Welcome to our New Forums!

Our forums have been upgraded and expanded!

Aklıma Takılan Birkaç Soru

Lucemferre

New member
Joined
Jul 7, 2021
Messages
32
Sevgili kardeşlerime esenlikler, umuyorum ki hepinizin hayatı yolundadır. Aklıma takılan birkaç soru var ve açıkçası cevaplarını pek bulamadım. Bu konularda bilgisi olan kardeşlerim bana yardımcı olabilir mi?

Sorularım:

1) Yehova'nın programlarına bağlı olan bir insanın ruhunu melekler küpe çektikten sonra ne oluyor? Yani enerjileri kullanılıyor, onu anlıyorum fakat onlar küpün içerisinde yok mu oluyorlar? Şeytan onları kurtarmıyor mu?

2) Şeytan isminin kökeni Hintçe mi? Baktığım zaman telaffuz ve fonetik anlamda bakıldığında neredeyse Türkçe ile aynı (Shaitan) gibi duruyor. Ama anlamı Hintçede kötü, "Baştan çıkarıcı" gibi bir anlama geliyor. Eğer Şeytan kelimesinin kökeni Hintçe değilse, gerçek kökeni nereden geliyor? (Satan kelimesinin Sankrit köklü olduğunu biliyorum.)

3) Du'at ve Hell aynı yer mi? Aynı yer ise neden Mısır mitolojisine göre İslam'ın cehennemi gibi bir yer?

4) Bir Zümrüt Tabletin bulunduğunu duymuştum. Bunun hakkında ne düşünüyorsunuz?

5) Ateist, Deist, Agnostik gibi insanlara ne olacak?

6) Sümer Tabletlerinde yazan şeylerin BAZILARI efsaneden mi ibaret yoksa tamamı gerçek mi?

Sorularımı tam ve açık bir şekilde ifade edebilmek için biraz uzun yazdım, yanlış bildiğim şeyler varsa lütfen belirtmekten çekinmeyin. Eğer bu soruların cevapları zaten forumda ya da başka bir yerde varsa, lütfen o güzel ellerinizi yormayın, bağlantı bırakmanız yeterlidir. Şimdiden herkese teşekkür ediyorum.
 
Esenlikler,

1) Evet, o ruhlar yok oluyorlar. O ruhların sahipleri de düşman programlarına bağlı kimselerdir. Şeytan Babamız O'na bağlı olanları korur. Bir noktadan sonra ise işler artık bize bağlıdır. Doğru yolu bulmak ve orada kalmak gibi. düşünebilirsiniz Eğer bu insanlar Spiritüel Satanist değilse Şeytan onları neden kurtarsın?

2) Sanskiritçeyi Sümerliler de kullanılır. En eski ve antik dillerden biridir. Mantralarımız da Sanskiritçedir. Sanskiritçede Şeytan, "Ebedi ve Mutlak Gerçek" anlamına gelir. Hintçedeki şu anki anlamı düşman yüzünden bozulmuştur.

3) Du'at ve Hell dediğimiz yer Tanrılarımızın geldiği gezegendir. Tanrılarımız şu an Orion Kemerinin yakınında yer olan bir gezegen kolonisindeler. Mısır mitolojisi çok kapsamlı ama bahsettiğin şeyi anladım. Antik Mısır bir süre sonra yahudilerin eline geçti bir çok şeyi değiştirip bozdular, mitoloji de bundan nasibini almıştır diye düşünüyorum.

4) Zümrüt tableti hiç duymadım.

5) Ateist, Deist, Agnostik insanlar öldüğünde ya kendi kendilerine reankarne olurlar ya da düşman onları küpe götürmeye çalışır.

6) Sümer Tabletlerinde anlatılanlar gerçek değildir, alegori (benzetmedir). Yazılan şeyler birebir yaşanmamıştır.

Ben bunları hepsini sitemizden öğrendim. Sitemizi dikkatlice ve etraflıca okumalısın, böylece bütün cevaplarını ve daha fazlasını bulursun.
 
Lucemferre said:
Sevgili kardeşlerime esenlikler, umuyorum ki hepinizin hayatı yolundadır. Aklıma takılan birkaç soru var ve açıkçası cevaplarını pek bulamadım. Bu konularda bilgisi olan kardeşlerim bana yardımcı olabilir mi?

Sorularım:

1) Yehova'nın programlarına bağlı olan bir insanın ruhunu melekler küpe çektikten sonra ne oluyor? Yani enerjileri kullanılıyor, onu anlıyorum fakat onlar küpün içerisinde yok mu oluyorlar? Şeytan onları kurtarmıyor mu?

2) Şeytan isminin kökeni Hintçe mi? Baktığım zaman telaffuz ve fonetik anlamda bakıldığında neredeyse Türkçe ile aynı (Shaitan) gibi duruyor. Ama anlamı Hintçede kötü, "Baştan çıkarıcı" gibi bir anlama geliyor. Eğer Şeytan kelimesinin kökeni Hintçe değilse, gerçek kökeni nereden geliyor? (Satan kelimesinin Sankrit köklü olduğunu biliyorum.)

3) Du'at ve Hell aynı yer mi? Aynı yer ise neden Mısır mitolojisine göre İslam'ın cehennemi gibi bir yer?

4) Bir Zümrüt Tabletin bulunduğunu duymuştum. Bunun hakkında ne düşünüyorsunuz?

5) Ateist, Deist, Agnostik gibi insanlara ne olacak?

6) Sümer Tabletlerinde yazan şeylerin BAZILARI efsaneden mi ibaret yoksa tamamı gerçek mi?

Sorularımı tam ve açık bir şekilde ifade edebilmek için biraz uzun yazdım, yanlış bildiğim şeyler varsa lütfen belirtmekten çekinmeyin. Eğer bu soruların cevapları zaten forumda ya da başka bir yerde varsa, lütfen o güzel ellerinizi yormayın, bağlantı bırakmanız yeterlidir. Şimdiden herkese teşekkür ediyorum.

1- Evet, pil görevi görüyorlar.

2- Şeytan farklı uygarlıklarda farklı isimlerle bilinmiştir: Odin, Tengri, Dionysos, Shiva vs. Sanskritçede de "ebedi" anlamına gelir. Shiva'nın bir diğer ismi de Sanat Kumara, yani Ebedi Gençlik'tir. Bir yerlerden tanıdık geldi mi?

3- Evet, farklı uygarlıklarda farklı isimleri var. İskandinavya'da Hel, Mısır'da Du'at. Mısır mitolojisini çok bilmiyorum ancak genel bir bilgi vermem gerekirse mitolojiler hem metafor ve alegorilerle doludur, hem de zaten bir süre sonra kasıtlı olarak bozulmuştur. Düşman tarafından bozulmadan önceyse topluluklara ve kültürlere uygun şekilde, onlara uygun hikâyelerde spiritüel bilgiler aktarılmıştır.

4- O nedir bilmiyorum.

5- Ruhlarının enerjisi tükenmediyse yaşamaya devam edeceklerdir. Deizm, ateizme kıyasla daha sıkıntılıdır çünkü tek tanrı kolektif düşünce formuna bağlanmaktadır. Onlar da enerji yolluyor desek yanlış olmaz ama günde 5 yollamaktan daha iyi tabii ki. Ruhlarının öldükten sonra da yaşama ihtimali daha fazla.

6- Tüm mitolojiler gibi metafor ve alegori.
 
Cevaplarınız için ayrıca teşekkür ederim. Zümrüt Tablet konusunda, ilgimi çekmesinin nedeni Thoth ile bir bağlantısının olması ihtimalidir.

Bildiğim kadarıyla Newton tarafından İngilizceye çevrilmiştir, metnin Türkçe tercümesini aşağıya bırakıyorum:

"Bu yalansızdır, barizdir ve en gerçektir.

Tek bir şeyin mucizesini gerçekleştirmek adına aşağıdaki, yukaridakiyle; yukarıdaki de aşağıdaki ile aynıdır.

Ve bütün her şey bir olandan geldiğinden , bir olanın düşüncesinden gelmiştir. Böylece her şey bu tek olandan uyum sağlayarak çıktı.

Güneş onun babasıdır,
Ay annesidir,
rüzgar onu karnında taşımıştır,
toprak onu beslemiştir.
Dünyadaki bütün mükemmelliğin babası buradadır. Onun gücü eğer toprağa dönerse her şeye yeter.

Toprağı ateşten ayıracaksın,
ince olanı kalın olandan
bu büyük bir maharetle olmalı.
Topraktan gökyüzüne çıkacak ve yeniden toprağa inecek
ve daha üstün ve alkaç her şeyin kuvvetini alacak.

Bu şekilde tüm dünyanın görkemi senin olacak
böylece tüm karanlık senden uzaklaşacak.

Onun kuvveti tüm kuvvetlerin en kuvvetlisi,
çünkü her ince şeyi yener ve her katı şeyi deler geçer.

Böylelikle dünya yaratıldı.

Hayranlık verici biçimler bundan çıktı , bunların ortamı buradadır.

Bu yüzden bana Üç Kere Büyük Hermes denir, bütün dünyanın felsefesinin üç bölümü de bendedir.

Güneş’in işletişi hakkındaki söylediklerim böylece bitiyor ve tamamlanıyor."
 
Öncelikle esenlikler, umarım günün güzel geçiyordur. Sormuş olduğun soruları elimden geldiği kadar yanıtlayacağım, başlıyorum:

1) Ruhları yok olana kadar çekiliyorlar, sömürülüyorlar.

2) Şeytan'a farklı dönemler ve farklı toplumlar içerisinde bir sürü isim verilmiştir, Şeytan, Sheitan, Satan, Devil, Lucifer gibi. Bu nedenle kökeni diye bir yer belirtemeyiz diye düşünüyorum.

3) Hell ise cehennem anlamına gelir, bu şekilde tabir edilen yerin gerçek adı Du'at'tır. Du'at ve Hell aynı yerdir.

4) Bu konuda bir fikrim yok.

Umarım aklındaki sorulara cevap bulabilmişizdir, daha fazlası için yazabilirsin.
 

Al Jilwah: Chapter IV

"It is my desire that all my followers unite in a bond of unity, lest those who are without prevail against them." - Satan

Back
Top