Elite
Well-known member
- Joined
- Mar 25, 2020
- Messages
- 2,819
Spiritüel Satanizm öğretisi, Gerçeğin bir ifşası ve ona açılan kapının yolu olarak, kendini kademeler hâlinde gösterir.
Bu kademeleri düşman çok iyi bilmektedir. Neredeyse bütün SS'lerin deneyimlediği üzere; bu Gerçeğe varış yolunda çeşitli saptırmalarla, kafa karışıklıklarıyla, türlü tuzaklarla düşman bizlere saldırır.
Bir SS'in, bilge bir savaşçı olarak nerede âlim gözlüğünü çıkarıp nerede kılıcını çekmesi gerektiğini bilmesi gerekmektedir. Bu ayrımı yapamayanlar, düşmanın tatlı zehirlerinde, acı içinde pişmanlık duyacakları güne kadar uyuşurlar.
Haftalarınızı, aylarınızı, ya da en kötü ihtimalle yıllarınızı bu saçmalıklara harcamayın. Düşmanın tatlı yalanlarına karşı "objektif" olmak, "açık" olmak diye bir şey yoktur.
Gerçeğin kadehinden yudumlayanlar, bu deneyimi tatmış kimseler olarak düşmanın zehirli tuzaklarına yakalanınca antidotlarını içerler, arındırıcı bıçaklarını çekip damarlarından o zehri söküp atarlar.
Burada elbette mecazi konuşmaktayım. Nihai RTR'ları her zaman bu programlardan kurtulmak için kullanabilirsiniz. Ayrıca Tanrıların ritüelleri de sizlere yardımcı olacaktır. Ruhunuzu temiz, auranızı güçlü tutun.
İnsan zihni, saldırıya karşı en korunaksız bırakılan noktamızdır. Yer yer "size ait" gözüken şeyler, aslında dışarıdan enjekte edilmiş programlardır.
Bilgi de aynı şekilde büyük bir güçtür. Forumlarda yazılanları bol bol okuyun, sitelerimizde okunmadık yazı bırakmayın. Bütün faydalı içerikleri tüketin. Gözünüzün kör kalmasına asla izin vermeyin. Kör bir göz, başkalarına inanmaya muhtaçtır. Gardınızı her zaman yüksek tutun.
Azimle bu yolda ilerleyip ruhunu ve zihnini geliştirmiş, Tanrıların ve Yolumuzun Gerçekliğine tanık olmuş kişilerin dinden uzaklaşmaları zayıf bir ihtimaldir.
Bir içeriği okurken, başka dine mensup olanları dinlerken, ya da herhangi bir şeye maruz kalırken her zaman Satanik filtrenizi açık tutun. Bir şeyler tersse kılıcınızı kuşanmaktan geri adım atmayın. Karışımları yudumlamaktan kaçınmayın.
Siz kalede nöbet tutma şerefiyle ödüllendirilmiş insanlarken, Düşmanın fısıltılarına kanıp onların kamplarına gidip onların üniformalarını kuşanmayın.
Biz SS'ler olarak Düşmanın "taktiklerini" de biliyoruz. Yani onların kullandığı her bir alet, kafanıza dayanmış bir silah gibi sizi tetikte tutmalıdır. Çünkü bunları biliyorsunuz, ve düşmanın anlamından saptırılmış "Bunu da bir dinle. Yobaz olma." şeklinde başlayıp "Bunu da bir dene." diye biten saçmalıklarına vakit ayırmanızın "hiçbir gereği yok."
Bilgeliğin yolcuları olarak, nerede "objektif" olunup nerede koruyucu kalkanın çekileceğinin her zaman farkında olun.
Bu kademeleri düşman çok iyi bilmektedir. Neredeyse bütün SS'lerin deneyimlediği üzere; bu Gerçeğe varış yolunda çeşitli saptırmalarla, kafa karışıklıklarıyla, türlü tuzaklarla düşman bizlere saldırır.
Bir SS'in, bilge bir savaşçı olarak nerede âlim gözlüğünü çıkarıp nerede kılıcını çekmesi gerektiğini bilmesi gerekmektedir. Bu ayrımı yapamayanlar, düşmanın tatlı zehirlerinde, acı içinde pişmanlık duyacakları güne kadar uyuşurlar.
Haftalarınızı, aylarınızı, ya da en kötü ihtimalle yıllarınızı bu saçmalıklara harcamayın. Düşmanın tatlı yalanlarına karşı "objektif" olmak, "açık" olmak diye bir şey yoktur.
Gerçeğin kadehinden yudumlayanlar, bu deneyimi tatmış kimseler olarak düşmanın zehirli tuzaklarına yakalanınca antidotlarını içerler, arındırıcı bıçaklarını çekip damarlarından o zehri söküp atarlar.
Burada elbette mecazi konuşmaktayım. Nihai RTR'ları her zaman bu programlardan kurtulmak için kullanabilirsiniz. Ayrıca Tanrıların ritüelleri de sizlere yardımcı olacaktır. Ruhunuzu temiz, auranızı güçlü tutun.
İnsan zihni, saldırıya karşı en korunaksız bırakılan noktamızdır. Yer yer "size ait" gözüken şeyler, aslında dışarıdan enjekte edilmiş programlardır.
Bilgi de aynı şekilde büyük bir güçtür. Forumlarda yazılanları bol bol okuyun, sitelerimizde okunmadık yazı bırakmayın. Bütün faydalı içerikleri tüketin. Gözünüzün kör kalmasına asla izin vermeyin. Kör bir göz, başkalarına inanmaya muhtaçtır. Gardınızı her zaman yüksek tutun.
Azimle bu yolda ilerleyip ruhunu ve zihnini geliştirmiş, Tanrıların ve Yolumuzun Gerçekliğine tanık olmuş kişilerin dinden uzaklaşmaları zayıf bir ihtimaldir.
Bir içeriği okurken, başka dine mensup olanları dinlerken, ya da herhangi bir şeye maruz kalırken her zaman Satanik filtrenizi açık tutun. Bir şeyler tersse kılıcınızı kuşanmaktan geri adım atmayın. Karışımları yudumlamaktan kaçınmayın.
Siz kalede nöbet tutma şerefiyle ödüllendirilmiş insanlarken, Düşmanın fısıltılarına kanıp onların kamplarına gidip onların üniformalarını kuşanmayın.
Biz SS'ler olarak Düşmanın "taktiklerini" de biliyoruz. Yani onların kullandığı her bir alet, kafanıza dayanmış bir silah gibi sizi tetikte tutmalıdır. Çünkü bunları biliyorsunuz, ve düşmanın anlamından saptırılmış "Bunu da bir dinle. Yobaz olma." şeklinde başlayıp "Bunu da bir dene." diye biten saçmalıklarına vakit ayırmanızın "hiçbir gereği yok."
Bilgeliğin yolcuları olarak, nerede "objektif" olunup nerede koruyucu kalkanın çekileceğinin her zaman farkında olun.