acı çekiyorum" gibi pek çok çarpık düşünceden de arınırız.

Hayatta bilmediğimiz çok şey ve anlayamadığımız sayısız durum vardır. İnsan, kendi gördüğü rüyayı bile anlayamayabilirken, Tanrıların yardımını sırf "göremiyor" diye yok sayması doğru bir durum mudur? Hele ki henüz adanmamışsanız, hele ki bir Spiritüel Satanist olmaya uzaksanız, kalbinizi bu denli kapatmak fayda sağlar mı?

Yolunuza devam edin ve Tanrılarla yakınlaşmaya başlayın, zaman içerisinde bunun zannettiğiniz gibi bir durum olmadığını anlayacaksınız.

Yükselmenin ve özgür olmanın ya da ruhani açıdan güçlü olmanın adanmak ile bir ilgisi yoktur. Örnek vermek gerekirse hiçbir şaman adanmaz ancak ruhani açıdan çok gelişmişlerdir.
Aksine, bu süreç doğrudan Şeytan’a adanma ile ilgilidir. Ruhsal gelişim yolunda ilerleyen herhangi bir birey, düşmanın saldırılarına maruz kalacaktır. Bu yüzden, Şeytan'ın ve Tanrıların koruması olmadan gerçek anlamda ilerlemek mümkün değildir.
 
Rüyaların genel olarak anlamları olduğu gibi, olmayabilir de. Hep belirttiğimiz gibi rüyalar öznel deneyimlerdir ve onların ifade ettikleri anlam veya ne söylemeye çalıştıkları kişinin kendi hayatıyla ilgilidir. Bu yüzden anlamlandıramadığınız rüyaları kenara not etmenizi ve ileride tekrar dönüp bakmanızı tavsiye ederiz.


Böyle bir bakış açısı ve düşünce tarzı iyi bir şey değildir. Bu, size yarar değil ancak zarar getirir. Tanrılara karşı olan bu tarz küskünlükler ve küskünlükten doğan isyanvâri konuşmalar anlaşılabilir bir şeydir. Sonuç olarak kimse sizden Tanrıların düşünce ve eylem tarzlarını bilmenizi beklemiyor ancak "Tanrılar ben acı çekerken hiçbir şey yapmadı." gibi bir durumun da söz konusu olmadığı kesindir.

Ruhani olarak geliştikçe Tanrıları daha iyi anlamaya başlar ve onlara yakınlaşırız. Bu süreç içerisinde de eskiden hissettiğimiz küskünlüklerden ya da "Tanrılar bana hiç yardım etmiyor" ve "Tanrılar o insanlara yardım ederken ben niye bu kadar acı çekiyorum" gibi pek çok çarpık düşünceden de arınırız.

Hayatta bilmediğimiz çok şey ve anlayamadığımız sayısız durum vardır. İnsan, kendi gördüğü rüyayı bile anlayamayabilirken, Tanrıların yardımını sırf "göremiyor" diye yok sayması doğru bir durum mudur? Hele ki henüz adanmamışsanız, hele ki bir Spiritüel Satanist olmaya uzaksanız, kalbinizi bu denli kapatmak fayda sağlar mı?

Yolunuza devam edin ve Tanrılarla yakınlaşmaya başlayın, zaman içerisinde bunun zannettiğiniz gibi bir durum olmadığını anlayacaksınız.


Aksine, bu süreç doğrudan Şeytan’a adanma ile ilgilidir. Ruhsal gelişim yolunda ilerleyen herhangi bir birey, düşmanın saldırılarına maruz kalacaktır. Bu yüzden, Şeytan'ın ve Tanrıların koruması olmadan gerçek anlamda ilerlemek mümkün değildir.
Yanıtınız için çok teşekkür ederim. Aslında haklısınız, gördüğümüz rüyayı bile anlamlandıramıyoruz ve Tanrıların en yüce varlıklar olduğunu düşünürsek onlar elbette ki bizim gibi düşünmeyeceklerdir. Belki de şuanda satanizm hakkında eski yanlış bildiğim bilgilerden sıyrılıp doğruları öğrenmemde bile Tanrıların payı vardır. Spiritüel Satanizm'i keşfetmem de bir o kadar garip oldu. Kullandığım bir dijital platformda gezinirken aniden birisinden istek geldiğini fark ettim ve kabul ettim. Benimle dalga geçmeye çalışan ve zorbalık yapmaya çalışan 2 kişi vardı. Bana istek atan bu kişiye önce çok mesafeli yaklaştım, çünkü bu kişinin bahsettiğim bu 2 kişiyle bir bağlantısı olabilirdi. Belki de benden onlara bilgi taşıyacaktı. Bana istek atan o kişiyle iletişimimi sürdürdüm ve düşündüğüm gibi kötü bir kişi olmadığını anladım. Platformda kullanıcı adımı hiç farkında olmadan bir Tanrıçanın ismi yapmıştım. İşte, bana mesaj atan kişi de adımdan Pagan dininin bir üyesi olduğumu zannedip istek atmış :) O zamanlar Müslümandım ve dinime de saygı göstermişti, ben de satanist olmasını hiç yadırgamayıp ya da eleştirmeyip iletişimimi sürdürmüştüm. Yadırgayıp ya da eleştirebilirdim, çünkü şeytan hayatım boyunca en kötü figür olarak lanse edilmişti. Ama ne eleştirdim ne de yadırgadım. Bana, joyofsatan websitesinden bahsetti. Ayrıca dalga geçmeye ve zorbalık yapmaya çalışan kişilerin Yahudi olduğundan da bahsetti. Websitesine girdiğimde gördüğüm yıldız figürü ve diğer şeyler çok farklı gelmişti. Bana Yahweh olayından ve "Allah" kelimesinin Yahweh ile bağından bahsetti. Ben tüm bunları öğrendikten sonra Yahweh ismi aklımda sürekli kötü olarak canlandı. Yahweh'i istemsizce sürekli kötülüyordum. Ve çok zaman geçmeden kandırıldığımı, tüm İslam'ın yalandan ibaret olduğunu bir akşam vakti birden hissettim ve içimi bir nefret kaplamıştı. Nasıl oldu da hissettim bilemiyorum. İşte o günden sonra İslam'dan ayrıldım ve Spiritüel Satanizm konusunda araştırmalar yapıyorum. Gelecek zamanlarda adanmayı da düşünüyorum. Ayrıca, düşman saldırıları derken ne demek istediniz? Yahweh'in saldırı yapabilecek kadar gücü olduğunu düşünmüyorum.
 
Ayrıca Tanrılar bana hayatım boyunca hiç yardım etti mi bilmiyorum fakat yukarıda belirttiğim gibi sağlık sorunum mevcut ve sağlık sorunum nedeniyle çok fazla acı çektim. Bu süre boyunca ailemden başka hiçbir güç bana destek çıkmadı ve Tanrıların bana diğer insanlar gibi yardım etmediğini ayrıca beni asla sevmediklerini düşünüyorum. Eğer beni önemsemiş olsalardı en azından tedavim için doğru yolu gösterebilirlerdi ve bu süreç bu kadar uzamaz ve acı çekmemiş olurdum.

Sağlık, bir bütün olarak varolan iyilik durumudur. Bedeninizin sağlığı, doğrudan ruhunuz ve zihinsel-duygusal durumunuz ile ilişkilidir, sadece fiziksel durumlar ile ilgili değil. Elbette hastalığa neden olan dışsal nedenler var... Ancak çoğu hastalık, aslında bizim karmamız ve bu hayatta ki fiziksel, duygusal, zihinsel ve ruhsal seçimlerimiz ile ilişkilidir.

Sağlık şüphesiz bu hayatta bir insanın sahip olabileceği en değerli hazinelerin başındadır. Bunu anlamak için de, öncelikle kaybetmiş olmamız gerekli...

Tanrılar'ın şifa güçleri Yüce ve Bilge varlıklarının bir yansıması olarak inanılmaz seviyededir. Peki Tanrılar bizi iyileştirdiğinde biz ne elde etmiş olacağız? Hastalığa neden olan yanlış ve negatif durumları sürdürmeye devam ediyorsak, gelen iyileşme ne kadar kalıcı olabilir...

Hastalıkların çoğunluğu bir sonuçtur. İyileştirmemiz gereken ise nedenlerdir. Bu yüzden Tanrıların gerçekten bizi iyileştirmesi demek bizim başka seçimler yapan, zihni, duyguları, karakteri, ruhu bir anda değişen bir insan olmamız ile eşittir. Bu ise varoluşun işleyişi, bizim doğamız ile uygunsuzdur. Bu nedenle Tanrılar belirli durumlar dışında doğrudan iyileştirme yolunu seçmez. Durumu dengeli yapabilirler. Doğru bilgi ve insanlara yönlendirebilirler. Yolu gösterebilirler. Acı konusunda yardım edebilirler... Ama asıl iyileşme bizde varolmalıdır.

Siz hastalığınızın ortaya çıkmasına neden olan duygusal, zihinsel, fiziksel ve ruhsal olayları düzeltmek için çaba göstermelisiniz. Burada asıl konu bu. İyileşmek için, soruna neden olan durumları görmeniz gerekli. Ve sonrasında bunları düzeltmek için çaba göstermeliyiz.

Depresyon, öfke, üzüntü ve endişenin (yoğun ve sürekli duygusal durumların) bir çok farklı fiziksel soruna neden olduğunu çok az insan bilir. Beslendiğimiz ürünlerin, sadece bedeni etkileyen kimyasallarında ötesinde zihnimiz, duygularımız, organlarımız ve meridyen sistemimizi etkileyen enerjisel özelliklere sahip olduğunu çok az insan bilir. Bu yüzden dengeli bir beslenmeye bir çok insan uzaktır. Ne zaman dinlenmek gerekli, ne zaman çalışmak gerekli. Ne zaman uyumak gerekli, ne zaman kalkmak gerekli. Ne zaman yemek gerekli, ne zaman yemekten uzak durulmalı. Ruhu ve kalbi yanlış işler ile meşgul etmek, gerekli işleri yanlış zamanlarda yapmak, aşırılıkları normal kabul etmek... Hastalığa giden bir çok yol vardır. Sağlığa giden ise tek bir yol vardır. Bir bütün olarak varlığımızın her yönünde arınma, dengelenme ve gelişimi sağlamak.

Hastalığınız için gerekli tedavileri alın, bunlar hayat kurtarıcı olabiliyor. Ama gerçekten iyileşmek istiyorsanız, o zaman iyileşmeye giden yolu görmeye, anlamaya ve uygulamaya çalışmalısınız.

Sağlığınız ve huzurunuzun yerinde olması dileğiyle.🕊
 
Hepinize sağlıklı ve mutlu günler diliyorum. Cevaplarınız için şimdiden çok teşekkürler.
Ve elbette, bu konuda Tanrılardan yardım ve rehberlik istemeye çekinmeyin. Özellikle Lord Valefor, şifa sanatlarında mükemmel bilgeliğe sahip bir öğretmen ve şifacıdır. Kalbinizi açın ve yolu görün.

Küçük ve gerekli değişimler (duygusal, fiziksel, ruhsal) yaparak ilerleyin, bu sayede sağlık kendiliğinden zamanla gelecektir. 🌿
 
Ayrıca, düşman saldırıları derken ne demek istediniz? Yahweh'in saldırı yapabilecek kadar gücü olduğunu düşünmüyorum.
Bunu size açıkladığımı hatırlıyorum:

"YHWH, Yahudiler tarafından kendi amaçları doğrultusunda kullanılan tinsel bir enerji vorteksidir. İslam ve Hristiyanlık gibi ölüm programları, aslında Yahudiler tarafından oluşturulmuştur. Bu programlara bağlı olup ibadet eden kişiler, kendi istekleriyle enerjilerini YHWH'ye sunar ve bu enerjiler Yahudiler tarafından çeşitli amaçlar için kullanılır. Bu yüzden ibadet zorunlu kılınır ve ibadet etmeyenler cehennemle korkutulur."

Bu enerji vorteksinin herhangi bir bilinci yok; bir Tanrı değil, yalnızca bir enerji deposu. Düşman saldırıları derken Yahudilere ve Yahudilerin tarafında yer çeşitli düşünce formlarına atıf yapıyoruz. Şeytan'ın ve Tanrıların koruması altında bulunmayan herhangi biri ruhani açıdan gelişmeye kalkarsa, düşmanın dikkatini çekecektir ki bu kişi çeşitli saldırılara maruz kalacaktır.

Spiritüel Satanizm’e Giriş
Satanizm’in Kökenleri
 
Bunu size açıkladığımı hatırlıyorum:

"YHWH, Yahudiler tarafından kendi amaçları doğrultusunda kullanılan tinsel bir enerji vorteksidir. İslam ve Hristiyanlık gibi ölüm programları, aslında Yahudiler tarafından oluşturulmuştur. Bu programlara bağlı olup ibadet eden kişiler, kendi istekleriyle enerjilerini YHWH'ye sunar ve bu enerjiler Yahudiler tarafından çeşitli amaçlar için kullanılır. Bu yüzden ibadet zorunlu kılınır ve ibadet etmeyenler cehennemle korkutulur."

Bu enerji vorteksinin herhangi bir bilinci yok; bir Tanrı değil, yalnızca bir enerji deposu. Düşman saldırıları derken Yahudilere ve Yahudilerin tarafında yer çeşitli düşünce formlarına atıf yapıyoruz. Şeytan'ın ve Tanrıların koruması altında bulunmayan herhangi biri ruhani açıdan gelişmeye kalkarsa, düşmanın dikkatini çekecektir ki bu kişi çeşitli saldırılara maruz kalacaktır.

Spiritüel Satanizm’e Giriş
Satanizm’in Kökenleri
Sonne bey Esenlikler, ben gözler kapalı meditasyon yaparken, bunun gibi birşey görüyorum bunu anlatmaya çalışıyorum size Esenlikler
 

Attachments

  • Screenshot_20241010-122012_Gallery.jpg
    Screenshot_20241010-122012_Gallery.jpg
    379.9 KB · Views: 40
Merhaba, nasıl dua ettiniz acaba ? Ben de denemek istiyorum, bilginizi rica ediyorum
 
Sağlık, bir bütün olarak varolan iyilik durumudur. Bedeninizin sağlığı, doğrudan ruhunuz ve zihinsel-duygusal durumunuz ile ilişkilidir, sadece fiziksel durumlar ile ilgili değil. Elbette hastalığa neden olan dışsal nedenler var... Ancak çoğu hastalık, aslında bizim karmamız ve bu hayatta ki fiziksel, duygusal, zihinsel ve ruhsal seçimlerimiz ile ilişkilidir.

Sağlık şüphesiz bu hayatta bir insanın sahip olabileceği en değerli hazinelerin başındadır. Bunu anlamak için de, öncelikle kaybetmiş olmamız gerekli...

Tanrılar'ın şifa güçleri Yüce ve Bilge varlıklarının bir yansıması olarak inanılmaz seviyededir. Peki Tanrılar bizi iyileştirdiğinde biz ne elde etmiş olacağız? Hastalığa neden olan yanlış ve negatif durumları sürdürmeye devam ediyorsak, gelen iyileşme ne kadar kalıcı olabilir...

Hastalıkların çoğunluğu bir sonuçtur. İyileştirmemiz gereken ise nedenlerdir. Bu yüzden Tanrıların gerçekten bizi iyileştirmesi demek bizim başka seçimler yapan, zihni, duyguları, karakteri, ruhu bir anda değişen bir insan olmamız ile eşittir. Bu ise varoluşun işleyişi, bizim doğamız ile uygunsuzdur. Bu nedenle Tanrılar belirli durumlar dışında doğrudan iyileştirme yolunu seçmez. Durumu dengeli yapabilirler. Doğru bilgi ve insanlara yönlendirebilirler. Yolu gösterebilirler. Acı konusunda yardım edebilirler... Ama asıl iyileşme bizde varolmalıdır.

Siz hastalığınızın ortaya çıkmasına neden olan duygusal, zihinsel, fiziksel ve ruhsal olayları düzeltmek için çaba göstermelisiniz. Burada asıl konu bu. İyileşmek için, soruna neden olan durumları görmeniz gerekli. Ve sonrasında bunları düzeltmek için çaba göstermeliyiz.

Depresyon, öfke, üzüntü ve endişenin (yoğun ve sürekli duygusal durumların) bir çok farklı fiziksel soruna neden olduğunu çok az insan bilir. Beslendiğimiz ürünlerin, sadece bedeni etkileyen kimyasallarında ötesinde zihnimiz, duygularımız, organlarımız ve meridyen sistemimizi etkileyen enerjisel özelliklere sahip olduğunu çok az insan bilir. Bu yüzden dengeli bir beslenmeye bir çok insan uzaktır. Ne zaman dinlenmek gerekli, ne zaman çalışmak gerekli. Ne zaman uyumak gerekli, ne zaman kalkmak gerekli. Ne zaman yemek gerekli, ne zaman yemekten uzak durulmalı. Ruhu ve kalbi yanlış işler ile meşgul etmek, gerekli işleri yanlış zamanlarda yapmak, aşırılıkları normal kabul etmek... Hastalığa giden bir çok yol vardır. Sağlığa giden ise tek bir yol vardır. Bir bütün olarak varlığımızın her yönünde arınma, dengelenme ve gelişimi sağlamak.

Hastalığınız için gerekli tedavileri alın, bunlar hayat kurtarıcı olabiliyor. Ama gerçekten iyileşmek istiyorsanız, o zaman iyileşmeye giden yolu görmeye, anlamaya ve uygulamaya çalışmalısınız.

Sağlığınız ve huzurunuzun yerinde olması dileğiyle.🕊
Öncelikle, bu bilgelik içeren mesajınız için teşekkürlerimi sunuyorum. Çoğu hastalığın karmamız olduğunu belirtmişsiniz, o halde geçmiş hayatımda kötü birisi miydim? Şunu da belirtmek istiyorum ki, ben doğduğumda herhangi bir sağlık sorunu ile doğmadım, bacağımda kemik kırılması meydana geldi ve gittiğimiz hiçbir doktor çözüm bulamadı çünkü hepsi kısacası cahil ve bilgisiz, her şeyi iyileştiririm, yaparım, ederim kafasında olan doktorlardı. Kemik asla iyileşmiyordu. Hastalığın ne olduğunu hiçbir doktor tespit edememişti. Birçok ameliyat geçirdim ve çok fazla acı çektim. Ancak sonrasında gerçekten bilgili iyi bir doktora ulaştık. Kendisi açıkçası harika bir doktor. Şuanda iyileşme yolunda çok yol kat ettim, yürüyebiliyorum ancak benim hayatımdan çok yıl eksildi ve halen de çoğu zaman yere basarken acı çekmeye devam ediyorum. Umarım birgün tamamen iyileşir. Sağladığınız bilgiler için yeniden teşekkürlerimi sunarım.

[Moderatör Notu: Hastalığınızla ilgili bu kadar ayrıntılı bilgi paylaşmaktan kaçının, bu durum, sizi gerçek hayatta tanıyanların kimliğinizi tespit etmelerine olanak sağlayabilir.]
 
Merhaba, nasıl dua ettiniz acaba ? Ben de denemek istiyorum, bilginizi rica ediyorum
Öncelikle bu yöntemi kendim geliştirdim, şunu belirtmek istiyorum ki bu yöntemin doğruluk payı ile ilgili herhangi bir bilgiye sahip değilim. İlk olarak trans haline geçmiştim sonrasında ise Tanrılara kalbimi açtım, güzelce tüm isteklerimi aklımdan Tanrılarla konuşurmuşçasına geçirdim ve sonrasında bir şeyin benimle iletişime geçtiğini hatırlıyorum, çok güzel bir şekilde benimle iletişim kurmuştu sonrasında ise uykuya dalmışım. Ne konuşmuştuk hiç hatırlamıyorum ama beni çok iyi hissettirmişti.
 
Sonne bey Esenlikler, ben gözler kapalı meditasyon yaparken, bunun gibi birşey görüyorum bunu anlatmaya çalışıyorum size Esenlikler
Üçüncü Gözünüzün aktifleşmeye başladığı anlaşılıyor. Üçüncü Gözünüze özen göstermeniz ve üzerinde düzenli olarak çalışmanız faydalı olacaktır.
 
Öncelikle, bu bilgelik içeren mesajınız için teşekkürlerimi sunuyorum. Çoğu hastalığın karmamız olduğunu belirtmişsiniz, o halde geçmiş hayatımda kötü birisi miydim?
Hayır. Yaşadığımız acılar, sorunlar ve dertler kötü insanlar olduğumuz için bizi bulmuyor. Elbette kötü insanlar er geç sonuçları ile karşılaşır. Ancak yaşadığımız sorunlar o konularda bir zayıflığımız olduğunu, geliştirmemiz gereken bir durum, bir sorun olduğunu gösteriyor...

Örnek vermek gerekirse, ne kadar sağlıklı ve güçlü olursam olayım. Sağlığıma zarar verecek seçimlerde bulunursam, bir noktaya kadar hiçbir sorun yok gibi görünse bile. Artık sınıra ulaştığımda basit bir kötü seçim bile sorun yaratacaktır. Bunu devam ettirirsem, sorun daha da kötüleşecek ve bu konuda ki karmam derin bir hâl alacaktır.

Sahip olduğunuz sorun, bu hayatta oluşan bir durum mu; yoksa bir çeşit karmanın sonucu olarak varolan bir zayıflığın ortaya çıkması mı bilemem. İki türlüde, kendinizi zorlamadan, uygun bir tedavi planı ile zamanla güçlenmeniz, iyileşmeniz, acıdan kurtulmanız mümkün. Elbette bunu yapmak için iyi bir çabaya ve doğru bir yola ihtiyaç var.

Sorununuz hakkında çeşitli tavsiyelerde bulunabilirim müsait olduğumda ama öncelikle durumu iyi anlamak için bir kaç soru sorabilirim. Bana forumlardan özel mesaj ya da mail atabilirsiniz isterseniz.
 
Hayır. Yaşadığımız acılar, sorunlar ve dertler kötü insanlar olduğumuz için bizi bulmuyor. Elbette kötü insanlar er geç sonuçları ile karşılaşır. Ancak yaşadığımız sorunlar o konularda bir zayıflığımız olduğunu, geliştirmemiz gereken bir durum, bir sorun olduğunu gösteriyor...

Örnek vermek gerekirse, ne kadar sağlıklı ve güçlü olursam olayım. Sağlığıma zarar verecek seçimlerde bulunursam, bir noktaya kadar hiçbir sorun yok gibi görünse bile. Artık sınıra ulaştığımda basit bir kötü seçim bile sorun yaratacaktır. Bunu devam ettirirsem, sorun daha da kötüleşecek ve bu konuda ki karmam derin bir hâl alacaktır.

Sahip olduğunuz sorun, bu hayatta oluşan bir durum mu; yoksa bir çeşit karmanın sonucu olarak varolan bir zayıflığın ortaya çıkması mı bilemem. İki türlüde, kendinizi zorlamadan, uygun bir tedavi planı ile zamanla güçlenmeniz, iyileşmeniz, acıdan kurtulmanız mümkün. Elbette bunu yapmak için iyi bir çabaya ve doğru bir yola ihtiyaç var.

Sorununuz hakkında çeşitli tavsiyelerde bulunabilirim müsait olduğumda ama öncelikle durumu iyi anlamak için bir kaç soru sorabilirim. Bana forumlardan özel mesaj ya da mail atabilirsiniz isterseniz.
Selamlar, size mail aracılığıyla ulaştım. Dilerseniz mail üzerinden iletişim kurabiliriz.
 
Üçüncü Gözünüzün aktifleşmeye başladığı anlaşılıyor. Üçüncü Gözünüze özen göstermeniz ve üzerinde düzenli olarak çalışmanız faydalı olacaktır.

Esenlikler,

Hafızanız için herhangi bir çalışma yapıyor musunuz? Şu sıralar bildiğim şeyleri çoğunlukla unutuyorum, yeni öğrendiklerimi bile. Herhangi bir taktiğiniz var mı acaba?

İyi akşamlar.
 
Esenlikler,

Hafızanız için herhangi bir çalışma yapıyor musunuz? Şu sıralar bildiğim şeyleri çoğunlukla unutuyorum, yeni öğrendiklerimi bile. Herhangi bir taktiğiniz var mı acaba?

İyi akşamlar.
Bu konuyu iki açıdan ele almak gerekiyor: Fiziksel ve Ruhsal.

Öncelikle fiziksel boyutuna değinmek istiyorum çünkü meditasyon ya da ruhsal pratikler, bedeninize gereken özeni göstermenin yerini tutmaz.

Mustafa Kemal Atatürk’ün de söylediği gibi: “Sağlam kafa, sağlam vücutta bulunur.”

Zihinsel sağlığın temeli, sağlıklı bir bedene dayanır. Bu noktada, diyet ve fiziksel aktivite son derece önemlidir. Vücudunuzu doğru şekilde beslemez ve düzenli olarak çalıştırmazsanız, enerjiniz düşer ve beyninize yeterli enerji gitmez. Bu da hafızanızı ve bilişsel performansınızı olumsuz yönde etkiler.

Bu nedenle, öncelikle tükettiğiniz gıdalara özen göstermelisiniz. Vitamin ve mineralleri yeterli miktarda aldığınızdan emin olmalısınız. Özellikle aşırı şeker tüketiminden kaçınmak önemlidir, çünkü aşırı şeker tüketimi hafıza, konsantrasyon ve genel zihinsel kapasiteyi olumsuz etkiler.

Öte yandan, bedeninizi haftada en az 3-4 kez düzenli olarak çalıştırdığınızdan emin olun. Sadece yürümek yeterli sayılmaz; ancak mümkün olduğunca fazla yürümek, günlük hareketliliğinizi artıracaktır. Spor salonuna gitme imkânınız varsa, düzenli egzersiz yapmayı ihmal etmeyin.

Ayrıca, günlük hayatınızda dikkat dağıtan unsurlardan uzak durmalısınız. Sürekli odaklanmanızı bölen şeylerle vakit geçirmek, hafızanızı zayıflatır ve genel performansınızı düşürür.

Şimdi meditasyon ve ruhsal pratikler konusuna değinelim.

Hafıza, su elementinin ve Ay’ın bir ürünüdür ve güçlendirmek için çeşitli çalışmalar yapılabilir.

Kareler açısından değerlendirdiğimizde, Ay karesi hafızayı güçlendirmek için en uygun seçenektir. Merkür karesi ise daha çok analitik düşünme ve zihinsel çözümleme için etkilidir.

Rünler açısından değerlendirdiğimizde, hem Mannaz hem de Berkano rünleri kullanılabilir. Mannaz rününün beraberinde Ametist kristalini de kullanabilirsiniz.

Bunların yanı sıra, İçgözlem Meditasyonu yapmayı da deneyebilirsiniz. Bu meditasyon yöntemi yalnızca hafızayı güçlendirmekle kalmaz, aynı zamanda planlama becerilerinizi de geliştirir.
 
Bu konuyu iki açıdan ele almak gerekiyor: Fiziksel ve Ruhsal.

Öncelikle fiziksel boyutuna değinmek istiyorum çünkü meditasyon ya da ruhsal pratikler, bedeninize gereken özeni göstermenin yerini tutmaz.

Mustafa Kemal Atatürk’ün de söylediği gibi: “Sağlam kafa, sağlam vücutta bulunur.”

Zihinsel sağlığın temeli, sağlıklı bir bedene dayanır. Bu noktada, diyet ve fiziksel aktivite son derece önemlidir. Vücudunuzu doğru şekilde beslemez ve düzenli olarak çalıştırmazsanız, enerjiniz düşer ve beyninize yeterli enerji gitmez. Bu da hafızanızı ve bilişsel performansınızı olumsuz yönde etkiler.

Bu nedenle, öncelikle tükettiğiniz gıdalara özen göstermelisiniz. Vitamin ve mineralleri yeterli miktarda aldığınızdan emin olmalısınız. Özellikle aşırı şeker tüketiminden kaçınmak önemlidir, çünkü aşırı şeker tüketimi hafıza, konsantrasyon ve genel zihinsel kapasiteyi olumsuz etkiler.

Öte yandan, bedeninizi haftada en az 3-4 kez düzenli olarak çalıştırdığınızdan emin olun. Sadece yürümek yeterli sayılmaz; ancak mümkün olduğunca fazla yürümek, günlük hareketliliğinizi artıracaktır. Spor salonuna gitme imkânınız varsa, düzenli egzersiz yapmayı ihmal etmeyin.

Ayrıca, günlük hayatınızda dikkat dağıtan unsurlardan uzak durmalısınız. Sürekli odaklanmanızı bölen şeylerle vakit geçirmek, hafızanızı zayıflatır ve genel performansınızı düşürür.

Şimdi meditasyon ve ruhsal pratikler konusuna değinelim.

Hafıza, su elementinin ve Ay’ın bir ürünüdür ve güçlendirmek için çeşitli çalışmalar yapılabilir.

Kareler açısından değerlendirdiğimizde, Ay karesi hafızayı güçlendirmek için en uygun seçenektir. Merkür karesi ise daha çok analitik düşünme ve zihinsel çözümleme için etkilidir.

Rünler açısından değerlendirdiğimizde, hem Mannaz hem de Berkano rünleri kullanılabilir. Mannaz rününün beraberinde Ametist kristalini de kullanabilirsiniz.

Bunların yanı sıra, İçgözlem Meditasyonu yapmayı da deneyebilirsiniz. Bu meditasyon yöntemi yalnızca hafızayı güçlendirmekle kalmaz, aynı zamanda planlama becerilerinizi de geliştirir.
Esenlikler,

Bu bilgilendirici yazı için çok teşekkür ederim Sonne Bey. Söylediğiniz şeyleri göz önünde bulunduracağım.

İyi geceler.
 

Al Jilwah: Chapter IV

"It is my desire that all my followers unite in a bond of unity, lest those who are without prevail against them." - Satan

Back
Top