-Honestus-
Member
- Joined
- Apr 23, 2022
- Messages
- 103
Esenlikler,
Düşman, Tanrılarımıza binlerce kez iftira atmıştır ve hakaret etmiştir.
Baalzevulon'a Sineklerin Tanrısı dediler, Astarte/İnanna'dan Astoreth olarak bahsettiler ve fahişelik ile ilişkilendirdiler, Lilith'i canavarlaştırdılar, Satya'ya (Ebedi Gerçek'e) düşman dediler ve kitaplarında defalarca kez ona iftiralar attılar.
Ancak Tanrıların gücünün de farkındadılar. Birçok yerde görülebilir ancak iki tane örnek vermek istiyorum:
Matta 12
22Daha sonra İsa'ya kör ve dilsiz bir cinli getirdiler. İsa adamı iyileştirdi. Adam konuşmaya, görmeye başladı. 23Bütün kalabalık şaşırıp kaldı. “Bu, Davut'un Oğlu olabilir mi?” diye soruyorlardı.
24Ferisiler bunu duyunca, “Bu adam cinleri, ancak cinlerin önderi Baalzevul'un gücüyle kovuyor” dediler. 25Onların ne düşündüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Kendi içinde bölünen ülke yıkılır. Kendi içinde bölünen kent ya da ev ayakta kalamaz. 26Eğer Şeytan Şeytan'ı kovarsa, kendi içinde bölünmüş demektir. Bu durumda onun egemenliği nasıl ayakta kalabilir?
(Burada Şeytan ile Baalzevul'un eşit kılındığına dikkat edin.) İsa, kitap boyunca mucize (!) şovları yapıyor ve amansız hastalıkları iyileştiriyor. (tabii ki yalan) Ferisiler, İsa'yı pek sevmeyen bir Yahudi topluluğu, bunlar karşısında bunların ancak Baalzevul'un gücüyle olabileceğini söylüyorlar.
Yeremya 44
15Karılarının başka ilahlara buhur yaktığını bilen erkekler, orada duran kadınlar, Mısır'ın Patros bölgesinde yaşayan bütün halk –ki büyük bir topluluktu– Yeremya'ya şu karşılığı verdi: 16“RAB'bin adıyla bize söylediklerini dinlemeyeceğiz! 17Tersine, yapacağımızı söylediğimiz her şeyi kesinlikle yapacağız: Gök Kraliçesi'ne buhur yakacak, atalarımızın, krallarımızın, önderlerimizin ve kendimizin Yahuda kentlerinde, Yeruşalim sokaklarında yaptığımız gibi ona dökmelik sunular dökeceğiz. O zamanlar bol yiyeceğimiz vardı, her işimiz yolundaydı, sıkıntı çekmiyorduk. 18Oysa Gök Kraliçesi'ne buhur yakmayı, dökmelik sunular dökmeyi bıraktığımız günden bu yana her yönden yokluk çekiyoruz; kılıçtan, kıtlıktan yok oluyoruz.”
(Astarte Ana'nın ünvanlarından birinin de Göklerin Kraliçesi olduğunu hatırlayın.) Leydi Astarte'nin kutsiyetinin ve kutsamalarının farkındalar. Bu cümleleri söyleyenler Mısır Yahudileri idi. Kendileri bile farkındalar. Bu olayın yaşandığını ve Astarte'nin de onları kutsadığını sanmıyorum ancak bu, Astarte'nin bereket getirici olduğunun göstergesidir.)
Sahte dinlere inananlar, kendi kitaplarında bile Tanrılarımızın yüceliğini ifade eden düşmanın aptallığını görüp Antik Olanlar'a yönelmelidir.
Yüce Tanrılarımız hakkındaki gerçek herkes tarafından sonsuza dek görüldü!
Düşman, Tanrılarımıza binlerce kez iftira atmıştır ve hakaret etmiştir.
Baalzevulon'a Sineklerin Tanrısı dediler, Astarte/İnanna'dan Astoreth olarak bahsettiler ve fahişelik ile ilişkilendirdiler, Lilith'i canavarlaştırdılar, Satya'ya (Ebedi Gerçek'e) düşman dediler ve kitaplarında defalarca kez ona iftiralar attılar.
Ancak Tanrıların gücünün de farkındadılar. Birçok yerde görülebilir ancak iki tane örnek vermek istiyorum:
Matta 12
22Daha sonra İsa'ya kör ve dilsiz bir cinli getirdiler. İsa adamı iyileştirdi. Adam konuşmaya, görmeye başladı. 23Bütün kalabalık şaşırıp kaldı. “Bu, Davut'un Oğlu olabilir mi?” diye soruyorlardı.
24Ferisiler bunu duyunca, “Bu adam cinleri, ancak cinlerin önderi Baalzevul'un gücüyle kovuyor” dediler. 25Onların ne düşündüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Kendi içinde bölünen ülke yıkılır. Kendi içinde bölünen kent ya da ev ayakta kalamaz. 26Eğer Şeytan Şeytan'ı kovarsa, kendi içinde bölünmüş demektir. Bu durumda onun egemenliği nasıl ayakta kalabilir?
(Burada Şeytan ile Baalzevul'un eşit kılındığına dikkat edin.) İsa, kitap boyunca mucize (!) şovları yapıyor ve amansız hastalıkları iyileştiriyor. (tabii ki yalan) Ferisiler, İsa'yı pek sevmeyen bir Yahudi topluluğu, bunlar karşısında bunların ancak Baalzevul'un gücüyle olabileceğini söylüyorlar.
Yeremya 44
15Karılarının başka ilahlara buhur yaktığını bilen erkekler, orada duran kadınlar, Mısır'ın Patros bölgesinde yaşayan bütün halk –ki büyük bir topluluktu– Yeremya'ya şu karşılığı verdi: 16“RAB'bin adıyla bize söylediklerini dinlemeyeceğiz! 17Tersine, yapacağımızı söylediğimiz her şeyi kesinlikle yapacağız: Gök Kraliçesi'ne buhur yakacak, atalarımızın, krallarımızın, önderlerimizin ve kendimizin Yahuda kentlerinde, Yeruşalim sokaklarında yaptığımız gibi ona dökmelik sunular dökeceğiz. O zamanlar bol yiyeceğimiz vardı, her işimiz yolundaydı, sıkıntı çekmiyorduk. 18Oysa Gök Kraliçesi'ne buhur yakmayı, dökmelik sunular dökmeyi bıraktığımız günden bu yana her yönden yokluk çekiyoruz; kılıçtan, kıtlıktan yok oluyoruz.”
(Astarte Ana'nın ünvanlarından birinin de Göklerin Kraliçesi olduğunu hatırlayın.) Leydi Astarte'nin kutsiyetinin ve kutsamalarının farkındalar. Bu cümleleri söyleyenler Mısır Yahudileri idi. Kendileri bile farkındalar. Bu olayın yaşandığını ve Astarte'nin de onları kutsadığını sanmıyorum ancak bu, Astarte'nin bereket getirici olduğunun göstergesidir.)
Sahte dinlere inananlar, kendi kitaplarında bile Tanrılarımızın yüceliğini ifade eden düşmanın aptallığını görüp Antik Olanlar'a yönelmelidir.
Yüce Tanrılarımız hakkındaki gerçek herkes tarafından sonsuza dek görüldü!