Pammy
Active member
- Joined
- Nov 14, 2021
- Messages
- 800
Müslümanların Allah’la olan ilişkisi, istismarcı kocaları olan kadınlara benziyor. Dışarıdan bakınca zararlı olduğunu görmek çok kolay ama içinde yaşayan kişi manipüle edildiği için fark edemiyor. İstismarcı taraf iki cinsiyetten de olabilse de burada hepimizin tanık olduğu bir stereotipi kullanmak istedim.
Türkiye’de yaşıyoruz ve hepiniz en azından birkaç kez bıçaklanan/dövülen/aldatılan ve genel olarak kötü muamele gören kadınların bize geri zekalılık olarak görünmesine rağmen partnerlerini affettikleri haber ve olaylara denk gelmişsinizdir. Örnek:
‘‘Kendisini 9 yerinden bıçaklayan, pompalı tüfekle bacağından vurup sakat bırakan ve tehditler savuran kocasını affeden Mutlu Bilvar, "Tepkileri biliyorum. Ancak o benim çocuklarımın babası ve benden defalarca özür diledi" cümlelerini kullandı.’’
Bu insanlar sağlıklı bir zihin yapısı içinde değiller. Manipüle ediliyorlar. Müslümanlar da öyle. Düşünürseniz çok fazla parelellik fark edeceksiniz. Kim sizin ne giyeceğinize, ne yiyip içeceğinize, kiminle konuşabileceğinize, evden çıkıp çıkamayacağınıza karışıyor?
Kim sizi koruma bahanesi, sizin iyiliğiniz için olduğu bahanesiyle sizi hapsetmeyi, dövmeyi haklı çıkarmaya çalışıyor?
Kim ‘‘sevgi’’sini bahane ederek zarar verip zorbalık ediyor? ‘‘Karımı çok seviyorum hakim bey öyle görünce gözüm döndü kıskandım.’’
Kim onu istemediğinizde kapınızda sabahlar, milyonlarca mesaj atar, gittiğiniz her yere gelir, ‘‘hayır’’ı cevap olarak kabul etmez? Kim onu siz onu istemiyorken hayatın her alanında karşınıza çıkıyor, kendi yasak ve kurallarını dayatıyor, cihatçıları tüm kutsallarınızı tehdit ediyor, zorla köylerinize ve kabilelerinize girip gücü ele geçirdikten sonra dininizi vergiler ve ayrımcılıklarla değiştirmeye zorluyor?
Kim istemediğiniz halde sizi onunla olmaya zorlar? Cevap: Tacizci ve tecavüzcüler. Sanırım ‘‘Allah Sadist Mi?’’ veya ‘‘Gerçek İslam’’ adında açtığım başlıklardan birinde Yüksek Rahibe Zildar Raasi’nin bir yazısının linkini paylaşmıştım ve aynı yazı mı bilmiyorum ama Halife Ömer’in fetihlerinin nasıl gerçekleştiğine ve nasıl Müslümanların o çok övündüğü fetihlerinde ele geçirdiği köleleri satarak zengin olduğu da bir yazısında geçiyor. Ona denk gelirseniz mutlaka okuyun.
Peki kim sizden onun için sürekli bir şeyler yapmanızı isterken onu aradığınızda ve ona en çok ihtiyacınız olduğu anlarda kapıyı yüzünüze kapatır? Telefonu açmaz? Toksik ilişkilerdeki arkadaş, partner, akrabalar. Peki ya inananlarının yalvarmalarına ve ağlayışlarına cevap vermeyen kim? Sürekli, günde defalarca ve mantıklı bir dünyada işkence sayılacak aç kalmak gibi tapınılmalar isteyen, ona yalvarıp yakarak dualar edenleri en kötü zamanlarında cevapsız bırakan kim?
Size toksik ilişkilerde istismarcı tarafta sık sık rastlanan bazı karakteristiklerden bahsetmek istiyorum.
1. Guilt Tripping - Kurbanı Suçlu Hissettirmek
Bu insanlar sizi aldatıp üstüne de onunla yeterince ilgilenmediğinize, yeterince çekici olmadığınıza, değiştiğinize vb. inandırıp kendinizi aldatıldığınız için kendinizi suçlarken bulmanıza sebep olabilirler. Eğer sizi döverse düzgün giyinmediğiniz, makyaj yaptığınız, onun istediği gibi davranmadığınız için siz suçlusunuzdur. Ama onun nasıl biri olduğunu bilmeniz gerekiyordu, sinirlendirmemeniz gerektiğini bilmeniz gerekiyordu, değil mi?
Başka kim bunu yapıyor biliyor musunuz? Kim sizi yakıp üstünüze yeni deri giydirip onu da yakacağı gibi sadist ve canavarca eylemleri sizin kendi saçmalık kurallarına uymamanızla haklı çıkarmaya çalışıyor? Kim doğamızda olan ve çok normal şeyler yüzünden bizim lanetli olduğumuzu, ona köle olmadığımız içinse sonsuza kadar yanmayı hak ettiğimizi söylüyor?
Kim acı çekmenizin suçlusunun siz olduğunu söylerken bütün iyilikler için ona şükredip daha da kölelik etmenizi istiyor? Bir ipucu.
Şimdi size söyleyeceğim şeyi aklınıza kazımanızı istiyorum: BİZE YAPILAN KÖTÜLÜKLERİN SUÇLUSU BİZ DEĞİLİZ. KENDİMİZİ KORUMANIN VE KURTARMANIN SORUMLUSUYUZ.
Çıplak bile geziyor olsa kimse kimseye tecavüz e-de-mez. Sizin canınızı yaktılarsa, haksızlık ettilerse kendinizi suçlamayın. AMA kendinizi korumaktan, kendi hakkınızı aramaktan ve kendinizi kurtarmaktan sorumlu olduğunuzu da unutmayın. Başkalarının kurbanı olmayın. Kendinizin kurtarıcısı olun.
2. Gaslighting - Kişinin Algısının ve Akli Yeteneklerinin Sorunlu Olduğuna İnandırılarak İstismarcının Kontrolü
Altına Girmesi
Gaslighting ismini aldığı filmle popüler olmuş sistematik bir manipülasyon şekli. Kurban güvendiği ve onu çok sevdiğine inandığı biri tarafından sanki onun iyiliği içinmiş gibi aşağılanıyor. Filmde kocası kadına sürekli çok unutkanlaştığını, hafızasının kötü olduğunu ve hatalar yaptığını sanki onun için endişelenirmiş gibi söylüyor. Ama aslında kadın gayet iyiyken yalanlarıyla gerçekliği kadının bildiğinden farklı hale getiriyor ve kadını delirecek hale getiriyor. Kadını tanıdığı herkesten uzaklaştırıyor. Kadın bir şeyleri sorgulamaya başlarsa onu şüpheci olmakla suçluyor ve çok ters tepki veriyor. Onu sevdiğine inanan kocasına güveniyor kadın doğal olarak.
Etrafınızda gaslighter kocanın yaptığı ve genel olarak kıskanç, manipülatif ve toksik insanların yapacağı gibi en çok, hep onu sevmenizi isteyen biri var mı? Evet, elbette var.
Etrafınızda sizi sevdiğini, merhametli ve sevgi dolu olduğunu, kurtuluş için tek güvenilir yol olduğunu ve istediği şeylerin sizin iyiliğiniz için olduğunu iddia eden biri var mı? Evet, elbette var.
Bu arada Allah merhametli değil, bir sadisttir: https://ancient-forums.com/viewtopic.php?f=29&t=69202&p=332544&hilit=Sadist#p332544
Etrafınızda mental kabiliyetlerinizi sürekli aşağılayan ve ona olan kör inancı her şeyin üstünde tutan, sorgulanınca çileden çıkan biri var mı?
Bu özellikleri Allah’ı bir gaslighter yapıyor.
Açık açık yalanlar gerçekmiş gibi yansıtıp gerçeklik algısını bozmasından tutun kendi iğrençlikler için kurbanı suçlamasına kadar (size kaynayan sular içirerek işkence yapacağım ama ben çok merhametliyim ve siz bunu, ne bileyim, anne babanızı benden çok sevdiğiniz için hak ettiniz) Allah toksik, sadist, manipülatif bir yalancıdır.
Türkiye’de yaşıyoruz ve hepiniz en azından birkaç kez bıçaklanan/dövülen/aldatılan ve genel olarak kötü muamele gören kadınların bize geri zekalılık olarak görünmesine rağmen partnerlerini affettikleri haber ve olaylara denk gelmişsinizdir. Örnek:
‘‘Kendisini 9 yerinden bıçaklayan, pompalı tüfekle bacağından vurup sakat bırakan ve tehditler savuran kocasını affeden Mutlu Bilvar, "Tepkileri biliyorum. Ancak o benim çocuklarımın babası ve benden defalarca özür diledi" cümlelerini kullandı.’’
Bu insanlar sağlıklı bir zihin yapısı içinde değiller. Manipüle ediliyorlar. Müslümanlar da öyle. Düşünürseniz çok fazla parelellik fark edeceksiniz. Kim sizin ne giyeceğinize, ne yiyip içeceğinize, kiminle konuşabileceğinize, evden çıkıp çıkamayacağınıza karışıyor?
Kim sizi koruma bahanesi, sizin iyiliğiniz için olduğu bahanesiyle sizi hapsetmeyi, dövmeyi haklı çıkarmaya çalışıyor?
Kim ‘‘sevgi’’sini bahane ederek zarar verip zorbalık ediyor? ‘‘Karımı çok seviyorum hakim bey öyle görünce gözüm döndü kıskandım.’’
Kim onu istemediğinizde kapınızda sabahlar, milyonlarca mesaj atar, gittiğiniz her yere gelir, ‘‘hayır’’ı cevap olarak kabul etmez? Kim onu siz onu istemiyorken hayatın her alanında karşınıza çıkıyor, kendi yasak ve kurallarını dayatıyor, cihatçıları tüm kutsallarınızı tehdit ediyor, zorla köylerinize ve kabilelerinize girip gücü ele geçirdikten sonra dininizi vergiler ve ayrımcılıklarla değiştirmeye zorluyor?
Kim istemediğiniz halde sizi onunla olmaya zorlar? Cevap: Tacizci ve tecavüzcüler. Sanırım ‘‘Allah Sadist Mi?’’ veya ‘‘Gerçek İslam’’ adında açtığım başlıklardan birinde Yüksek Rahibe Zildar Raasi’nin bir yazısının linkini paylaşmıştım ve aynı yazı mı bilmiyorum ama Halife Ömer’in fetihlerinin nasıl gerçekleştiğine ve nasıl Müslümanların o çok övündüğü fetihlerinde ele geçirdiği köleleri satarak zengin olduğu da bir yazısında geçiyor. Ona denk gelirseniz mutlaka okuyun.
Peki kim sizden onun için sürekli bir şeyler yapmanızı isterken onu aradığınızda ve ona en çok ihtiyacınız olduğu anlarda kapıyı yüzünüze kapatır? Telefonu açmaz? Toksik ilişkilerdeki arkadaş, partner, akrabalar. Peki ya inananlarının yalvarmalarına ve ağlayışlarına cevap vermeyen kim? Sürekli, günde defalarca ve mantıklı bir dünyada işkence sayılacak aç kalmak gibi tapınılmalar isteyen, ona yalvarıp yakarak dualar edenleri en kötü zamanlarında cevapsız bırakan kim?
Size toksik ilişkilerde istismarcı tarafta sık sık rastlanan bazı karakteristiklerden bahsetmek istiyorum.
1. Guilt Tripping - Kurbanı Suçlu Hissettirmek
Bu insanlar sizi aldatıp üstüne de onunla yeterince ilgilenmediğinize, yeterince çekici olmadığınıza, değiştiğinize vb. inandırıp kendinizi aldatıldığınız için kendinizi suçlarken bulmanıza sebep olabilirler. Eğer sizi döverse düzgün giyinmediğiniz, makyaj yaptığınız, onun istediği gibi davranmadığınız için siz suçlusunuzdur. Ama onun nasıl biri olduğunu bilmeniz gerekiyordu, sinirlendirmemeniz gerektiğini bilmeniz gerekiyordu, değil mi?
Başka kim bunu yapıyor biliyor musunuz? Kim sizi yakıp üstünüze yeni deri giydirip onu da yakacağı gibi sadist ve canavarca eylemleri sizin kendi saçmalık kurallarına uymamanızla haklı çıkarmaya çalışıyor? Kim doğamızda olan ve çok normal şeyler yüzünden bizim lanetli olduğumuzu, ona köle olmadığımız içinse sonsuza kadar yanmayı hak ettiğimizi söylüyor?
“Derileri yanıp döküldükçe, azabı tatmaları için onların derilerini yenileyeceğiz.” (Nisa, 4/56)
Kim acı çekmenizin suçlusunun siz olduğunu söylerken bütün iyilikler için ona şükredip daha da kölelik etmenizi istiyor? Bir ipucu.
"Başınıza gelen her musibet kendi yapıp ettikleriniz yüzündendir; kaldı ki Allah birçoğunu da bağışlar." (Şûrâ Suresi - 30)"
‘‘Ve biz zulmetmedik onlara ve fakat onlar zulmettiler kendi kendilerine.’’ (Zuhruf 76)
Şimdi size söyleyeceğim şeyi aklınıza kazımanızı istiyorum: BİZE YAPILAN KÖTÜLÜKLERİN SUÇLUSU BİZ DEĞİLİZ. KENDİMİZİ KORUMANIN VE KURTARMANIN SORUMLUSUYUZ.
Çıplak bile geziyor olsa kimse kimseye tecavüz e-de-mez. Sizin canınızı yaktılarsa, haksızlık ettilerse kendinizi suçlamayın. AMA kendinizi korumaktan, kendi hakkınızı aramaktan ve kendinizi kurtarmaktan sorumlu olduğunuzu da unutmayın. Başkalarının kurbanı olmayın. Kendinizin kurtarıcısı olun.
2. Gaslighting - Kişinin Algısının ve Akli Yeteneklerinin Sorunlu Olduğuna İnandırılarak İstismarcının Kontrolü
Altına Girmesi
Gaslighting ismini aldığı filmle popüler olmuş sistematik bir manipülasyon şekli. Kurban güvendiği ve onu çok sevdiğine inandığı biri tarafından sanki onun iyiliği içinmiş gibi aşağılanıyor. Filmde kocası kadına sürekli çok unutkanlaştığını, hafızasının kötü olduğunu ve hatalar yaptığını sanki onun için endişelenirmiş gibi söylüyor. Ama aslında kadın gayet iyiyken yalanlarıyla gerçekliği kadının bildiğinden farklı hale getiriyor ve kadını delirecek hale getiriyor. Kadını tanıdığı herkesten uzaklaştırıyor. Kadın bir şeyleri sorgulamaya başlarsa onu şüpheci olmakla suçluyor ve çok ters tepki veriyor. Onu sevdiğine inanan kocasına güveniyor kadın doğal olarak.
Etrafınızda gaslighter kocanın yaptığı ve genel olarak kıskanç, manipülatif ve toksik insanların yapacağı gibi en çok, hep onu sevmenizi isteyen biri var mı? Evet, elbette var.
“De ki: Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, hısım akrabanız kazandığınız mallar, kesada uğramasından korktuğunuz ticaret, hoşlandığınız meskenler size Allah’tan, Resûlünden ve Allah yolunda cihad etmekten daha sevgili ise, artık Allah emrini getirinceye kadar bekleyin. Allah fâsıklar topluluğunu hidayete erdirmez.” (Tevbe, 9/24)
“Nefsim elinde olan Allah’a yemin ederim ki hiçbiriniz, ben kendisine babasından da evlâdından da daha sevgili olmadıkça iman etmiş olmaz.” (Buhari, İman 7)
Etrafınızda sizi sevdiğini, merhametli ve sevgi dolu olduğunu, kurtuluş için tek güvenilir yol olduğunu ve istediği şeylerin sizin iyiliğiniz için olduğunu iddia eden biri var mı? Evet, elbette var.
Ama affeder, hoş görüp vazgeçer ve bağışlarsanız şüphe yok ki Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir. (Tegâbun Suresi, 14. ayet).
Bu arada Allah merhametli değil, bir sadisttir: https://ancient-forums.com/viewtopic.php?f=29&t=69202&p=332544&hilit=Sadist#p332544
Etrafınızda mental kabiliyetlerinizi sürekli aşağılayan ve ona olan kör inancı her şeyin üstünde tutan, sorgulanınca çileden çıkan biri var mı?
“Düşünmez misiniz?” (Hûd, 30; Mü'minun 85 vd.)
“Akıl erdirmez misiniz, aklınızı çalıştırmaz mısınız?” (Hûd, 51; Mü'minun, 80 vd.)
‘‘..Ne kadar az düşünüyorsunuz!’’ (Mü’min Suresi 58. Ayet)
Bu özellikleri Allah’ı bir gaslighter yapıyor.
Açık açık yalanlar gerçekmiş gibi yansıtıp gerçeklik algısını bozmasından tutun kendi iğrençlikler için kurbanı suçlamasına kadar (size kaynayan sular içirerek işkence yapacağım ama ben çok merhametliyim ve siz bunu, ne bileyim, anne babanızı benden çok sevdiğiniz için hak ettiniz) Allah toksik, sadist, manipülatif bir yalancıdır.