Albert Camus, bir komünist ve madde bağımlısıydı. Onun depresyon anında yazdığı ve paylaştığı düşüncelerini benimsemek, bir insanın yapabileceği en büyük hatalardan biridir.
Hayat, başlangıç koşullarınız ne olursa olsun, sizin elinizde şekillenebilir. Kötü bir başlangıç yapmış olabilirsiniz, ancak kadere iradenizle ve eylemlerinizle karşı çıkabilirsiniz. Gezegensel kareler, büyüler ve meditasyon ile çoğu zorluğun üstesinden gelebiliriz; bu süreçte Tanrılar da bizleri destekler. Hayatı objektif bir şekilde değerlendirmenin imkânı yoktur. Hayatta ne yapmak istiyorsanız yapabilirsiniz; çabalayarak bir kartal gibi yükseklere çıkabilir ya da kendinizi sabote ederek en dibe vurabilirsiniz. Bilinç kazandığımız için ne yapacağımızı, ne istediğimizi seçebiliriz.
“Yıldızlar ben yükselene değin bana güçlük getirdi.
Hizmetkârların efendiye secdesi gibiydi.”
—Şeytan böyle söyledi
İntihar etmek, sadece karma nedeniyle bir sonraki yaşamınızı daha kötü hâle getirir. Kişi, ruhunu besleyecek ruhani pratiklerden uzak durdukça ruhu güçsüzleşir ve ölüm gerçekleştikten sonra, kişinin ruhunu bir arada tutan enerji ve elementler etere dağılır, böylece kişi her anlamda yok olur. Bunu arzulamak, bilgelikten ve insan doğasının gerekliliğinden uzaklaşarak daha düşük bir seviyeye inmektir.
Şeytan'ın Sevinci içerisinde, bu konu da dahil olmak üzere, size muazzam bilgiler kazandırabilecek yüzlerce vaaz var. Ancak, bunlara göz atmak yerine, komünist ve madde bağımlısı birisinin yazdığı depresif metinleri okuyarak içinizdeki karanlığı besliyor ve çektiğiniz acıyı körükleyerek bir anlamda kendinize zevk veriyorsunuz. Şu an böyle düşünüyorsunuz çünkü böyle düşünmek istiyorsunuz.